Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun milletvekilliği düşürüldü

Sosyal medyada paylaştığı bir mesaj gerekçe gösterilerek hakkında hapis cezası verilen HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun milletvekilliği bugün TBMM Genel Kurulu'nda düşürüldü. Gergerlioğlu salonu terk etmeyerek HDP'li milletvekilleri ile birlikte oturmaya devam edince oturum tatil edildi. Gergerlioğlu ve beraberindeki milletvekilleri 3 saat 20 dakika sonra Genel Kurul'dan ayrıldı. Gergerlioğlu'nun HDP grubunda bekleyişini sürdüreceği öğrenildi.

Google Haberlere Abone ol

ANKARA - Sosyal medyada yaptığı 'çözüm süreci sürseydi terör biterdi' şeklindeki bir haber paylaşımı gerekçe gösterilerek hakkında hapis cezası verilen HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun milletvekilliğinin düşürüldü. Kararın okunması sırasında protestolar oldu. Oturuma bir kaç kez ara verilmesinin ardından Gergerlioğlu ve HDP milletvekilleri oturmaya devam edince Genel Kurul tatil edildi.

Kararın ardından HDP'li milletvekillerinin TBMM'de protestosu yaşandı. Gergerlioğlu da kararı tanımadığını ve Genel Kurul'dan çıkmayacağını açıkladı.

Tezkere okunurken milletvekilleri ellerindeki pankartlarla ayağa kalktı. Sıra kapaklarına vuran HDP milletvekilleri "Hak hukuk adalet" sloganı attı. Düşürme kararı yuhalandı.

 

Gergerlioğlu, kararın ardından ilk açıklamasını yaptı.

TBMM Genel Kurulu'ndan çıkmayan Ömer Faruk Gergerlioğlu da kararın ardından şunları söyledi: "Bu hukuksuz karara karşı arkadaşlarımızla beraber direniyoruz. Görüyorsunuz AK Parti sıraları kaçtı. Bu kararı savunacak tek bir cümle edemedi Meclis Grup Başkanvekili. Barış çağrısı paylaşımını retweet ettiğim için bunu yaptılar. Retweet eden kimseye ceza vermediler, bir tek beni seçtiler. Demoklesin kılıcı gibi bu davayı tepemde salladılar. Bir ay içinde Yargıtay harekete geçti ve kararı verdi. AYM'ye başvurmama rağmen kararı bekletmediler."

Meclis Başkanvekili Celal Adan Genel Kurulu tekrar açtıktan sonra Gergerlioğlu'nun salondan ayrılmasını istedi. Bu arada HDP milletvekilleri slogan atarak sıra kapaklarına vurmayı sürdürdü. Bunun üzerine Adan tekrar ara vererek grup başkanvekillerini görüşmeye davet etti.

GERGERLİOĞLU ÇIKMADI GENEL KURUL KAPANDI

Celal Adan verilen aranın ardından Genel Kurulu açtıktan sonra, Gergerlioğlu'nun dışarı çıkmasını rica etti, idare amirlerini göreve davet etti. AK Partili Meclis İdare Amirleri Alpay Özalan ve Ali Şahin Gergerlioğlu'nu çıkarmak için HDP grubuna doğru gitti. HDP milletvekilleri ise Gergerlioğlu'nun önünde set oluşturdu. Bu arada gerilim ve itişmeler yaşandı. Bunun üzerine oturuma tekrar ara verildi. Kısa süre sonra geri dönen Celal Adan kavga ve gürültü durumunda genel kurulun kapatılmasını öngören içtüzük maddesine dayanarak Genel Kurulu kapattı.
Gergerlioğlu ve HDP'li milletvekillerinin Genel Kurul salonunda bekleyişi sürüyor.

