Evleri yıkılanlar mahalleye giremiyordu

TOKİ tarafından yapılan Sulukule evlerinin etrafındaki demir kapılar kaldırıldı. Keza güvenlik kulübelerinde artık kimse yok. Muhit sakinlerinin kimisi için demir kapılar ve teller mahalleliyi birbirinden ayıran hudut gibi görülüyordu. Bundan dolayı sıklıkla güvenlik görevlileri ile mahalle sakinleri arasında tartışmalar da yaşandığı biliniyor.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Fatih Belediyesi bundan birkaç yıl önce TOKİ tarafından yapılan kısmı ahşap yapıdaki binaların etrafını saracak şekilde birkaç noktaya güvenlik ve demir kapılar koyarak mahalleye giriş çıkışları kapatmıştı. Kısa bir süre önce ise İstanbul Belediyesi tarafından bu demir kapıların yıkıldığı, güvenliğin kaldırıldığı haberi duyuruldu.

Haberi teyit etmek için gittiğimiz mahallede demir kapıların yıkıldığını gördük. Keza sokak içlerinde güvenliğin kaldığı kulübelerde de artık kimse yok.

Mahallede oturan çoğu sakinin henüz konuyla ilgili net bir bilgisi yok. Kimisi demir kapıların eskidiğini ve yeniden yapılacağını düşünüyor. Kimisi ise “Zaten bir işe yaramıyorlardı. Güvenlik uyuyordu” diyor.

Muhit sakinlerinin kimisi için ise demir kapılar ve teller mahalleliyi birbirinden ayıran hudut gibi görülüyor. Bundan dolayı sıklıkla güvenlik görevlileri ile mahalle sakinleri arasında tartışmalar da yaşandığı biliniyor. Konuyla ilgili haber için bundan iki yıl önce orada bulunmuştuk.

‘BURAYI KİM YÖNETİYOR BELLİ DEĞİL’

Edirnekapı surları içinde kalan mahalleyi gezdiğinizde ilk dikkatinizi çeken şey küçük bir alanda üç güvenlik biriminin olması. Bu birimler bir yıl içinde kuruldular. Fatih İlçe Emniyet Müdürlüğü, Olay Yeri İnceleme Grup Amirliği Karakolu, Fatih İlçe Emniyet Çocuk Büro Amirliği gibi birimler birbirlerine yürüme mesafesinde yakınlar.

Bir mahalleli “Çocuk Büro, Muhtar Muhittin Sokağı’nı kapadı. Burayı kim yönetiyor, ne oluyor belli değil” diyor.

‘AYLIK 230 LİRA VERİYORDUK, İŞE DE YARADIĞI YOKTU’

Sulukule evlerinde oturan Faik Toplu şunları söylüyor:

“Durumu olan var, olmayan var. Biz o güvenliğe aylık 230 lira ödüyorduk. İşe yaradığı da yoktu. Bir tek işimize gelen merdivenlerimiz siliniyordu, çöplerimiz alınıyordu. İsteyen herkes giriyordu. Burası mahalle statüsünde. Site olsaydı buraya kimse araba bırakamazdı. Bak bunların hepsi burada oturmayanların arabaları. (Etraftaki arabaları gösteriyor) Akşam olduğu zaman doluyor. Ben burada arabama yer bulamıyorum.”

‘EVLERİ YIKILANLAR MAHALLEYE GİREMİYORDU’

Şişli Belediye Meclis Üyesi, Sulukule Platformu Üyesi Hacer Foggo, demir kapıların, güvenlik kulübeleri için “Büyük bir ayrıştırmaydı” diyerek anlatıyor:

“İnsanlar mutlu oldular. Evleri yıkılanlar mahalleye giremiyordu. Neslişah Sultan Cami’sine namaz kılmaya gidemiyorlardı. 600- 700 metre dolanarak camiye gidiyorlardı. Yaşlılar çok daha yoruluyordu. Büyük bir ayrıştırmaydı.”

Foggo’ya “Herkes giriyordu. Bir işe yaramıyordu” iddiasını soruyoruz:

“Hiç öyle bir şey yok. Şöyle işe yaramıyordu. İnsanlar kendi mahallem diyerek giriyorlardı. Zamanında evleri yıkılmış. Bu aynı zamanda bir protesto gibiydi. Sen orayı kapatıyor musun? Kapatıyorsun. Oraya güvenlik koymuş musun? Evet. Sulukule bir soylulaştırma projesi bu kapı da soylulaştırmanın mutenalaştırmanın kapısıydı. Şimdi sökülerek hak ettiği yeri buldu. Şimdi çocuklar kendi doğdukları sokaklarda oyun oynayabilirler özgürce.”

‘BURADAKİ SIKINTI YÖNETİM YOK’

32 yıldır mahalle muhtarlığı yapan İsmail Altıntoprak’ın güvenliğin dolayısıyla demir kapıların temelli kaldırılıp, kaldırılmadığı konusunda net bir bilgisi yok.

İsmail Altıntoprak (solda)

“Bana göre kapılar açık olmalı. Orada yaşayan insanların da şöyle bir sıkıntısı var. Pazartesi burada pazar kuruluyor. Pazarın kamyonu, esnafın arabası bütün hepsi oraya yığılıyor. Buradaki sıkıntı, yönetim yok.”

“Valla burayı TOKİ yaptı ama burası bir site değil. Hacı Muhittin Cami sokak, bir arkası Muhtar Muhittin Sokak… Bunlar mahallemizin sokakları. Muhtar Muhittin Sokağı’nda Çocuk Büro var. Oradan giriş çıkış yok. Biz kapının önüne saksı koyamıyoruz. Belirsiz bir mücadele var yani burada.”