'Silahlı örgüt üyeliği' cezası verilen Eren Keskin: Polis silahı dışında silah görmüş bir insan değilim

Özgür Gündem gazetesiyle dayanışma amacıyla bir gün nöbetçi Genel Yayın Yönetmeni olan insan hakları savunucusu Eren Keskin'e 6 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Keskin "İnsan hakları savunucusu kimliğimle dünyada da tanınan bir insanım. Polis silahı dışında silah görmüş bir insan değilim. Bugün silahlı örgüt üyesi olarak cezalandırıldım" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılan Özgür Gündem gazetesinin ana davasında, dayanışma amacıyla bir gün nöbetçi Genel Yayın Yönetmeni olan Eren Keskin, gazetenin sahibi Kemal Sancılı ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü İnan Kızılkaya'ya 6 yıl 3 ay hapis cezaları verildi. Genel Yayın Yönetmeni Zana Kaya da 2 yıl 1 ay hapis cezasına mahkum edildi.

Eren Kesken, Çağlayan Adliyesi'nde İstanbul 23'üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşma sonrası, "Ben 30 yıldır insan hakları hareketi içerisindeyim. İnsan hakları savunucusu kimliğimle dünyada da tanınan bir insanım. Bu konuda insan hakları savunucusu kimliğim çok net. Bir gün bile elime silah almış bir insan değilim. Polis silahı dışında silah görmüş bir insan değilim. Bugün silahlı örgüt üyesi olarak cezalandırıldım" diyerek tepki gösterdi. Keskin şöyle devam etti:

'DİĞER ARKADAŞLARIM NASIL YATIYORSA BEN DE CEZAEVİNDE YATACAĞIM'

"Yargının bu kadar siyasallaştığı bir yerde bu kararı çok yadırgamayabilirsiniz. Çünkü Türkiye'de artık yargı makamı ne kendi iç hukukuna uygun kararlar veriyor ne de uluslararası hukuka uygun kararlar veriyor. Türkiye'de Yargıtay kararlarıyla özellikle 16'ıncı ceza dairesi kararıyla örgüt üyeliğinin koşulları çok net belirlenmiş. Benim ve diğer gazeteci arkadaşlarımızın durumunda bu koşulların hiçbiri geçerli değil. Örgüt üyeliğinden ceza vermek Türkiye'nin kendi iç hukukuna aykırı. Burada bir gazetecilik faaliyeti var sadece. Bunun örgüt üyeliği ile bağdaştırılması akıl dışı. Uluslararası hukuka ise tamamen aykırı. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi 9 ve 10'uncu maddeleri ifade özgürlüğünü düzenler. Özgür Gündem gazetesine barış sürecinde hiç dava açılmıyordu. Yargının siyasallaşmasıyla kastettiğim bu. Barış süreci var diye bir süre hiç dava açmıyorsunuz ama ondan sonra yine 90'larda olduğu gibi böyle bir dava bombardımanı başladı. Hukuki temeli olmayan bir karar. Biz iç hukukta bütün haklarımızı kullanacağız. İstinaf ve Yargıtay yoluna başvuracağız. Ondan sonra karar kesinleşince diğer arkadaşlarım nasıl yatıyorsa ben de cezaevinde yatacağım. Başka bir yolu yok.”

'HİÇBİR YERE GİTMEYECEĞİM'

Eren Keskin, sosyal medya hesabından da "30 yıldır, İnsan Hakları hareketi içindeyim. Çok yargılandım, düşüncelerim nedeniyle cezaevinde kaldım. Ancak ilk kez, ‘silahlı örgüt üyesi’ sayılarak, ceza aldım. 6 yıl 3 ay. Hiçbir yere gitmeyeceğim. Buradayım" mesajını paylaştı.