Adalet Yürüyüşü'nün güvenliği onlara emanet

15 Haziran'da Ankara'dan yola çıkan Adalet Yürüyüşü'nde sona yaklaşıldı. 23. gününde devam eden tarihi yürüyüşte düzen ve asayişin sağlanmasında 3 kadın milletvekilinin rolü büyük.

Google Haberlere Abone ol

KOCAELİ - "Yarın saat 11.00’de Güvenpark’ta olacağım. Elimde sadece “Adalet” yazılı bir afiş olacak. Adalet için yürüyeceğim."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 14 Haziran akşamı yaptığı bu açıklamanın üzerinden tam 22 gün geçti. Kılıçdaroğlu 22 gündür yürüyor ve bir yandan partisinin yöneticileri ve milletvekilleri diğer yandan toplumun farklı kesimlerinden adalet arayan binlerce kişi bu yürüyüşe eşlik ediyor.

Kılıçdaroğlu, Güvenpark'tan yola çıktığında yürüyüşün nasıl olacağı, nasıl konaklanacağı, güvenliğin nasıl sağlanacağı tam bilinmiyordu. CHP yöneticilerinin ifadesiyle '4 saatte' alınmış karardan sonra tüm ihtiyaçlar neredeyse bir gün içinde giderildi.

vekilr1 Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu

İhtiyaçları gidermek zor olmadı ama seçim, referandum süreçlerinde sahaya inen, mesaisinin büyük bölümünü Meclis'te komisyon ve genel kurulda geçiren milletvekilleri için bu o kadar kolay değildi. Eylemin güvenliğini, yürüyüşün düzenini sağlamak günler aldı. Önce 4-5 milletvekilinin telsiz sistemi ile haberleştiği küçük bir "görevli grubu" oluşturuldu. Kitle büyüdükçe bu sayı da yetersiz kaldı. Bu kez görevli sayısı 20'nin üzerine çıkarıldı. Kırmızı "görevli" tişörtleri basıldı, ellere megafonlar alındı. Yürüyüşün sonuna doğru yaklaşırken bu görevlilerin her biri bugün bir 'profesyonel eylemci'ye dönüştü.

ÖĞRENCİ EYLEMLERİNDEN ADALET YÜRÜYÜŞÜ'NE...

"Görevli" grubunun büyük kısmı erkek milletvekillerinden oluşuyor. Ancak gönüllülük esasına göre oluşturulan grubun içinde 3 genç kadın milletvekili de var. Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu onlardan biri. Anayasa değişikliğinin Komisyon görüşmeleri sırasında 2 saati aşan rekor konuşmasıyla dikkatleri üzerine çeken Kayışoğlu, eylemlere çok yabancı bir isim değil. Öğrenciyken Ankara’nın en hareketli kampüslerinden Cebeci’deki Hukuk Fakültesi’nde sık sık eylemlere katılan Kayışoğlu, “Hayatımız eylemlerde geçti” diyor. Öğrenciliği boyunca sanatla uğraşan, bağlama ve gitar çalan, tiyatro yapan Kayışoğlu bu yeteneklerini de yürüyüşe yansıtma şansı buldu. Adalet Yürüyüşü'nün marşı haline gelen "Geliyoruz zincirleri kıra kıra hey" şarkısını uyarlayan ve seslendiren Kayışoğlu, CHP’nin ses otobüsünden söylediği marş çalınırken aşağıda yürüyüş kortejinin düzenini sağlamaya çalışıyor.

vekil1 Nurhayat Altaca Kayışoğlu ve Sibel Özdemir yürüyüş sırasında...

'EN ÇOK SELFİE İSTEĞİ ZORLUYOR'

Adalet Marşı’nın stüdyo kaydı ve Enis Berberoğlu'nu cezaevinde ziyaret dışında yürüyüşten hiç ayrılmamış olan Kayışoğlu, elinde megafonla kitleyi yönlendirirken yaşadıkları zorlukları şöyle anlatıyor: “Çok kalabalık oluyor. Özellikle şehir merkezlerinde zorluk yaşıyoruz. Katılan herkes bunun tarihi bir yürüyüş olduğunun farkında. Bu yürüyüşe katılıp tanıklık etmenin yanı sıra en önde genel başkanın yanında yürümek ve fotoğraf, selfie çektirme isteği bizi çok zorluyor.”

