Saymaz: Lüks tekneyi teslim almaya Zehra Taşkesenlioğlu da gitmiş

Gazeteci Saymaz, tutuklanan eski THK rektörü Ünsan Ban'ın teknesiyle ilgili ifadelerini AK Partili Zehra Taşkesenlioğlu'nun boşanma dilekçesiyle karşılaştırdı. Saymaz, "Kime inanalım" diye sordu.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Sedat Peker'in rüşvet iddialarında ismi geçen ve tutuklanan eski Türk Hava Kurumu (THK) Rektörü Ünsal Ban'ın teknesiyle ilgili yeni gelişmeler ortaya çıktı.

Halk TV yazarı İsmail Saymaz, Ban'ın ifadesinde tekneyi, boşanma aşamasında olduğu AK Parti Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu'nun bilgisi dahilinde kiraladığını söylediğini aktardı.

Saymaz'ın aktardığına göre Ban, “Evdeki huzursuzluktan dolayı moralim bozuktu. Y.A., ‘Biraz kafa dağıtalım, tatile gidelim’ dedi. Türk karasularında dolaşacaktık. Yurt dışına çıkma isteğim olsaydı diplomatik ve yeşil pasaportum olduğundan istediğim yere giderdim. Almanya’da yüzde 1 faizle kiraladık. Zehra Taşkesenlioğlu’nun bilgisi var ve teslim almaya beraber gittik. Faiz ve vergi avantajı için Malta bandıralı olmasını tercih ettik" dedi.

 

'KİME İNANALIM?'

Bu bilginin Taşkesenlioğlu'nun boşanma davası dilekçesindeki ifadelerle çeliştiğini söyleyen Saymaz, "Taşkesenlioğlu, Ban’ın 750 bin liraya tekne aldığını, sonra bunu satarak, bütün itirazlarına rağmen 4.5 milyon Euro’ya ‘Betina’yı aldığını anlatıyor. Bu açıklamalardan hangisi doğru? Kime inanalım?" diye sordu.

Saymaz'ın "Lüks tekneyi teslim almaya Zehra Taşkesenlioğlu da gitmiş" başlıkla yazısından ilgili bölüm şöyle,

"Taşkesenlioğlu şatafatından geri kalmıyormuş! Eşiyle ta Almanya’ya kadar giderek, tekneyi teslim alıyormuş! Vergiden kaçınmak için Malta bandıralı olmasını tercih etmişler. Al sana, en yerli ve milli milletvekili! Gözaltına alınanlardan biri de Ban’ın şoförü Ahmet Karakaş’tı. Ban, Karakaş ile 15 yıldır çalıştığını vurguluyor. 'İlk zamanlar şofördü. Daha sonra Mengen ve önceden ortak olduğum Dentak’ta genel müdürlük yaptı' diyor. Ban, kasten yanlış bilgi veriyor. Taşkesenlioğlu’na göre… Mengen ve Dentak, kağıt üzerinde ağabey Ünal Ban ve Ahmet Karakaş’ın gözükse de gerçekte Ban tarafından yönetiliyor. Fakat Ban’a sorarsanız, Mengen’in yüzde 2.5 ortağı olduğunu iddia ediyor. Halkı yanıltan sadece Ban değil. Taşkesenlioğlu da yanıltıyor. Taşkesenlioğlu da kardeşi Nesrin Kakırman ile kurduğu Maya adlı danışmanlık şirketini evlendikten sonra Karakaş’a ve Mengen’e devretti. Ünsal Ban, ihtimaldir ki Maya üzerinden borsada danışmanlık verdi. Bu birinci usulsüzlük.

İkincisi: Ban, ifadesinde 'Ahmet Bey, aynı zamanda Taşkesenlioğlu’nun meclis kadrosunda danışmanlığını yaptı' diyor. Meğer Taşkesenlioğlu, eşinin şoförünü danışmanları arasında göstermiş. Ben Karakaş’ın TBMM’ye gittiğinden bile kuşkuluyum. Dolgun danışmanlık ücreti böylece Ban ve Taşkesenlioğlu çiftinin cebine girdi. Usulsüzlüğü başka türlü izah edemiyorum. Türkiye, işsiz cehennemine dönmüşken… Üniversite mezunları torpilleri olmadığı için babalarının eline bakarken… Ban ve Taşkesenlioğlu, danışmanlık maaşına çökmüş!

