28 Şubat davası: Çetin Doğan ile 13 isim hakkında infaz süreci başladı

Müebbet hapis cezası hükümleri kesinleşen 28 Şubat davası sanıkları hakkındaki infaz kararı savcılığa gönderildi. Savcılığın, sanıklara teslim olmaları için müddetname göndermesi bekleniyor.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Yargıtay’ın, 28 Şubat davasında verilen müebbet hapis cezalarını onamasının ardından 14 sanıkla ilgili infaz süreci başlatıldı. Yerel mahkeme, aralarında emekli orgeneral Çetin Doğan’ın da bulunduğu isimler hakkındaki hükmün kesinleşme kararını infaz savcılığına gönderdi.

Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 28 Şubat davasında "darbeye teşebbüs" suçundan 14 sanığa verilen müebbet hapis cezasını 9 Temmuz 2021 tarihinde onadı. Yargıtay'ın kararı davaya bakan Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.

Mahkeme de kararı, gereğinin yerine getirilmesi için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı İnfaz Bürosu'na gönderdi. 

Cezaları onaylananlar hakkında infaz savcılığının, sanıklara teslim olmaları için müddetname göndermesi bekleniyor. Müddetnamede yazan süre zarfında teslim olmayan sanıklar için yakalama kararı çıkartılacağı öğrenildi.

Haklarında infaz süreci başlatılan isimler şöyle:

Dönemin Genelkurmay 2. Başkanı emekli Orgeneral Çevik Bir, Genelkurmay Harekât Başkanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Ahmet Çörekçi, Genelkurmay Genel Sekreteri Erol Özkasnak, eski Jandarma Genel Komutanı Fevzi Türkeri, MGK Genel Sekreteri İlhan Kılıç ile emekli generaller Aydan Erol, Cevat Temel Özkaynak, Çetin Saner, Hakkı Kılınç, İdris Koralp, Kenan Deniz, Vural Avar ve Yıldırım Türker.

Yargıtay 16. Ceza Dairesi, müebbet hapis verilen sanıklardan eski YÖK üyesi Erdoğan Öznal, dönemin YÖK Başkanı Prof. Dr. Halil Kemal Gürüz, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Hayri Bülent Alpkaya ve dönemin Genelkurmay Adli Müşaviri Muhittin Erdal Şenel'in eylemlerinin darbe suçuna yardım kapsamında olduğu gerekçesiyle cezanın bozulmasına hükmetmişti. "Gizli ittifak" suçunu işlediklerine karar verilen ancak 10 yıllık zaman aşımı süresi nedeniyle beraatine hükmedilen 12 sanığın kararı da bozulmuştu.

TÜRKERİ VE DOĞAN ANAYASA MAHKEMESİ'NE BAŞVURMUŞTU

Emekli orgeneraller Çetin Doğan ve Fevzi Türkeri, Anayasa Mahkemesi'ne tedbir talebiyle bireysel başvuruda bulunmuştu. Her iki isim yaş ve sağlık durumu gerekçesiyle infazın durdurulmasını talep etmişti. Başvuruda, kararın sahte delillerle verildiği, delil üretme sürecine iştirak ettiği şüphesi taşıyan isimlerin 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında ihraç edildikleri de belirtildi.

ÇETİN DOĞAN: GÖSTERECEKLERİ YERE TESLİM OLURUZ

Bu arada eski 1. Ordu Komutanı Çetin Doğan ve avukatı Hüseyin Ersöz,  tutuklama kararına ilişkin değerlendirmede bulundu.

Bodrum'da ikamet eden Çetin Doğan, "Evdeyim. Kim gelecekse gelsin. Yakalama kararı ne demek yani, anlamıyorum" dedi.

"Delillerin hepsinin sahte olduğunu söyledik" diyen Doğan, "Şimdi Anayasa Mahkemesi'nde (AYM) incelemede. Biz sağlık sebepleriyle zaten mahkeme, ertelemişti adli kontrolü. Şimdi AYM'nin inceleme safhasındaki dava var, kısa sürede sonuçlanacağını umuyoruz. Çünkü hiçbir delil yok. Bekliyoruz, İnfaz savcılığına dilekçe vermiştik daha önce dosya içerisine. Yarın yine avukatım irtibat kurar. Durum bu. Yakalama kararı değil, biz söylesinler gösterecekleri yere  gider teslim oluruz" dedi. 

'İNFAZIN ERTELENMESİ BAŞVURUSUNDA BULUNACAĞIZ' 

Çetin Doğan'ın avukatı Hüseyin Ersöz ise, "28 Şubat davasında verilmiş olan kararlar kamu vicdanını ciddi anlamda yaralamasının yanında, diğer taraftan 84 yaşındaki müvekkilimizin sağlık sorunları gözardı edilerek cezasının infazı için cezaevine girmesi durumu karşısında bir hukuka aykırılık barındırmaktadır. Zira söz konusu yargılamanın birçok adil yargılanma ihlali gerçekleşmiş ve bu hususların tamamı AYM'ye yapılmış bireysel başvuruda ifade edilmiştir. Ancak geldiğimiz aşama itibariyle AYM'den yapmış olduğumuz, infazın durdurulmasına yönündeki tedbir başvurumuz henüz karara bağlanmamışken ciddi sağlık problemleriyle boğuşan sanıklar hakkında yeniden yakalama kararı çıkarılması ve bu sanıkların yeniden cezaevine girme ihtimallerinin doğması sadece kamu vicdanını yaralamamaktadır. Aynı zamanda söz konusu uygulamanın hukukiliği de, hakkaniyete uygunluğu da tartışma yaratmaktadır. Bu çerçevede AYM'ye yapılmış adil yargılanma hakkı ve yasallık ilkesi prensiplerince AYM'nin kararının beklenmesi diğer yandan söz konusu mahkemenin yakalama kararı ile ilgili olarak savcılık tarafından bir infazın ertelenmesi kararı verilmesinin hakkaniyete uygun bir yaklaşım olacağı düşüncesi içerisindeyiz. İnfaz Savcılığı'na müvekkilimizin sağlık raporlarını sunarak infazın ertelenmesi başvurusunda bulunacağız" diye konuştu. (HABER MERKEZİ)