Şafak Mahmutyazıcıoğlu cinayeti davası: Ece Erken yeni delil sundu

Avukat Şafak Mahmutyazıcıoğlu cinayeti davasında, Ece Erken, eline yeni geçtiğini söylediği ve şüpheliler arasında geçtiği belirtilen yazışmaları mahkemeye delil olarak sundu.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Avukat Şafak Mahmutyazıcıoğlu'nun öldürülmesiyle ilgili görülen davada tanıkların dinlenmesine devam edildi. Duruşmada Mahmutyazıcıoğlu'nun eşi Ece Erken mahkemeye yeni delil sundu.

DHA'nın haberine göre Bakırköy 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya 7 tutuklu sanık bulundukları cezaevinden getirilirken, bazı tutuksuz sanıklar da hazır bulundu. Ece Erken, Mahmutyazıcıoğlu'nun ağabeyi Celal Mahmutyazıcıoğlu ve taraf avukatları da duruşmaya katıldı.

'ŞAFAK'I ÖNCE BALIKÇIDA GÖRÜP SİLAH TEMİN EDİP GELMİŞLER'

Duruşmada tanık olarak dinlenen Ece Erken'in arkadaşı Sezer Çakır, "Ece yakın arkadaşımdır. Taziye için evine gitmiştim. Fatih Sipahi'yi tanırım, ortak arkadaşlarımız var. Ben Ece'nin evindeyken Fatih aradı. Ece'yle görüşmesi gereken önemli bir konu olduğunu söyledi. Yaptığımız görüntülü konuşmada Fatih, Seccad'ın olaydan sonra kendisinin evine geldiğini ve konuştuklarını anlattı. Seccad ona, Şafak'ı önce balıkçıda gördüklerini, sonra Galeria'ya gidip silah temin ettiklerini ve Yeşilköy'e dönüp olayın gerçekleştiğini anlatmış. Fatih de organizedeki Hüseyin isimli bir komisere bunu söylediğini anlattı" dedi. Seccad Yeşil iddiaları reddederek Fatih Sipahi ile arasında böyle bir konuşmanın geçmediğini söyledi.

'BEN KADİR'E SİLAH TEMİN ETMEDİM'

Kadir Yasak'a silah temin ettiği iddiasıyla yargılanan Abdulkadir Kara ise "Kadir benden gece 23.30'da silah istese onu yalnız bırakmazdım, engel olurdum. Çünkü ailesini tanıyorum. Namusum ve şerefim üzerine yemin ederim, ben Kadir'e silah temin etmedim. Olaydan sonra kendisiyle iki defa görüştüm, olay farklı yerlere geldi. İkinci günün sonunda maktulün öldüğünü öğrendim" iddiasında bulundu.

'HTS KAYITLARININ ÇIKARILMASINI İSTİYORUM'

Ece Erken söz alarak "Organizeden komiser Hüseyin'in dinlenmesini istiyorum. Çünkü Fatih onunla konuştuğunu söyledi. Hatta Fatih ertesi gün yine arayıp bana 'Silivri'ye gideceğim, Seccad Yeşil'i yakalatacağım' dedi. HTS kayıtlarının çıkarılmasını istiyorum" diye konuştu.

MESAJLAR DELİL OLARAK SUNULDU

Sanık avukatları Fatih Sipahi'nin hiçbir aşamada bu şekilde ifade vermediğini ve tanığın yalan söylediğini savunarak hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını söyledi. Telefonuna duruşma sırasında mesaj gelen Ece Erken söz isteyerek, "Sezer Çakır, Fatih ile yazışmalarını attı. Delil olarak mahkemeye sunmak istiyorum. Yeni elime geçti. Böylelikle her şey ortaya çıkacak" dedi. Ece Erken'in avukatı da söz alarak "Sezer Çakır, Fatih Sipahi ile olan WhatsApp yazışmalarını bulup müvekkilime göndermiş. O konuşmalarda Fatih Sipahi'nin 'Kimseden korkum yok, adalet yerini bulsun. Yarın operasyon olacak' şeklinde mesajları bulunuyor. Burada asıl konuşulması gereken şey Fatih Sipah'i neden ifadesini değiştirdi" dedi.

