İzmir’de şarbon aranıyor: Kes, kopyala, yapıştır!

İzmir'de bir süredir üst üste 'şarbon vakası görüldü' haberleri yayılıyor. Ancak sosyal medya üzerinden yayılan bu haberlerin gerçek olmadığı kısa sürede ortaya çıkıyor. Fakat sonra aynı haberler yine dolaşıma giriyor! Bu ilginç durumu ve neler yapılabileceğini İzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi ve SES İzmir Şube Başkanı Dr. Fatih Sürenkök’le konuştuk

Google Haberlere Abone ol

İZMİR - Şarbon hastalığı ile ilgili farklı şehirlerden üst üste gelen haberler yurdun genelinde endişe yarattı. Elbette hastalıkla ilgili yanıt bekleyen, dolayısıyla endişe yaratan noktalar var. Ancak özellikle sosyal medya eliyle artık hemen her konuda karışımıza çıkan 'bilgi kirliliği' şarbon için de benzer bir durum yaratmış görünüyor. Örneğin İzmir’de kısa süre önce sosyal medyada yapılan 'şarbon' görüldüğüne dair paylaşımlar hemen yayıldı ve küçük çaplı bir panik de yarattı.

Hastaneler ve ilgili kurumlar tarafından doğrulanmasa da söylentilerin hızla yayıldığını ve 'önünün alınamadığını' görünce durumu İzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi ve SES İzmir Şube Başkanı Dr. Fatih Sürenkök’e sorduk.

'HABERLER TAMAMEN ASPARAGAS'

Sürenkök, halk arasında geçtiğimiz hafta içinde Tepecik ve Çiğli'deki hastanelerde 'vakalar' görüldüğünün iddia edildiğini, ancak her iki hastaneye de gelen herhangi bir şarbon vakası olmadığını söylüyor, “Bunlar tamamen asparagas haberler. İl Sağlık Müdürlüğü bir açıklama yapmasa gündemi değiştirmek adına yapıldığına dair iyi niyetten kuşku duyardım” diyor.

Söylentilerin nasıl yayıldığını tahmin etmek zor değil ancak nasıl ortaya çıktıkları muamma. Sürenkök’ün anlattıkları da sosyal medyanın potansiyelinin küçümsenmemesi gerektiğini hatırlatıyor, “Biliyorsunuz, bu ortamlar insanların kendi yazdığına bir hafta sonra kendisinin inandığı ortamlar. Düşünün, Tepecik Hastanesi’nde çalışan bir arkadaşımız hastanenin karantinaya alındığına dair bir mesajı çevresine dağıtıyor. Böyle bir şey var mı diye açıp kendi çalıştığı hastanedeki gece nöbetçisine dahi sormuyor! Hani eskiden bir fısıltı gazetesi vardı ya, şimdi daha da beter bir hale geldik.”

İzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi ve SES İzmir Şube Başkanı Dr. Fatih Sürenkök.

“En çok da sağlık çalışanı arkadaşların bunlara alet olmasına inanamıyorum. Bulunduğum görevlerden dolayı daha hızlı iletişim sağlayabilmek için aktif olarak kullandığım 4-5 tane sağlık whatsapp grubum var. Hastaneden intaniye uzmanı hekimler bu mesajlara dair ortalığı biraz yatıştırmak adına şarbon söylentilerinin herhangi bir gerçekliği olmadığını yazıyorlar. Bir gün sonra sanki hiçbir şey söylenmemiş gibi bir bakıyorsunuz tekrar aynı mesajlar dönmeye başlıyor. Artık hiç kimsenin bir kastı olmadığına, bizim bu gibi şeyleri kendi kendimize ürettiğimize ve yaydığımıza inanıyorum. İzmir’de şarbon arar olduk’’ diyor Sürenkök.

