Ağır hasta tutuklu Özkan rapor için 3 bin 300 km yol dolaştırıldı

Ağır hasta tutuklu Mehmet Emin Özkan, sağlık raporu için 2 haftada 3 bin 300 kilometre yol dolaştırıldı. Özkan, sevk edildiği İstanbul'daki Adli Tıp'tan Diyarbakır’a getirilirken yolda fenalaştı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi’nde olan 83 yaşındaki ağır hasta tutuklu Mehmet Emin Özkan, 27 Haziran’da İstanbul’daki Adli Tıp Kurumu’na (ATK) sevk edildi. Uçakla götürülen ve İstanbul’da bir cezaevinde tutulan Özkan, dün götürüldüğü ATK’de kalp sağlığı hakkında rapor hazırlanması için muayene edildi. Özkan, ATK’deki işlemlerin ardından dün akşam saatlerinde uçakla tekrar Diyarbakır’a getirildi. Özkan’ın, yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle uçakta fenalaştığı belirtildi. 

Ağır sağlık sorunları olan ve yürümekte zorlanan Özkan, 3 bini Diyarbakır-İstanbul, 300’ü de Diyarbakır-Elazığ olmak üzere 2 haftada en az 3 bin 300 kilometre yol dolaştırıldı. 

BİR GÜN BOYUNCA AÇ KALDI

Özkan, sağlık sorunlarının kötüye gitmesi üzerine son bir ayda 7 kez Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Elleri kelepçeli bir şekilde asker ablukasında hastaneye kaldırılan Özkan, son olarak sağlık raporu için ring aracıyla Elazığ’daki bir hastaneye götürüldü. Özkan, yetkili hastanenin Diyarbakır olduğu gerekçesiyle tekrar cezaevine gönderildi. Özkan, Elazığ’a götürülerek tekrar cezaevinde geri getirildiği bir gün boyunca aç bırakıldı.

‘CEZAEVİNDE KALABİLİR’ RAPORU VERİLDİ

Hayati tehlikesi bulunan Özkan’ın aile ve avukatlarının başvuruları üzerine sağlık raporu için 23 Haziran’da Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan Özkan’ın, ağır sağlık sorunlarına rağmen sadece ruh sağlığı değerlendirilmesine tabi tutuldu. Daha önce verilen yüzde 87 engel ve “Cezaevinde kalamaz” raporuna rağmen Özkan’ın kalp sorunları yerine ruh sağlığını değerlendiren Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Sağlık Kurulu, psikiyatrist tedavi önererek, “Cezaevinde kalabilir” raporu verdi.  

SAĞLIK SORUNLARI

Mersin’de “örgüt üyesi olma” suçlaması ile 1996 yılında gözaltına alınan Özkan, Diyarbakır’ın Lice ilçesinde 22 Ekim 1993’te Tuğgeneral Bahtiyar Aydın’ın ölümünden sorumlu tutularak müebbet cezasına çarptırıldı. 25 yıldır cezaevinde tutulan Özkan, tutuklu bulunduğu günden bu yana 5 kez kalp krizi geçirdi, 4 defa da anjiyo oldu. Özkan’ın kalp, tansiyon, zehirli guatr, kemik erimesi, böbrek ve bağırsak bozuklukları, aşırı derecede kilo kaybı, duyma-görme eksikliği ve hafıza kaybı gibi birçok sağlık sorunu bulunuyor.

İTİRAFÇI İFADELERİYLE BAHTİYAR AYDIN'IN ÖLDÜRÜLMESİNDEN GÖZALTINA ALINMIŞTI

Mersin’de 1996 yılında “örgüt üyesi olduğu” iddiasıyla gözaltına alınan Özkan, 2 itirafçının verdiği, daha sonra ise "İşkence gördük" diyerek geri çektiği ifadeler nedeniyle, Lice'de 22 Ekim 1993'te tuğgeneral Aydın’ı öldürmek ile yargılandı. Yargılama boyunca olay ile hiçbir ilgisi olmadığını anlatmaya çalışan Özkan’a ağırlaştırılmış müebbet hapis verildi. 

20 YIL SONRA SAVCILIK TESPİTİ: BU EYLEME KATILDIĞINA DAİR BİR BİLGİYE RASTLANMAMIŞTIR

2013 yılında Bahtiyar Aydın davasının zaman aşımına uğramasına bir gün kala, dava dosyasını yeniden açan Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, “Mehmet Emin Özkan'ın bu eyleme katıldığına dair herhangi bir bilgiye rastlanmamıştır" denildi.

Aydın’a yapılan suikastın JİTEM tarafından yapıldığı ve dönemin Diyarbakır Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Eşref Hatipoğlu ile Üsteğmen Tünay Yanardağ hakkında “Taammüden öldürme”, “Halkı isyana ve birbirini öldürmeye teşvik”, “Cürüm işlemek üzere teşekkül oluşturma” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 24 yıla kadar hapis cezası istendi. Buna istinaden Özkan’ın avukatları, kapatılan Devlet Güvenlik Mahkemeleri’nin (DGM) yerine bakan Adana 7’nci Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvurarak, yargılamanın yenilenmesini, infazın durdurularak Özkan’ın tahliyesini talep etti. Talebi kabul eden mahkeme, infazın durdurulması için İzmir 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Lice Davası’nın sonucunun beklenmesine karar verdi. 7 Aralık 2018'de İzmir 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın karar duruşmasında, mahkeme heyeti yaşamını yitiren sanık Üsteğmen Tunay Yanardağ hayatta olmadığı için dosyadan çıkarılırken, davanın tek sanığı dönemin Diyarbakır Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Eşref Hatipoğlu’nun da beraatine karar verdi.

24 YIL SONRA TANIK OLARAK İFADESİ ALINDI: OLAYLA İLGİLİ BİR BİLGİM YOK

Özkan,  Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesinde olaydan 24 yıl sonra tanık olarak ifade verdi. Özkan, tercüman aracılığıyla Kürtçe verdiği ifadesinde, “Bizim köyümüz olayın gerçekleştiği yere 8 kilometre uzaklıktadır. Bizim köylülerimiz her gün ilçeye gidip geliyordu. Köylüler ilçeden geldiğinde orada bir kurşun sesi duyduklarını söylediler. Sadece bir kurşun sesi duydular. Olaydan 2 gün sonra taburun içerisinde böyle bir olay olduğunu duyduk. Ben sanıkları tanımıyorum. Benim olayla ilgili bir bilgim yoktur” şeklinde ifade vermişti. (MA-HABER MERKEZİ)