SANIK SAVUNMA YAPTIĞI SIRADA ECE ERKEN SALONDAN AYRILDI

Duruşmada söz verilen Seccad Yeşil haksız yere tutuklu olduğunu savunarak, "Ben bir toplantıya katıldım. Uzlaşı oldu. İlk görüşmede uzlaşı ile masadan ayrılmamız benim sayemde oldu. Ben sonrasında Şafak ağabeyi tehdit etmedim. Şafak ağabey ile benim hiçbir husumetim yoktu. Bu olay küfür yüzünden oldu. Olay anında da ben dur yapma Kadir, ateş etme diyorum. Silah patlar patlamaz orayı terk ettim zaten. Öldüğünü duyduğumda da çok üzüldüm" dedi. Sanığın sözlerine sinirlenen Ece Erken 'dinlemiyorum' diyerek duruşma salonundan ayrıldı.

'KİMSE BANA KÜFÜR EDEMEZ'

Olayı tasarlamadığını öne süren Kadir Yasak savunmasında, "Öldürme niyeti olan biri o kişiyle oturup çay içmez. Bir suç işledim diye yapmadığım şeyleri kabul etmem. Küfürleri kim duysa tepkisiz kalamaz. Gözümün içine baka baka kimse bana küfüredemez, ben de sinirlendim. Benim yüzümden insanlar mağdur oldu" dedi.

'O GÖRÜNTÜNÜN HOŞ GÖRÜNMEDİĞİNİN FARKINDAYIM'

Olayın para meselesi olmadığını öne sürerek savunmasına başlayan Ali Yasak da "Ben oraya silahsız gidiyorum. O görüntünün hoş görünmediğinin farkındayım. Ben bir saniye içinde en mantıklı hareketi yaptığıma inanıyorum. Kimsenin elinde patlayan bir silahı alamam. Bu işte suçsuz olmak için bir mermi yemem lazımsa orada bulunan herkes en az benim kadar suçludur" diye konuştu. Mahkeme heyeti eksik hususların giderilmesi için duruşmayı erteledi.

İDDİANAMEDEN

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırladığı iddianamede, olay şöyle aktarıldı: "Bakırköy'de Ahmet Yosunlu adına kayıtlı olan bir daire, satışı için emlakçılık yapan Kerem Öztürk'e devredildi. Öztürk bu daireyi satmak için müşteri ararken, apartmanın en üst katında oturan müşteki Suphi Malgaz ile daireye müşteri bulunması konusunda anlaştı. Suphi Malgaz, Kerem Öztürk'e 1 milyon 450 bin TL karşılığı daireyi alacak bir arkadaşı olduğunu söyledi. Daireyi Malgaz, 1 milyon 650 bin TL'ye satarak, alıcıdan 170 bin TL komisyon almış oldu. Kerem Öztürk ile Gökhan Karakan bu durumu öğrendikten sonra Malgaz'a bu miktarı kendilerine ödemesi gerektiğini söyledi. Taraflar bir anlaşmaya varamayınca Gökhan Karakan, Malgaz'ı öldürtmekle tehdit etti. Gökhan Karakan, Seccad Yeşil'e ulaşarak söz konusu parayı tahsil etmesini istedi. Seccad Yeşil, arkadaşı olan Kadir Yasak'a durumu anlattı. Yasak, Suphi Malgaz ile bir buluşma teklif etti. Bakırköy'de bir restoranda gerçekleşen görüşmede, Şafak Mahmutyazıcıoğlu Suphi Malgaz'ın yanında geldi. Mahmutyazıcıoğlu'nun Malgaz'a destek olması nedeniyle, Kadir Yasak ve Seccad Yeşil söz konusu parayı alamadı. Kadir Yasak ve Seccad Yeşil bu nedenle Şafak Mahmutyazıcıoğlu'nu hedef alarak, 27 Ocak'ta cinayeti işledi." İddianamede Ali Yasak ve Abdulkadir Kara hakkında 4 ayrı suçtan ağırlaştırılmış müebbet ve toplam 3 yıl 9'ar aydan 12 yıl 6'şar aya kadar hapis cezası istendi. Kadir Yasak, Seccad Yeşil, Serkan Dakman, Fatih Okan Kodak, Burak Otçuoğlu ve Uğurcan Bilge hakkında ise 3 ayrı suçdan ağırlaştırılmış müebbet ve toplam 3 yıl 9'ar aydan 10 yıl 6'şar aya kadar hapis cezası ile cezalandırılmaları talep edildi. Gökhan Karakan ve Kerem Öztürk hakkında 3 ayrı suçtan ağırlaştırılmış müebbet hapis ile toplam 3 yıl 9'ar aydan 10 yıl 6'şar aya kadar hapisle cezalandırılmaları istendi. Diğer 9 sanık için de 'Suçluyu kayırma' suçundan değişen oranlarda hapis cezası istendi. (HABER MERKEZİ)