'HERHALDE BİR AKIL TUTULMASI YAŞIYORUZ'

Sosyal medyadaki bilgi kirliliğinin yalnızca İzmir'le ya da şarbon vakalarıyla da sınırlı olmadığını, gündemdeki her konu ile ilgili doğruluğu ispatlanmayan iddialarla mütemadiyen bir panik hali yaratıldığını belirten Sürenkök'ün açıklamaları şöyle, “Ben tabii ki ülke genelinde yaygınlaşan şarbon vakalarıyla, yurtdışından getirilen açıkta bekletilen hayvanların yaydığı düşünülen vakalarla ilgili bir yorum yapmıyorum. Yalnızca İzmir için konuşuyorum. İzmir’de her Kurban Bayramı sonrası olan 3 ya da 4 deli dana vakası dışında akciğerde ya da diğer iç organlarda oluşan ölümcül bir şarbon vakasının yaşanmadığını biliyoruz. İzmir İl Sağlık Müdürlüğü’nün yaptığı açıklamaya göre Çiğli ve Tepecik’le ilgili ortada dolaştığı gibi herhangi bir şarbonlu hasta olayı asla yaşanmadı. Şu anda 9 Eylül kutlamaları da dahil olmak üzere, ülke ve il gündeminde yer alan her konuda; gerek dolarla, gerek şarbonla ilgili olsun o kadar büyük bir bilgi kirliliği var ki, sosyal medyada dolaşan şeylerden hangisine inanacağımı bilmiyorum. Herhalde bir akıl tutulması yaşıyoruz” diyor.

Gerçek bilgiye ulaşmak için yapılması gereken tek şeyin araştırmak olduğunu dile getiren Sürenkök, dezenformasyonun yarattığı panik haline karşı yetkili merciilerin de yeterli refleksi geliştirememesinden şikâyetçi, “İzmir’de sağlık müdürlüğü açıklama yaptı, ama halkı paniğe düşürecek bu tür söylentilerin hızla yayıldığı sosyal medya ortamlarının varlığı bilinirken otoritelerin sessiz kalıp gerekli açıklamayı zamanında yapmamış olması paniğin kontrol edilememesine yol açıyor. Bir de bu konunun da ötesinde sosyal medya herkesi o kadar kolaycı hale getirdi ki, herhangi bir mücadele yok, sokağa çıkıp hakkını aramak yok; böyle bir durum yaşandığında sorgulamak, araştırmak yok. Anında 'kes, kopyala, yapıştır, dağıt, panik yarat' bir toplum olduk.

'BİLGİYİ TEYİT ETMEDEN KİMSEYLE PAYLAŞMASINLAR'

Şimdiye dek herhangi bir gerçeklik payı bulundurmayan şarbon vakası paniğine kapılan İzmirlilere Dr. Fatih Sürenkök, ortalıkta dolaşan sosyal medya mesajları ile ilgili de şöyle bir öneride bulunuyor, "İl Sağlık Müdürlüğü, TTB ve İzmir Veteriner Hekimler Odası’ndan yapılan açıklamalar dışındaki kirli bilgilere riayet etmesinler. Ellerine gelen bilgilerden gerçekten endişelendilerse -ki bu süreçte ortada dolaşan bu söylentilerle birlikte paniğe kapılmak en doğal hakları- bu üç yerden biriyle iletişime geçerek kendilerine gelen bilgiyi teyit etmeden kimseyle paylaşmasınlar.”

“Resmi açıklamalara da inanmamak insanların en doğal hakkı tabii. Ancak unutulmasın ki, geçmişten bu yana TTB en güvenilir bilgi kaynaklarından biri olmuştur. En yakın örnek, Gezi olayları ile ilgili Türkiye’de yurtdışından gelen haberler de dahil olmak üzere en gerçek bilginin TTB’den gelmiş olmasıdır" diyerek güvenilir bilgiye ulaşmanın hayati önemini hatırlatıyor hepimize.

Etiketler İzmir şarbon Tepecik