YAZARLAR

3. yılında İzmir Uluslararası Film ve Müzik Festivali

Müzik ağırlıklı bir festival olan İzmir Uluslararası Film ve Müzik Festivali her yıl isminin hakkını verecek hamleler yaparak gelişiyor. Festivalin teması müzik olunca ulusal yarışmada yarışan uzun metraj filmler içeriklerindeki müzikal unsurlar için de ödüllendiriliyorlar. Ulusal yarışmada yarışan 10 filmin arasında En İyi Film Ödülü Almanya’da yaşayan gurbetçi yönetmenimiz Ayşe Polat’ın yönettiği Kör Noktada filminin oldu.

Yaz ayları film festivallerinin yaygın olmadığı bir dönem. Tatil yörelerinde yapılan birkaç kısa film festivali dışında festivallerin sevdiği mevsimler bahar ve sonbahar zamanları oluyor. Bu yıl 3.'sü yapılan İzmir Uluslararası Film ve Müzik Festivali genel kanının aksine kendine haziran ayını uygun buldu. 16-22 Haziran tarihlerinde yapılan festival, tematik yaklaşımıyla öne çıkıyor.

İstanbul’da yapılan çok sayıdaki irili ufaklı film festivaline karşın Anadolu’da çoğunlukla kısa film festivalleri yapılıyor. Uzun metraj filmlerin yarışma eksenli gösterildiği ve bulundukları şehirle bütünleşmiş festivalleri gonca yapraklarıyla saymamız mümkün. Bu yıl 60. kez yapılacak olan Antalya Altın Portakal Film Festivali, eylül ayında 30. kez yapılacak olan Adana Altın Koza Film Festivali, kasım ayında 34. kez yapılacak olan Ankara Film Festivali’ni sıraladıktan sonra hâlâ geriye bir gonca yaprağımız kalıyor. 10 yıl yapılan Malatya Film Festivali, belediye başkanları değişikliklerinden sonra kendini yok ederek artık bu yıl itibariyle yapılıp yapılmayacağı bile konuşulmayacak hale geldi. İzmir Uluslararası Film ve Müzik Festivali’ni de eklediğimizde 4 film festivalinden bahsetmiş olacağız. Gönül isterdi ki 80 şehre sahip İstanbul dışındaki güzide ülkemizde gonca yaprağı değil papatya yaprağıyla sayalım uzun metraj ulusal film festivallerini. İzmir de uzun yıllar hem sosyokültürel yapısı hem de nüfusun oranına rağmen film festivali namına bir süreklilik ve kurumsallık sağlayamamıştı. Ülkenin üçüncü büyükşehri olan çoğu insanın yaşamak istediği memleket, sinema namına önemli bir merkez olmayı başaramamıştı. 3.'sü yapılan İzmir Uluslararası Film ve Müzik Festivali umarım istikrarıyla bu dengeyi değiştirir. Belediye festivallerinde ne olacağını kestirmek çok zor. Zira 10 yıl yapılan ve bir türlü kurumsallaşamayıp devam ettirilemeyen Malatya Film Festivali örneği, insanın umutlu olmasının önünü sürekli kapatan kocaman bir gölge gibi hatıramızda duruyor.

İZMİR’DE ULUSAL, ULUSLARARASI VE DİZİ MÜZİKLERİ YARIŞMASI

Sinema yazarı Vecdi Sayar direktörlüğündeki festival kapsamında bu yıl 100 uzun metraj, 20 kısa metraj film gösterildi. Müzik ağırlıklı bir festival olan İzmir Uluslararası Film ve Müzik Festivali her yıl isminin hakkını verecek hamleler yaparak gelişiyor. Bu yıl festivalde müzik ve sinema etkileşimine dair oldukça orijinal bir konser verildi. Müzisyen Yiğit Özatalay tarafından Nuri Bilge Ceylan’ın KasabaMayıs Sıkıntısı ve Uzak filmlerinden seçilmiş 11 sahne üzerine bestelenen caz parçalarından oluşan Taşra Üçlemesi Caz Projesi, ilk konserini festival kapsamında verdi. Böylece görselliğin müzikle buluşmasının oldukça somut bir örneği ortaya çıkmış oldu. Festivalde öteki film festivallerinde göremediğimiz ödüller de var. Festivalin teması müzik olunca ulusal yarışmada yarışan uzun metraj filmler içeriklerindeki müzikal unsurlar için de ödüllendiriliyorlar. En İyi Özgün Beste, En İyi Özgün Beste Şarkısı, En İyi Ses Tasarımı ödülleri festivalin ayrı ayrı ödüllendirdiği kategoriler. Ayrıca başka festivallerde değerlendirilmeyen TV ve dijital platform dizileri de müzik içerikleriyle değerlendiriliyor. Ulusal Kanal Dizisi En İyi Özgün Jenerik Müziği Ödülü, Ulusal Kanal Dizisi En İyi Özgün Şarkı Ödülü, Platform Dizisi En İyi Özgün Jenerik Müziği Ödülü, Platform Dizisi En İyi Özgün Şarkı Ödülü İzmir Uluslararası Film ve Müzik Festivali’ne has ödüllendirmeler. Ancak bu ödülleri veren jüri üyelerinde her yıl aynı isimler karşımıza çıkıyor. Çok spesifik bir ödüllendirme olmakla birlikte kişisel hegemonya oluşmaması için jüri üyelerinin de çeşitlenmesinde fayda var.

