Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneği: '1 öğün sağlıklı yemek haktır'

Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneği, okullarda sağlıklı içme suyunun yanı sıra, 1 öğün sağlıklı ve ucuz yemek verilmesi talebiyle basın açıklaması yaptı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneği, okullarda sağlıklı içme suyu ve 1 öğün ücretsiz sağlıklı yemek için Milli Eğitim Bakanlığı'na açtığı dava ile ilgili bir basın açıklaması yayınladı. 

Açıklamada, gereken önlemlerin hemen alınması gerektiğinin altı çizildi. 

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi: 

"Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneği’nin 1 öğün ücretsiz sağlıklı yemek için Milli Eğitim Bakanlığı’na açtığı dava; geçtiğimiz günlerde, 'devletin çocuklara ücretsiz yemek sağlama gibi bir pozitif yükümlülüğü bulunmadığına', 'eğitim hakkı da dahil olmak üzere sosyal ve ekonomik hakların gerçekleştirilmesinin ölçüsü konusunda, yasama organının bir takdir yetkisi olduğuna' çünkü 'kaynakların sınırlı olduğu'na kanaat getirilerek Ankara 3. İdare Mahkemesi tarafından reddedildi. Devlet ‘belirli bir toprak parçası (ülke) üzerinde egemenlik kurmuş insan topluluğudur. Devlet olmanın yükümlülüklerinden biri de bu topraklar üzerinde yaşayan insanların temel haklarını hayata geçirerek güvence altına almaktır. Beslenme, dolayısıyla sağlıklı yaşam, aslında tam da devletin sorumluluğu ve görevidir. Bu yapıyı oluşturan toplumun hangi kesimi, 'Çocuklara okullarda bir öğün ücretsiz yemek verilmesin, vergimi onlara harcamak istemiyorum' diyebilir ki?"

Sağlıklı içme suyu ve sağlıklı beslenmenin çocukların temel bir hakkı olduğunu ve bunun sağlanmasının tüm ilgili kurumların temel bir yükümlülüğü olduğu hatırlatılan açıklamada, "Yargı organlarının aldıkları kararları temel hak ve özgürlükleri esas tutarak alması, hükümet ve icradan sorumlu olanların da bu hak ve özgürlüklerin hayata geçirilmesini sağlaması temel yükümlülük ve sorumlulukları arasındadır." 

Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerde de bu konuda hükümler bulunduğu belirtilen açıklama, şöyle devam etti:

"Türkiye’nin taraf olduğu Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme'nin 27'inci maddesi, 'Taraf devletler her çocuğun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaksal ve toplumsal gelişmesini sağlayacak yeterli bir hayat seviyesine hakkı olduğunu kabul ederler' demekte ve taraf devletlerin 'ulusal durumlarına göre ve olanakları ölçüsünde, ana-babaya ve çocuğun bakımını üstlenen diğer kişilere, çocuğun bu hakkının uygulanmasında yardımcı olmak amacıyla gerekli önlemleri alır ve gereksinim olduğu takdirde özellikle beslenme, giyim ve barınma konularında maddi yardım ve destek programları uygularlar' hükmünü eklemektedir.

Türkiye'nin iç hukukuna da atıf yapılan açıklamada, "Öte yandan, Anayasa'nın 90. maddesine göre, 'Usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası antlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasa'ya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesi'ne başvurulamaz' kuralı ışığında Birleşmiş Milletler’in çocuklara ilişkin bu hükmü, kanun hükmünde sayılmaktadır. Dolayısıyla, devletin çocuklara ücretsiz yemek sağlaması, uluslararası yükümlülüklerimizden de ileri gelmektedir. Ayrıca, TC Anayasası'nın 41.maddesine göre, Devlet, çocukların korunması için gerekli tedbirleri almak zorundadır. Devletin kaynaklarının kısıtlı olması mahkeme tarafından bir gerekçe olarak sunulmuş olsa da, mahkemeler maddi kaynakların olup olmamasıyla değil temel hakların uygulanmasına dair devlet kurumlarının buna uygun davranıp davranmamalarıyla ilgili karar vermelidirler. Kaynakların sınırlı olmadığının kanıtı ise sermayeye tanınan vergi afları ve teşviklerdir." ifadelerine yer verildi. 

Son olarak, bir öğün ücretsiz besleyici okul yemeği ile sağlıklı temiz suyun hemen sağlanması gerektiğinin altının çizildiği açıklama, şu ifadelerle son buldu: 

"Türkiye Okul Yemeği Koalisyonu olarak devlet kurumlarının önceliğinin çocuklarımız olması gerektiğini bir daha tekrar ediyoruz. Biz devletten hükümet ve ilgili kurumlardan bir lütuf beklemiyoruz. Bize ait olan kaynakların çocuklarımız için ve uluslararası yükümlülüklerimiz çerçevesinde adilce kullanılmasını talep ediyoruz."