'ÇOK BARIŞÇIL BİR EYLEM'

CHP tabanında biriken enerjinin yürüyüş ile ortaya çıktığını söyleyen CHP milletvekilleri yaşanan heyecanı da buna bağlıyor. Herkesin, “Harika bir iş yapıyorsunuz” dediğini aktaran Kayışoğlu, gözleri parlayarak “Genel Başkanımız Kemal Bey başlattı, iyi ki başlattı” diyor. Görevlilerin en büyük endişesi tabii provokasyon. Kayışoğlu bu konuda da şunları söylüyor: “Bu kitleden bir sorun çıkmaz. Bu kitle çok barışçıl bir kitle. Bugüne kadar kimseye sözel ya da fiili bir müdahale söz konusu olmadı. Küçük protestolarla karşılaşıyoruz ama bu durumda da adalet sloganı ve alkışlama kararı harfiyen uygulanıyor."

megafon Fatma Kaplan Hürriyet

'HER GÜN YÜRÜYÜŞE SIFIRDAN BAŞLIYORUZ'

Avukat olan Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet de eylemlere yabancı değil. Saçlarını kırmızı bir yazma ile toplayan Hürriyet, üniversite dönemi ve sonrasında siyasetle uğraşmış, pek çok eylemin, etkinliğin organizasyonunda yer almış bir isim. Ama bu kadar uzun yürüyüş Hürriyet için de bir ilk. Meclis Başkanlık Divanı’nda katip üye olan Hürriyet’i en çok zorlayan da her gün değişen yürüyüşçüler. Bu değişim nedeniyle, "Her gün sıfırdan yeni bir düzen kurmak zorunda kalıyoruz" diyen Hürriyet, kuralları tek tek yeniden duyurmak zorunda kaldıklarını, bu nedenle yürüyüşün sabahki bölümünde büyük efor sarf ettiklerini anlatıyor.

GÖREVLİLER NORMALDEN DAHA FAZLA YÜRÜYOR

Kortej sorumlusu olunca, yürüyüşe katılan herkesin sorumluluğu da görevli milletvekillerinin üzerinde. Yürüyüşçülerin profiline bakıldığında katılımcıların büyük kısmının orta yaş üstü olduğu görülüyor. Böyle olunca görevli milletvekillerinin sık sık geride kalanları takip etmesi gerekiyor. Hürriyet bir öne bir arkaya gidiş gelişler hesap edildiğinde görevlilerin günlük yürüyüş mesafesinin en az yüzde 50 fazlasını kat ettiğini anlatıyor.

Peki yoruluyorlar mı? Fatma Kaplan Hürriyet bu sorumuzu, “İnanarak yola çıkanlar asla yorulmaz. Akşam olunca, oturup ayakları uzatınca tüm yorgunluk gidiyor” diye yanıtlıyor. Adalet Yürüyüşü için, “Sadece Türkiye’de değil dünyada bir ilk” diyen Hürriyet, "temel amacımız hukuka, adalete ulaşmak ama bu bir anda sağlanmayacak. En önemlisi bu yürüyüş bıkkınlık, yılgınlığı yok etti, adalete ulaşma umudumuzu bin kat büyüttü. Mücadeleye devam" diyor.

fatmakaplan Fatma Kaplan Hürriyet ve Sibel Özdemir mola yerinde...

AKADEMİDEN KORTEJ ASAYİŞİNE

Kortej görevlilerinden İstanbul Milletvekili Sibel Özdemir içinse 'eylemci' olmak, daha da önemlisi eylemin düzeni ve güvenliğini sağlamak daha yeni bir durum. Akademisyen olan Özdemir daha öncesinde bu yoğunlukta bir eylemde bulunmamış. Diğer kadın milletvekili görevliler gibi elinde megafonla yürüyüş düzenini sağlamaya çalışan Özdemir’i kimi zaman kollarını açarak bir topluluğu durdurmaya çalışırken görmek mümkün.

Parti teşkilatında yürüyüşçülerle sorun yaşamadıklarını, onların uyarı ve talimatlarını harfiyen yerine getirdiklerini söyleyen Özdemir daha çok dışarıdan katılımlarla ilgili sorun yaşadıklarını anlatıyor. Yürüyüş kortejindeki insanların büyük kısmının her gün yenilendiğine dikkat çeken Özdemir de Fatma Kaplan Hürriyet gibi, tüm kuralları ve düzeni her gün tekrarlamak zorunda kaldıklarını anlatıyor.