'BİZ BU MİLLETİN KALBİNDEYİZ'

Oturumun kapatılmasının ardından HDP EŞ Genel Başkanı Mithat Sancar, Genel Kurul salonuna geldi. Sancar'ın gelişi ile birlikte bütün HDP milletvekilleri ile birlikte Gergerlioğlu bir açıklama yaptı. Gergerlioğlu,  şunları söyledi:

ADİL BİR ÇÖZÜM İÇİN MÜCADELE EDECEĞİZ: Bütün değerli kamuoyuna tekrar seslenmiş olalım. Kamuoyu şunu bilsin ki biz HDP olarak bu zulümlere ne ilk kez uğradık ne son olacak. Ama bu zulümleri bitirmek için mücadeleyi hiç bitirmeyeceğiz. İnsan hakları ihlallerine karşı yoğun bir mücadele vereceğiz. Kürt meselesinde adil bir çözümün sağlanması için canla başla mücadele etmeye devam edeceğiz. Biz milletvekili olsak da olmasak da bu topraklarda kardeşliğin, barışın, adaletin tesis edilmesi için uğraş vereceğiz. Ben şahsen milletvekili olmadan önce de bu milletin sorunları ile yoğun bir şekilde uğraşan bir insan hakları savunucuydum. Milletvekili olunca da aynı şeyi yaptım. Tüm insan hakları ihlallerinde elimden gelen tüm gücümle mücadele ettim. Şu anda milletvekilliği benden alınmış olsa da aynı şeyleri söylemeye devam edeceğim.  

HER TÜRLÜ HAKSIZLIĞA UĞRADIM: 27 yıllık uzman doktor hayatımda sırf Kürt meselesinde barışı önerdiğim, çatışma dışında barış çözümünün olması gerektiğini söylediğim için ihraç edildim ve her türlü haksız muameleye uğradım. Sivil ölümü, soykırım muamelelerine uğradım, üyesi olduğumu dernekler kapatıldı. İş bulamadım çünkü kimse iş vermedi. Kocaeli’den Batman’a giderek çalışmak zorunda kaldım. Ne insan hakları konusunda ne Kürt meselisindeki görüşlerimden bir milim geri adım atmadım. Sonunda bu millet bize Kocaeli’den milletvekilliğini tevdi etti. Bu benim için büyük onurdu milletvekilliğinin hakkını vermeye çalıştık. Bizi uzman doktorluktan ihraç edip soykırım muamelelerine uğrattıktan sonra bu millet bizi milletin meclisine yolladı. Çok onurlu bir görevle görevlendirdi. Şu anda da devlet ve iktidarın kararıyla anayasayı çiğneyen yargı kararıyla bunun manivelası olmuş Meclis Başkanlığı kararıyla milletvekilliğim düşürüldü. Tekrar hakkı hukuku söylediğimiz için elimizden ehliyetlerimiz,  milletin verdiği irade alınmaya çalışıyor. Dün KHK ile ihraç edildiğimde bir zarar verebildiler, çünkü doğru şeyler söylüyorduk, doğru şeyler söylediğimiz için cezalandırılıyorduk. 

KÖTÜ BİR GÜN YAŞATILDI: Şu anda da ben ve arkadaşlarım doğru şeyler söylediğimiz için için cezalandırılıyoruz. Ama biz yolumuzdan vazgeçmeyiz. Milletvekilliğinden suni kararla bizi ihraç etmiş olabilirler ama biz yine bu vekilliği çok iyi biliyoruz, milletin kalbindeyiz bağrındayız. Biz koltukların vekili değiliz, kalplerin gönüllerin vekiliyiz. Bunu da herkes çok iyi bilsin. Canla başla tüm halklarımız için çalışıyoruz. Kürt ve Türk halklarının kardeşliğine inanıyoruz. Ve diğer tüm hakların kardeşliğine inanıyoruz. Hep bir birlikte a’dan z’ye tüm dini ve etnik ve mezhebi grupların eşitliğine ve adalete inanıyoruz. Ve bunun için de mücadeleye devam edeceğiz. Maalesef bu Meclis'te 1994'te olduğu gibi, 1999’da Merve Kavakçı'ya yaşatıldığı gibi kötü bir tarihi gün yaşatıldı. Böyle zulmen bir kararla beni milletvekilliğinden ihraç ettiklerini düşünüyorlar ama yaptıkları sadece bu karar değil. Zulmen önceki dönem Eş Genel Başkanlarımız Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ başta olmak üzere onlarca vekil arkadaşımız ve partili binlerce arkadaşımız zulmen cezaevinde tutuluyor. Bizi cezalandırdıklarını sanıyorlar ama şunu unutuyorlar. Bizler bu toprakların umuduyuz. Bizler bu topraklarda barışın teminatıyız ve mücadeleye halkımız için tüm halklar için mücadeleye devam edeceğiz. Ben tekrar söylüyorum. Yaşamak direnmektir. Berxwedan Jiyan e. Yaşasın halkların kardeşliği, bijî biratiya gelan."