Taşkesenlioğlu’na ait görüntüler 7 Temmuz 2022’de çekilmiş. Ban, o gün Taşkesenlioğlu’nun iki bıçağı karnına dayayıp öldürmekle tehdit ettiğini savunuyor. Bunun üzerine 'Başıma bir şey gelirse sen ve abin sorumlu olacak. Seni videoya alıyorum' diyerek, çektiğini iddia ediyor. Ban, videoyu Peker’e göndermediğini öne sürüyor. Gel gör ki Peker, 'Görüntüleri bana o yolladı' diye yazmıştı. Ban, Peker ile FaceTime üzerinden temas kurduğunu söylüyor. Nasıl mı? İki-üç ay önce Peker, Deli Çavuş adlı Twitter hesabından Zehra ve Ali Fuat Taşkesenlioğlu hakkında paylaşım yapınca Ban, tweetlerin silinmesi için Twitter’dan mesaj göndermiş. FaceTime’dan arayan Peker, 'Twitlerin silinmesini istiyormuşsunuz. Ben gerçek olduğuna inanıyorum' demiş.

Ban: '(Peker) Zehra ve Ali Fuat Taşkesenlioğlu arasında yazışmalar olduğunu, 2019’dan önce birtakım işler yaptıklarını, silmeyeceğini ifade etti. Zehra Hanım’a ilettim. ‘Önlem alman lazım’ diye kendisini uyardım.' Ban, özel hayatın gizliliği ve örgüte yardımdan Ankara 2. Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi. “Delilerin toplanmış olması, muhtemel ceza miktarı, tutuklamanın tedbir oluşu” gerekçesiyle ev hapsi tedbiri konarak, bırakıldı. Karara itiraz edildi. Ban’ın göçmen kaçakçılığından sabıkalı Y.A. ile yakalandığı, evinde evrakların yakıldığı, soruşturmanın genişletilebileceğine ilişkin olgular bulunduğu belirtildi.

Bir saat kadar sonra… 'Delileri yok etme şüphesinin olduğu, cezanın alt ve üst sınırı ile kaçma ihtimalinin bulunduğu' sonucuna varılarak, cezaevine gönderildi. Eğer AK Parti Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu’nun eşi olmasaydı Ban, değil tutuklanmak, gözaltına bile alınmazdı. AK Parti’nin özel hayatın gizliliği diye bir derdi olsa; Erdoğan, Deniz Baykal’ın özel hayat görüntüleri yayınlandığında 'Bu özel değil, genel' diyerek, meydanlarda göbek atmazdı. Bu soruşturmada tanık olması gereken Ban’ın içeri atılması bir gözdağıdır. İktidar Beştepe’de iki danışmandan birinin istifasıyla, diğerinin el çektirilmesiyle sonuçlanan skandalı, kontrol altına almak istiyor olabilir.

Diğer taraftan, eski Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu’nun rüşvet aldığı iddiası da soruşturulamayacak artık. Zehra Taşkesenlioğlu’nun eşine 2.5 milyon doları elden verebilecek bir servetinin olmasının, borsada ücretli danışmanlık verilmesinin, siyasi nüfuz yoluyla menfaat temin edilmesinin üzeri örtülecek.

Öncelikli amaç ne, derseniz. Sedat Peker’e bilgi akışını kesmek. Bu skandal gösterdi ki AK Partili milletvekilinin eşi davası için Peker’in kapısını çalıyor. Borsacı Mine Tozlu Sineren bile hakkını Peker’in FaceTime’ında arıyor. Bu telefon susturulmak isteniyor." (HABER MERKEZİ)

YAZININ TAMAMI