Cumhurbaşkanı Erdoğan: Dur bakalım bu mekanizmalar senin başına neler getirir

CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun erken seçim çağrısına yanıt veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ey Kılıçdaroğlu sen çalış da 2019'un Martı'na hazırlan. Bak ardından da Kasım seçimleri var" dedi. Belediye başkanlarının istifaları için "AK Parti'nin demokratik hakkıdır" diyen Erdoğan, Kılıçdaroğlu'na "Sen niye rahatsız oluyorsun? Sen kendine bak? Dur bakalım, bütün bu mekanizmalar senin başına neler getirir" şeklinde seslendi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Konya İl Başkanlığı'nın düzenlediği Genişletilmiş İl Danışma Meclisi toplantısında konuştu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun erken seçim çağrısına yanıt veren Erdoğan, "Ey Kılıçdaroğlu sen çalış da 2019'un Martı'na hazırlan. Bak ardından da Kasım seçimleri var. Zaman zaman kendi fil dişi kulelerinden başlarını çıkarıp, söz söylüyorlar. Önce erken seçim için 'Hodri meydan' dedi, sonra 'Demokrasinin namusunu korumak için' dedi. Erken seçim yapmak ne zamandan beri demokrasinin namusu oldu. Sen önce namus kavramını bir öğren" dedi.

Kılıçdaroğlu'nun hiçbir seçimi kazanamadığını söyleyen Erdoğan, "2014'te mahalli idareler ve cumhurbaşkanlığı seçimini kaybetti. 2015'te iki genel seçim kaybetti. 15 Temmuz 2016'da darbecilerin açtığı yoldan kaçtı, yine kaybetti. Ne diyor ‘Cumhurbaşkanı bana haber verseydi, beklerdim' diyor. On binlerce insan havalimanına gelmiş, sormazlar mı bu adamlar burada niye toplandı? Adamı gidiyor, tanklardaki subaylarla konuşuyor, tanklar çekiliyor, beyefendiye yol açılıyor. Bu şahıs demokratlıktan bahsediyor. Senden demokrat olmaz. Senden olsa olsa darbecilere şakşakçı olur. Başka bir şey olmaz" diye konuştu.

Seçimlerin belirlenen zamanda yapılmasını savunduklarını belirten Erdoğan, "Türkiye'de seçimden kaçmayan bir parti varsa o da AK Parti'dir. Seçimleri zamanında yapmayı ilkesini istikrar ve güvenin sürmesi için hep savunduk. Şimdi seçime gidelim desek kaçacak delik arar. Peki bu çağrının anlamı ne? Aklına gelmiş söylemiş işte. Atalarımız ne demiş, yenilen pehlivan güreşe doymaz. Böyle insanların Anadolu'da söyledikleri ciddiye alınmaz. Biz de kendisine öyle davranmak istiyoruz ama rahat durmuyor" ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

MENDERESLER SİZİN YÜZÜNÜZDEN İDAMA GİTTİ: ''Demokrasinin namusunu korumak diyor ya, ben kendisine birkaç öneride bulunayım. Siz, demokrasinin namusunu 2007 seçimleri öncesinde 27 Nisan bildirisine itiraz ederek, hakim, savcılara, öğretim üyelerine, gazetecilere, brifinglerde ayar verilmesine karşı çıkarak kurtaracaktınız. Siz, demokrasinin namusunu, TBMM'ye Cumhurbaşkanı seçtirmemek için Meclis kapılarında barikat kuran kendi partililerinize aldırmayıp, o salona girerek kurtaracaktınız. Siz 367 garabetinde demokrasiye sahip çıkacaktınız. 367 milletvekilinin olduğu bir partinin kapatılması talebine siz destek verdiniz. Dediniz ki; Ankara'da yargıçlar varmış dediniz. Bu mu sizin demokrasi namusunuz? Bıyık altından bunlara gülmeyeceğiz de ne yapacağız. Menderesler idama sizin yüzünüzden gitti. CHP zihniyetiyle gitti, onların verdiği desteklerle gitti. Siz demokrasinin namusunu, 17-25 Aralık emniyet-yargı darbe girişimini acaba buradan bize ekmek çıkar diye pusuda beklemek yerine, bizden önce eleştirerek kurtaracaktınız.''

BU MEKANİZMALAR SENİN BAŞINA NELER GETİRİR: ''AK Parti'nin kendi iç bünyesindeki değişim ihtiyacının tasarruflarını eleştirerek demokrasinin namusunu kurtarmıyor, sadece üzerine vazife olmayan işe karışmış oluyorsunuz. Bak, Kılıçdaroğlu adamlarına söyle, AK Parti kendi bünyesinde eğer belediye başkanlarıyla ilgili gayet güzel bir şekilde, bazı yerlerde, bazı değişimleri siyasi olarak yapıyorsa, bu senin anlamayacağın, bilmeyeceğin iştir. Çünkü senin siyasette daha çok öğreneceğin işler var. Bu atılan adımların, neler getirip, götüreceğini de gelecekte öğreneceksin. Biz milletimize seçimlerde verdiğimiz sözümüzün gereği olarak, partimiz bünyesindeki teşkilat yöneticilerini de, belediye başkanlarını da, milletvekillerini de kendi teamüllerimize göre denetler ve değerlendiririz. Bu işin siyasi, idari, yargı boyutu vardır. Bütün bunları değerlendiririz ve adımızı atarız. Bu partimizin demokratik hakkıdır ve bize oy verenlerin sorumluluğun gereğidir. Tabi bu çerçevede gerektiğinde teşkilatlarda olduğu gibi, belediyelerde de bazı isimlerin seçimi beklemeden değişmesi gerekiyorsa bunu da kendi istişare usullerimize göre yaparız. Üstelik bu Ak Parti'nin 800 civarındaki belediye başkanlarından yüzde 1'ini bile bulmayan bir tasarruftur. Sana ne ya, sana ne oluyor, sen niye rahatsız oluyorsun? Sen kendine bak? Kendi içindeki duruma bak. Dur bakalım, bütün bu mekanizmalar senin başına neler getirir. Anamuhalefet partisi, Ak Parti'nin kendi iç bünyesinde demokratik haklarını kullanmasını bir kenara, bıraksın da her fırsatta millete, milletin temsilcilerine hakaret eden kendi başkanlarına baksın." (DHA)