SANCAR: DARBE OPERASYONUNUN YENİ ADIMI

Mithat Sancar da bu kararların demokratik siyasette ısrarlarını durduramayacağını belirterek, "Yürüyüşümüzü tavizsiz şekilde sürdüreceğiz. Mutlaka başaracağız" dedi. Sancar şöyle konuştu:

DİMDİK DURACAĞIZ: Ömer Faruk Gergerlioğlu arkadaşımızın vekilliğinin düşürülmesini hukuk ile açıklamak ve  hukuk üzerinden konuşmak saçmalıktır. Bu apaçık siyasi bir operasyondur. Bu demokrasiye darbe operasyonunun yeni bir adımıdır. Bu halkın iradesine saldırıdır. Bu Meclis’e yeni bir darbedir. O nedenle burada hukuku kullanarak tartışmayı yürütmeye çalışmak bu zulüm düzenine hizmet etmekten başka bir anlam taşımaz. Hukuk yok, anayasa yok. Darbe operasyonu var ama direnen HDP’dir. Direnen halkın vekilleri var. Ömer Faruk Gergerlioğlu gibi boyun eğmeyen temsilcileri var. Bu saldırılara karşı dimdik durmaya devam edeceğimizden hiç kimsenin kuşkusu yoktur, olmaması gerektiğini bir kez daha ilan ediyoruz. Asla boyun eğmeyeceğiz.

HALKIMIZIN İÇİNDEYİZ: Demokratik siyasette ısrarımızı koruyacağız. Bu ısrarı kararlılıkla sürdüreceğiz. Demokratik mücadelenin her alanında varlığımızı sürdüreceğiz. Yolumuza devam edeceğiz. Bu zulüm düzenini bu haksızlık adaletsizlik düzenini ancak bu kararlı yürüyüş sona erdirebilir ve bu kararlı yürüyüşün büyümesi gerekiyor. Demokrasiden yana olan adalet isteyen huzurlu bir gelecek arzulayan bütün çevrelere, Türkiye’de yaşayan bütün insanlara çağrımızdır. Gelin bu yolu birlikte yürüyelim. Zulme, haksızlığa ve adaletsizliğe karşı mücadeleyi büyütelim. Halkın temsilcileri boyun eğmez. Biz halkız o yüzden boyun eğmeyiz. Saldırılar da bizi tüketmez. Tam tersine çoğalarak gideriz. Ömer Faruk Gergerlioğlu arkadaşımız gibi daha önce bu operasyonlara hedef olan bütün diğer arkadaşlarımız bizim onurumuzdur. Halkımızın meşru temsilcileridir. Onlarla her alanda birlikteyiz. Halkımızın içindeyiz. Bu yürüyüşümüzü ve tavrımızı kararlı ve tavizsiz bir şekilde sürdüreceğiz. Yolumuz açıktır, mutlaka başaracağız.

Açıklamanın ardından salonda oturmaya devam eden HDP'lileri CHP'li vekiller ziyaret etti. CHP Milletvekilleri İbrahim Kaboğlu ve Süleyman Bülbül, Sancar ve HDP'li vekillerle bir süre görüştü. TİP Genel Başkanı Erkan Baş da HDP'lileri ziyaret etti.

 

 

 

Kararın ardından Gergerlioğlu'nun bilgileri TBMM internet sitesinden çıkarıldı.

