YAZARLAR

Demirören bir dâhi mi?

Spor Toto Teşkilat Başkanlığı'nın açıklamasıyla birlikte yaşanacak süreç içinde Demirören'in atacağı adımları göreceğiz. Öyle görünüyor ki Demirören devrinin sonu geliyor.

Yurt dışında yaşamaya başladığımdan beri ülkedeki futbol programlarını canlı ya da tekrarlarını defalarca izleyerek daha yakından takip etmeye başladım. Çıkardığım sonuç şu: Kendimin de içinde olduğu spor medyası futbol konuştuğumuzu düşünsek ve buna inansak da futbol konuşmuyoruz. İki teknik direktörün maç içinde birbirlerine karşı taktik hamlelerini analiz etme süresi iyi niyetli yaklaşımla ortalama üç dakika. Esas mevzu ise hakemlerin kararları. Futbol yorumcuları bir anda hakem gözlemcisi görevini üstleniyorlar ve ortada konuşulan iyi ve güzel atak pozisyonlarından çok hakemler oluyor. Bu yüzden futbolu izleme ve analiz etme biçiminde de bir ilerleyememe sorunu yaşıyoruz. Hakemlerin de yaptığı bazı hatalar var tabii ki. Fakat onların hatalarını maç içinde futbolcuların yaptığı pas, karar ya da şut tekniği hatalarından farklı görmez isek ilerleme kaydetmekte sorun yaşamaya devam ederiz. Hakemin verdiği bir karar maçın kaderini etkileyebilir. Ancak senin takımındaki forvetin gol şansı yakaladığındaki vuruş tekniği ya da zamanlamasındaki hata da maçın kaderini etkileyebiliyor. Bu ikisinin de aynı şey olduğu kabulüyle maçlar izlenmeye başlandığı zaman, maç sonrası yorum programlarının kalitesi artacaktır. Bu iki hatanın insan kaynaklı ve birbirinden farklı olmadığı ayırdını yapamazsak daha çok MHK Başkanı istifaya zorlanır ve istifa eder. Ve çözüm önerisi olarak da daha çok başkan "MHK'nin tüm kulüplere eşit durmalarını sağlayabilmek üzere kulüpler tarafından belirlenmesi" önerisini yapmaya bir gaf olarak olsa da devam eder.

MHK Başkanı'nın istifasını öğrendiğimiz günlerde başka bir istifa konusu daha gündemdeydi. İddaa ihalesi. Spor Toto Teşkilat Başkanlığı'nın açtığı ihalede Turkcell-Inteltek ile Şans Girişim Ortaklığı (Demirören-Scientific Games) yer aldı. Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı'nın ortağı olduğu bir şirket Türkiye Futbol Federasyonu'nun organize ettiği futbol oyununun bahis oynatma haklarını alma girişiminde bulundu. Girişimde bulunması değil de şu anda kazanıp kazanmadığı tartışılıyor. Spor Toto Teşkilat Başkanlığı iki teklifi de aldıktan sonra kararını vermek için beş gün değerlendirme yapabiliyor. Henüz resmi açıklama olmasa da haberlerde yer alan, kulislerde konuşulan Demirören'in ortağı olduğu girişimin İddaa oynatma haklarını satın almak için verdiği teklifin kabul edileceği yönünde. Sözün özü yakında futbolu organize eden kişi futbol üzerine yüksek meblağlarda bahis oynatma hakkına da sahip olacak. Yani her maç bahis şikesi gölgesinde oynanacak.

Şu anda TFF Başkanı Demirören'in bu konuda bir açıklaması yok. TFF Kanun ve Statüsü'nde ve Etik Kurulu Talimatı'nda da Demirören'in TFF Başkanı olarak ihaleye girmesini engelleyecek bir madde görünmüyor. Ancak TFF, FIFA'ya bağlı bir kurum, dolayısıyla FIFA'nın Etik Kuralları'na da bağlı. Bu nedenle TFF Başkanı Demirören'in karşısında kapı gibi FIFA Etik Kurulu'nun potansiyel üç yıllık futboldan men edilme cezası duruyor. ''FIFA ne kadar etik ki Türkiye'deki futbolun etikliğine karışıyor?'' düşüncesiyle Türkiye için etik kuralların uygulatılmama ihtimalini ummaya gerek yok. Güçlerini Türkiye gibi ülkelere gösterdiklerini hepimiz bal gibi biliyoruz.

Spor Toto Teşkilat Başkanlığı'nın açıklamasıyla birlikte yaşanacak süreç içinde Demirören'in atacağı adımları göreceğiz. Öyle görünüyor ki Demirören devrinin sonu geliyor. Bir şekilde bazı kanun ve statülerde açıklar olmasına karşın FIFA'nın Etik Kuralları'nın 26'ncı maddesinin tüm açıklığına rağmen bir insanın neden böyle bir adım atacağını düşündüm bir süre. Göremediğim bir şey mi vardı acaba? Demirören belki de istifa etmek istiyordu ve bunu üst mercilere iletmekten korkuyordu. İstifa etmektense kendisine TFF Başkanlığı'nı bıraktıracak bir adımı bilerek ve isteyerek atmış olabilir mi Demirören diye düşünmeye de başladım bir süre. Gerçekten dahice bir adım değil mi? "İstifa etmedim" ya da "Görevimden alınmadım" diyebilmenin, isteyerek işi bırakmanın harika bir yöntemi değil mi bu? Son başkanlık yaptığı kulüp takımını borç içinde bırakıp sekiz sene boyunca federasyon başkanlığı yapabilmek için deha gerekir.


Volkan Ağır Kimdir?

1987 İstanbul doğumlu. 2006 yılından bu yana blog yazıyor. 2008 yılında Cumhuriyet gazetesi Spor Servisi'nde muhabirliğe başladı. O günden bu yana yoğunlukla spor muhabirliği yapıyor. Serbest muhabir olarak 2014 yılında Dünya Kupası'nı Brezilya'da, 2015 yılında Copa America'yı Şili'de takip etti. 2011 yılından bu yana Açık Radyo'da her pazartesi günü 19.30'da Efektifpas isimli spor programını sunuyor. Gazete Duvar'da haftalık, zaman zaman da çeşitli yayınlara özel konularda haberler hazırlıyor. Zaman zaman da kendisine dokunan sosyal ve toplumsal olaylar hakkında da yazıları ve haberleri çeşitli medyalarda yayınlanıyor. 2016 Ekim ayından bu yana Almanya'da Köln'de yaşıyor.