İLK DEFA ULUSLARARASI YARIŞMA

Bu yıl uluslararası yarışmayı da bünyesine katan Festival Fransa’dan Arjantin’e, Avustralya’dan Pakistan’a, Hollanda’dan Gürcistan’a dünyanın farklı ülkelerinden 10 filmi hem müzik hem de en iyi film dallarında değerlendirip ödüllendirdi. En İyi Film Ödülü Pakistan’dan katılan Saim Sadiq’in Joyland filmine verilirken En İyi Özgün Müzik Ödülü Arjantin ve İspanya ortak yapımı Nicolás Guerschberg’in yönettiği Let the Dance Begin filminin oldu.

BÜTÜN JÜRİLERİN ORTAKLAŞTIĞI FİLM 'KÖR NOKTADA'

Ulusal yarışmada yarışan 10 filmin arasında En İyi Film Ödülü Almanya’da yaşayan gurbetçi yönetmenimiz Ayşe Polat’ın yönettiği Kör Noktada filminin oldu. Festival jürisi gerekçesinde "Yarattığı kurgu diliyle dert edindiği meseleyi bütün tarafların bakış açısından ele alan, titiz ve soğukkanlı yaklaşımıyla hiçbir kör nokta bırakmayan Ayşe Polat’ın Kör Noktada filmine vermeye karar verdik,” ifadelerini kullandı. Kör Noktada oldukça istisna bir başarı göstererek hem Festival Jürisinin, hem Sinema Yazarları Derneği Jürisinin hem de Film Yönetmenleri Derneği jürisinin En İyi Film Ödülü’nün sahibi oldu. Üç farklı jüri 10 film arasından birbirinden bağımsız karar mekanizmalarıyla Ayşe Polat’ın Kör Noktada filmini En İyi Film seçmiş oldu. Uzun zamandır festivallerde böyle bir mutabıklık görmemiştim. Kör Noktada Nisan ayında yapılan İstanbul Film Festivali’nde de En İyi Film Ödülü’nün sahibi olmuştu. Görünen o ki; Kör Noktada, içerdiği politik yaklaşımı başarılı bir kurgu diliyle sunmasının avantajlarını daha pek çok festivalde ödüllerle alacak.

Kör Noktada, Yönetmen Ayşe Polat, 2023

Film festivallerinin belediyeler ekseninde kalma zorunluluğu seçim hattına girdiğimiz bu yıldan sonra gelecek yıl hem yeni umutlarla yeni festival projelerini doğururken hem de yeni belediye başkanlarının kişisel donanımlarına göre verilen kararlara bağlı olduğu için kimi festivaller de bu yıl son kez yapılmış olacak. Ülkedeki festivallerin en önemli eksikliği olan istikrar, umarım 3. yılını geride bırakan İzmir Uluslararası Film ve Müzik Festivali için bir sorun oluşturmaz. İzmir’le bütünleşme yolunda İstanbul, Antalya, Adana ve Ankara gibi kurumsallaşma başarısı gösteren festivallerimizden birine dönüşür.


Rıza Oylum Kimdir?

1984 İstanbul doğumlu. İstanbul Kültür Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünde lisans, Trakya Üniversitesi’nde aynı alanda yüksek lisans eğitimi aldı. Varlık, Virgül, Agora, RadikalGenç, Birgün, Cumhuriyet Kitap, Film Arası, Kitapçı, Sendika.org, ve Edebiyathaber.net gibi farklı mecralarda sinema ve edebiyat merkezli metinler yayımladı. Uzakdoğu Sineması, Rus Sineması, Alman Sineması, Ortadoğu Sineması, Dünya Yönetmenlerinden Sinema Dersleri, Doksanlar, Dünya Yazarlarından Yazarlık Dersleri ve İran Sineması kitaplarını yazdı. Ulusal ve uluslararası festivallerde jüri, küratör ve yayın editörü görevlerinde bulundu. Türkiye’de ve yurtdışında ülke sinemaları üstüne konferanslar verip workshoplar yaptı. Halihâzırda bir vakıf üniversitesinde sinema tarihi dersleri veriyor. Seyyah Kitap’ın genel yayın yönetmenliğini sürdürüyor.