 

BABACAN'DAN SANCAR'A TELEFON

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gergerlioğlu’nun vekilliğinin düşürülmesi üzerine HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar’ı arayarak geçmiş olsun dileklerini iletti. "Halk iradesinin hukuksuz yöntemlerle gasp edilmesinin demokrasiye aykırı olduğunu" değerlendirmesinin yapıldığı görüşmede, bu yöntemin ülkeye zarar verdiği ifade edildi. Babacan, “Arkadaşımız, milletvekilimiz Mustafa Yeneroğlu Meclis’te. Biz de sizin yanınızdayız. Bu haksız kararı kuvvetli bir şekilde kınıyoruz” dedi. 

Ali Babacan, sosyal medyadan da konuyla ilgili bir açıklama yaparak, "Meclis, milletvekillerinin dokunulmazlıkları çerçevesinde farklı görüşlerin ifade ve müzakere edildiği çatıdır. Bağımsız ve tarafsız olduğu şüpheli yargı kararlarıyla vekilliklerin düşürülmesi demokratik toplum düzeninin gerekliliklerine aykırıdır. #DemokratikTürkiyeİstiyoruz" dedi. 

 

SAADET: BU KADAR DA OLMAZ DENİLENLER BİR BİR OLUYOR

SAADET Partisi Sözcüsü Birol Aydın da sosyal medyadan bir açıklama yaparak karara tepki gösterdi. " ‘Bu kadar da olmaz’ denilen ne varsa bir bir gerçekleşiyor maalesef" diyen Aydın şunları söyledi: "Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun milletvekilliğinin düşürülmesi, siyasi tarihimize kara bir leke olarak geçecektir. Bu karar, meşru siyaset alanını inatla ve ısrarla başka zeminlere itmek isteyen bir anlayışın tezahürüdür. TBMM’ni daha da zayıflatan, millet egemenliğini yok sayan ve hukukun üstünlüğünü hiçe sayan bu kararı doğru bulmuyoruz! Hukuku, siyasi amaçların mezesi yapan, dönemine göre ‘seçmeli suçlar’ icat eden tavır ve tutumlardan artık vazgeçilmelidir."

ESKİ AK PARTİLİ VEKİLDEN PROTESTO

TBMM Genel Kurulunda, kararın okunması öncesi grup başkanvekillerinin konuşması sırasında, basın locasında oturan AK Parti 22. Dönem Milletvekili Abdurrahim Aksoy, ayağa kalkarak, "Yaşasın özgürlükçü demokrasi. Yaşasın demokratik Türkiye. Kahrolsun otokrasi" diye bağırdı.

Aksoy daha sonra gazetecilerin soruları üzerine, "Otokrasiye karşıyım. Özgürlükçü bir demokrasi istiyoruz. Demokratik bir Türkiye istiyoruz. Türkiye bunu hak ediyor. Türkiye Avrupa ülkesi olma yolunda devam eden bir ülkedir. Demokrasiden geri dönüş kabul edilir bir durum değildir. Bunu kabul etmiyoruz. Buna karşı sesimi duyurmak için burada bunu ifade etmek istedim. Bu ülke anti demokratikliği, otokrasiyi hak etmiyor. Türkiye hukuk devleti olmayı hak eden bir ülkedir. Bunun için sesimi duyurmak istedim" dedi.

Özgürlükçü bir demokrasinin oluşmasını istediğini söyleyen Aksoy, "Demokratik bir Türkiye'nin oluşmasını istiyorum. Fikir, ifade cezaları bu ülkeye yakışmayan bir durumdur. Siz çok iyi biliyorsunuz, özgürlüklerin, ifade özgürlüklerinin ne kadar kısıtlandığını. Artık gazetecileri değil milletvekillerini dahi suçlu duruma düşüren bir pozisyona geldi ülke. Bu ülke bunu hak etmiyor. Biz dünyanın 18. ekonomisine sahip büyük bir ülkeyiz. Genel olarak Türkiye'de şu anda var olan otokratik sisteme karşı isyanım. İkinci olarak da Gergerlioğlu'nun, bir milletvekili olması hasebiyle, özgürlüklerin ihlaline karşı yaptığı mücadeleden dolayı milletvekilliğine son verilmesine tepkim. AK Parti üyesi değilim. DEVA Partisi Kurucular Kurulu üyesiyim" dedi.

