Yılmaz Vural: Kemal Sunal'la oynadığımı sakladım

Yılmaz Vural, 'Gurbetçi Şaban' filminde rol aldığını teknik direktör olarak Türkiye'ye döndükten sonra bir süre gizlediğini açıkladı. Vural, “Abi seni televizyonda gördük, sinema filminde oynuyorsun dediler, 'O ben değilim' dedim" diye konuştu.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Teknik direktör Yılmaz Vural, Kemal Sunal'ın başrolünde oynadığı Gurbetçi Şaban filminde rol aldığını bir süre sakladığını söyledi. Vural, Posta gazetesi için tiyatro sanatçısı Behzat Uygur'a verdiği röportajda gizleme nedenini ise, "Saçma ama sanki doğru bir şey yapmamışım gibi geldi" diye anlattı.

Uygru ve Vural'ın röportajından bir bölüm şöyle:

Kemal Sunal'ın ‘Gurbetçi Şaban’ filminde oynamışsın. O yıllara dönelim…

Almanya’da üniversitedeyken haber geldi, “Kartal Tibet, Memduh Ün ve Kemal Sunal film çekecekler, yardım istiyorlar” dediler. Oynadık kısacık bir şey. Üç sene sonra da antrenör oldum, Türkiye'ye geldim. Yıllar geçti iki oyuncum “Abi seni televizyonda gördük, sinema filminde oynuyorsun” dediler, “O ben değilim” dedim. 3-5 sene sakladım.

Niye abi?

Saçma ama sanki doğru bir şey yapmamışım gibi geldi. Gençlere hep tavsiye ediyorum, “Önemli hedefleriniz varsa hatasız gidin oralara, yoksa lap diye çıkarırlar karşınıza” diyorum.

Şimdi olsa yapmaz mısın?

İyi ki yapmışım, sonra zaten koptu olay alıştık.

Nasıl bir karakteri oynamak istersin? Gay karakteri oynar mısın?

Sınır var mı sanatta? Yoktur, becerebildikten sonra neden olmasın.

Saha kenarında yaşadıklarında tiyatral bir durum seziyorum abi. Yeşilçam'da oynamışlıktan mı geliyor bu?

Yaşamda hangi mesleği seçerseniz seçin, tiyatral boyutunda başarınız yoksa mümkün değil başarılı olmanız. İnsanla iş yapıyorsanız tiyatral boyutu öğrenmeniz lazım. İç dünyasını hareketlendirmek yalın davranmaktan geçmiyor. Ne söylediğiniz önemli değil nasıl söylediğiniz önemli.

O vücut dilinle ikna ediyorsun sende sahada futbolcuları…

Günümüz insanı artık öyle vatan millet sakarya edebiyatıyla ikna olmuyor. Çünkü her şey maddeleşti. Bu maddeleşmiş dünyaya duyguyu katınca bir şeyler oluyor. Geçen gün Fikret Orman'la konuştum. “Hocam bazı oyuncular var sırf para” dedi. Bazı oyuncular var duyguyu sokuyor işin içine. Onlar daha başarılı dedi. Belki Beşiktaş'ın başarısında bu yatıyordur.

Milli Takım'da seni görmeyi çok istiyoruz. Ne olacak bu iş hocam?

Her teknik direktör gibi benim de dileğim bu hatta ara sıra el koymayı düşündüğüm oluyor. Milli Takım’a gelirsem sanırım halkın baskısıyla olacak çünkü çok istiyorlar. (Gülüyoruz)

Gelirsen ve başarısız olursa abi?

Benim hatamla Milli Takım’a bir şey olmaz. Bu kadar iddialı söylüyorum. Ülke futbolunun eksikliklerinin ne olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Bunları düzeltmek adına bir yetki verilirse çok kısa zamanda bu yarışta bizde oluruz.

Düzgün yönetici yetiştiremiyor muyuz biz?

Saha, üretimin olduğu yer. İlk etapta herkes antrenör ve futbolcuyu suçlar. Ama o antrenörün bu oyunu idare edebilecek eğitimi var mı? O futbolcuların eğitimi var mı? Kimse bunu tartışmaz. Onları eğiten sistemi tartışmak lazım. Bunları eğiten ben değilim, sistem. Her şeyde olduğu gibi yenilenmeye ihtiyacımız var.