Tamara Konserleri’nin ikinci bölümü hazırlanıyor

Semra Yansit

DUVAR - Kanun Hükmünde Kararname'yle (KHK) 2016 yılında belediyelere atanan kayyımlar, kültür sanat merkezlerini kapatarak yeniden bir inşa sürecine girdi. Emek verdikleri kurumların kapatılması üzerine birçok sanatçı, sanatlarını icra etmek üzere yeni oluşumlara yöneldi. Kapatılan kültür sanat merkezlerinden olan Van Nuda Sanat Merkezi'nin çalışanları Aryen Kom grubunu kurdu ve çalışmalarına burada devam etti. 

Grubun üyesi ve aranjörü Kemal Yıldırım, yaşadıkları süreç ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Yaklaşık üç yıldır müzik alanında çalışma yürüttüklerini belirten Yıldırım, şöyle konuştu:

"Nuda Kültür Merkezi’nde bulunan hocalar ve öğrencilerimizle Aryen Kom müzik grubunu kurduk. Yaklaşık üç yıldır müzik alanında çalışma yürütmekteyiz. Çalışmalarımız resim ve müzik olmak üzere iki başlıkta ilerliyor. Ancak ağırlık verdiğimiz çalışma daha çok müzik sahasında. Çocuklara, gençlere ve yetişkinlere müzik eğitimi veriyoruz. Bu öğrencilerle 3 ila 6 aylık periyotlarla kurs çalışması yapmaktayız. Bu kurslarda müziğin teorisi ve müzik enstrümanları ile ilgili eğitimler veriliyor. Bunun dışında profesyonel sanatçılarla beraber öğrencilerimiz için haftalık ya da aylık atölyeler düzenliyoruz. Çalışmalarımızın dili anadilinde olduğu için başvurulardaki talep de haliyle Kürtçe oluyor."

‘DİLİMİZİ VE KÜLTÜRÜMÜZÜ KORUYORUZ’

Aryen Kom olarak temel amaçlarının kendi dillerinde ve kendi sanatlarında Kürt kültürünü yaşatmak olduğuna dikkat çeken Yıldırım, “Aldığımız her sahnede, söylediğimiz şarkılarla, giydiğimiz kıyafetlerle ve kendi dilimizde yaptığımız konuşmalarla yaşatmayı ve herkesle paylaşmayı bir sorumluluk olarak görmekteyiz. Bizim için en temel sorumluluk Kürt kültürünün ve dilinin korunması ve geliştirilmesi. Bu nedenle yaptığımız işi tarihi bir sorumluluk olarak görüyoruz. Yerelde halkın kendi dili ve kültürüyle buluşması için tek alternatifiz” ifadelerini kullandı.

‘KÜLTÜR SANAT, TOPLUMU DİNAMİZE EDİYOR’

Sanatsal çalışmalarını Kürtçe yaptıkları için baskıya ve zorluklara maruz kaldıklarını söyleyen Yıldırım, belediyesi kayyımla yönetilen Van’da OHAL uygulamalarının devam ettiğine dikkat çekti. Yıldırım, “İlk kayyım sürecinden günümüze kadar kentte çok yoğun bir yasaklanma kültürü yayılmaya başladı. Tiyatro, konser gibi etkinlikler halen bir olağanüstü hal durumu varmış gibi yasaklanmaya devam ediyor. Ne sokakta ne de salonlarda sanatını icra edemiyorsun. Bu olağanüstü hal durumundan en çok etkilenen alan ise kültür sanat alanı oldu. Bu da kentin dinamiğini olumsuz etkiliyor. Kültür sanat, toplumu dinamize eden ve bir noktada toplumu güçlendiren bir yapıya sahip ve maalesef bunun bir şekilde önü kapatılmaya çalışılıyor. Bizler de bu dinamizmi canlı tutmak için öz gücümüzle mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.

‘TAMARA KONSERLERİNİN İKİNCİ BÖLÜMÜ İÇİN HAZIRLIKLAR YAPILIYOR’

Aryen Kom çalışmaları hakkında bilgi veren Yıldırım, “Serhat ve Behdinan yöresine ait dengbej stranları alıp, orijinalliğini bozmadan yeniden düzenleyip, paylaşıyoruz. Bununla beraber grup olarak kendimizin de bestelediği şarkılar var. Bu şarkı ve dengbej stranlarını Tamara Konserleri adıyla çekip yayınlıyoruz. Yakın bir zamanda Tamara Konserleri'nin ilk bölümünü YouTube kanalında paylaştık ve oldukça yoğun ilgi gördü. Şimdi ise Tamara Konserleri'nin ikinci bölümünü çekiyoruz. Bu konserleri tarihi mekanlarda yapıyoruz çünkü geçmişin hafızasını günümüze taşımak istiyoruz. Bununla beraber farklı kültürlerin bir arada nasıl yaşayabileceklerini hem günümüz hem de gelecek olan kuşakların görmesini istiyoruz. Kilisenin önünde yaptığımız bir konser çalışması bizi Ermeni halkıyla bir araya getiriyor” diye konuştu.

Diyarbakır'da müzik çalışmaları yapan Ma Müzik’ten ilham aldıklarını ve aynı zamanda iş birliği yaptıklarını ifade eden Yıldırım, “Kültür sanat alanından birbirimizle fikir alışverişi yapıyoruz ve bu alanda birbirimizi beslemeye çalışıyoruz. Bundan sonraki çalışmalarımız için de ortak fikirler üretmeye devam edeceğiz” dedi.