İmamoğlu Kanal İstanbul itiraz dilekçesini sundu

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kanal İstanbul’la ilgili itiraz dilekçelerini, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne sundu. İmamoğlu, "Toplumun bu konuda duyarlı olacağını, uyanık olacağını biliyoruz. Bu siyasi bir mesele değildir. Milli bir meseledir. Bu İstanbul’un kurtulma mücadelesidir. İtirazımı bu duygularla veriyorum. Allah, İstanbul’u akla ve bilime inanmayanların şerrinden korusun" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - İstanbul'da yapılması planlanan Kanal İstanbul projesiyle ilgili iki itiraz dilekçesi sunan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, “İstanbul’daki yatırımın ve kentsel dönüşümün çözümleri bulma imkanı var iken, böyle bir inatla, böyle bir ısrarla bir süreç yönetmek, gerçekten çok üzücü” dedi. Dilekçesini Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne veren İmamoğlu, "İşin daha kötüsü burada ‘Şu ülkeden, bu ülkeden’ birileri zengin olsun diye de planlama yapılıyor. Bu kadar da aleni yapılıyor. Bunlar ne kadar zeki insanlarmış ki 6-7 sene önce, 8 sene önce tarım alanlarından yerler almışlar. Şimdi o yerler iş merkezi, konut, turizm alanı olacak. Buradaki arazi hareketlerinin kimlerin üstüne olduğu belli. Yani bu kadar aşikar, ekonomik, sosyal, milli duygular üzerinden, şehircilik üzerinden, içi ihanet dolu bir süreç. Onun için toplumun bu konuda duyarlı olacağını, uyanık olacağını biliyoruz. Bu siyasi bir mesele değildir. Milli bir meseledir. Bu İstanbul’un kurtulma mücadelesidir. İtirazımı bu duygularla veriyorum. Allah, İstanbul’u akla ve bilime inanmayanların şerrinden korusun” ifadelerini kullandı.

İmamoğlu, “İstanbul İli Avrupa Yakası Rezerv Yapı Alanı 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliğine” ve “İstanbul İli Yenişehir Rezerv Yapı Alanı (Kanal İstanbul Projesi) 1. 2. ve 3. Etabına İlişkin 1/5000 Ölçekli Nazım İmar Planları ve 1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planlarına” itiraz dilekçelerini verdi ve başvurunun kişisel olduğunu belirterek kurumsal başvurularının da olacağını açıkladı.

"Bu acele, bu telaş nedir? Ne içindir? Kimi zengin etmek içindir?" diye soran İmamoğlu, "Daha ÇED raporu ile ilgili itirazlar neticelenmedi. Daha mahkeme süreci devam ediyor. Bilirkişilerle ilgili tayin isteniyor ve bununla ilgili İstanbul’daki bütün üniversitelere yazı yazılmış. Yani bilimsel ayağı tamamlanmamış, kamu vicdanında şiddetle reddediliyor. Böylesi bir sürecin acelesi niye? Şimdi ben size bazı önemli şeylerden de bahsedeyim. Bugünün gündemi ne olmalı? İstanbul’da otellerin doluluk oranı yüzde 6. Türkiye’de turizm sektöründeki otellerin neredeyse -güneyde-kuzeyde fark etmiyor- tümü kapalı. Milyonlarca insanın dolaylı ekmek yediği bir sektör bitme noktasında. Dünyada bütün her şeyin sorgulandığı, irdelendiği böylesi bir durumda beton ekonomisi niye? İnşaat niye? Bizi eylülde, ekimde, kasımda pandemi sürecinde bekleyen ekonomik krizlerin tarifi bile yok" dedi.

.

SİYASİ PARTİLERLE GÖRÜŞÜLECEK

Siyasi parti liderlerinden randevu talep ettiğini açıklayan İmamoğlu, "Sadece Sayın Cumhurbaşkanı hariç, diğer siyasi partilerin genel başkanlarından randevu taleplerimiz oldu. Bir kısmı geri dönüş yaptı. Yüz yüze görüşme yapacak olduklarım da var. Telekonferansla sunum yapacak olduğum genel başkanlar da var. Çünkü herkesin bu tehditle ilgili bilgi sahibi olması lazım. Yayınladığımız tüm teknik yayınları kendileriyle paylaştık, makamlarına gönderdik. Tüm siyasi partiler ve daha sonra tüm sivil toplum kuruluşlarının en somut bilgilerine varıncaya kadar bilgilendirilmesi için elimizden geleni yapacağız. Bahsettiğiniz, yap-işlet devret modeliyle mi yapılacak? Ben, bunları tartışmak bile istemiyorum" ifadelerini kullandı.

'O KENDİ AHLAKİ SORUNLARI'

Bir gazetecinin "Bakan Berat Albayrak’ın tarım arazisinin, ticari alan dönüşeceği gündeme geldi" sorusuna ise İmamoğlu, “Valla o, kendi ahlaki sorunları. Orada kimin arsası kime ait, beni ilgilendirmiyor. Sadece bunların zekasını ölçmek gerekiyor diye cevap verdim. Hiçbirini birbirinden ayırmıyorum; kim olursa olsun. Bir başka boyutu da oradaki insanların zengin edilme çabası üzerinden şehrin uğradığı ihanet. Temelde durduğumuz nokta bu. Ama eğer o görevdeyseniz, böyle bir işi de yapıyorsanız, o bir ahlaki sorundur. Bu soruyu onlara sorun" diye yanıt verdi. (HABER MERKEZİ)