Birleşime ara verildikten sonra basın locasına gelen güvenlik görevlisi Aksoy'u, "Genel Kurul kuralları gereği burada durmanız mümkün değil" diye uyardı. Aksoy, daha sonra Genel Kurul Salonu dışına çıkarıldı.

Aksoy protestosunun ardından salondan çıkarıldı.

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş da karar okunmadan önce yaptığı konuşmada Genel Kurul saatine kadar Gergerlioğlu'nun vekilliğinin düşürülmesi ile ilgili parti grubuna bilgi verilmemesini eleştirdi, bunun Meclis'e büyük saygısızlık olduğunu söyledi.

Dokunulmazlığın kaldırılması ve düşürme konusunda bu iktidarın dünyada rekor kırdığını söyleyen Beştaş dünyadan örnekler verdi.

Gergerlioğlu hakkında yargılama konusu dosya hakkında bilgi veren Beştaş, "bu kararı yargı vermedi, siyasi iktidar verdi. Bu karar hukuki değil siyasidir" dedi. Beştaş şöyle devam etti: "Bu karar okunursa sadece Kocaeli'de 90 bin kişinin iradesi gasp edilmeyecek. Türkiye'yi hukuktan binlerce kilometre uzağa taşıyacak. Kellemiz gitse barışı demokrasi diyaloğu savunmaya devam edeceğiz."

Meclis Başkanvekili Celal Adan'a seslenen Beştaş, arkasındaki duvarda Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir yazdığını hatırlattı, "Egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olması için bu kararı okumayın. AYM kararını bekleyin" dedi.

 Ömer Faruk Gergerlioğlu hakkında milletvekili seçilmeden önce yaptığı sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek verilen 2 yıl 6 ay hapis cezası kararı, Yargıtay 16. Ceza Dairesi tarafından onandı ve dosya Meclis'e gönderildi. "PKK/KCK propagandası" yapma suçlaması yöneltilen Gergerlioğlu, milletvekilliğinin düşürülmesi sonrasında 1 yıl 10 ay cezaevinde kalacak. 

GERGERLİOĞLU GENEL KURUL'DAN AYRILDI

Milletvekilliği düşürülen Gergerlioğlu ve beraberindeki milletvekilleri 3 saat 20 dakika sonra Genel Kurul'dan ayrıldı. Gergerlioğlu'nun HDP grubunda bekleyişini sürdüreceği belirtildi.

HDP'NİN VEKİLLİKLERİ 55'E DÜŞTÜ

HDP 24 Haziran seçimlerinde 67 milletvekili ile Meclis'in 3. büyük grubu oldu. Seçimden sonra milletvekilleri Erkan Baş ve Barış Atay partiden ayrılarak TİP'e katıldı. Milletvekili Saliha Aydeniz de Demokratik Bölgeler Partisi Genel Başkanı olarak HDP'den ayrıldı.

Milletvekilleri Selçuk Mızraklı, Ayhan Bilgen ve Bedia Özgökçe 31 Mart yerel seçimlerinde belediye başkanlığını tercih etti.

Milletvekilleri Leyla Güven ve Musa Farisoğulları'nın vekillikleri haklarındaki kesinleşmiş yargı kararları nedeniyle düşürüldü.

Bu arada HDP Mardin Milletvekili Tuma Çelik partiden ihraç edildi, Mensur Işık ise parti disiplin kararı ile partiden uzaklaştırıldı. İstanbul Milletvekili Ahmet Şık da partisinden istifa etti.

Gergerlioğlu'nun milletvekilliğinin düşürülmesi ve diğer ayrılan milletvekilleri ile birlikte HDP'nin milletvekili sayısı 55'e düşmüş oldu. Meclis'teki milletvekili sayısı da ayrılma, düşme vefatlarla birlikte 584'e indi.