Okullarda itiraf sayfası tehlikesi: Veliler ne yapmalı?

Hemen her okulun sosyal medyada aktif olan 'itiraf sayfası' öğrencilerin zarar görmesine, zorbalığa maruz kalmasına neden olabiliyor. Peki veliler nasıl önlem alabilir, ne yapılmalı?

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - İlkokuldan üniversiteye neredeyse her okulun sosyal medyada bir itiraf sayfası var. Bu sayfalarda kimi arkadaşının gizlice çekilen görüntülerini paylaşıyor, kimi sırlarını ifşa ediyor, kimi iftira atıyor.

Bazı sayfalarda masum itiraflar bulunurken bazılarında ise çocuklar birbirlerinin özel sırlarını ifşa edip, arkadaşları hakkında yalan ve iftiralar yayıyor.

Milliyet'ten Ozan Ömer Kadüker'in haberine göre, bazen de çocukların gizlice çekilmiş fotoğrafları paylaşılıyor. Sayfalarda yayılan dedikodular nedeniyle birçok çocuk zorbalığa maruz kalıyor.

Yapılan itirafları sayfalardan silmek de mümkün değil. Sayfaları takip edenler arasında okulla alakası olmayan, yaşı büyük kişiler de bulunabiliyor.

ÇOCUKAR ZORBALIĞA UĞRUYOR

Konuyla ilgili bilgi veren Altınbaş Üniversitesi Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Süleyman Çakıroğlu, itiraf sayfalarının bir siber zorbalık türü olarak ele alınması gerektiğini vurguladı. Çakıroğlu, gençlerin kendilerini birçok yorumun, zorbalığın, suçlanmanın eşiğinde bulup çok zor durumda kaldıklarını, çocukların ruhsal anlamda da bunlarla başa çıkmakta zorlandıklarını dile getirdi.

Sayfalarda hedef seçilen kişileri korkutmaya, kızdırmaya ya da utandırmaya yönelik içeriklerin paylaşıldığını aktaran Çakıroğlu, aileleri ve okulları daha dikkatli olmaları konusunda uyardı.

Dijital dünyanın mahremiyet ve sınırları ortadan kaldırdığını dile getiren Çakıroğlu, “Kontrolsüz fotoğraf ve video içeriği paylaşımları çocukların ve gençlerin hayat boyu başlarına bela olma riski taşıyor. Bir içeriğin, internete düştüğü andan itibaren artık geri döndürülemediğini biliyoruz” diye konuştu.

AİLELER HIZLI DAVRANMALI

İtiraf sayfalarında çocukları paylaşılan aileler ise ne yapacaklarını bilmiyor. Bu noktada bilgilerin ve fotoğrafların daha fazla yayılmaması için hızlı hareket etmek gerekiyor. Öncelikle okul yönetimiyle iletişime geçilmeli. Paylaşan kişiler belirlenerek paylaşımların silinmesi konusunda destek alınmalı. Ancak bu mümkün değilse aile hukuki yollara başvurabilirler.

Çocuk Alanında Çalışan Avukatlar Ağı (ÇAÇAv) Koordinatörü Şahin Antakyalıoğlu şunları söyledi: “Erişime engel olmak için www.ihbarweb.org.tr üzerinden başvuru yapabilir. Alo 183 aranarak Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın müdahale etmesi istenebilir. Ayrıca suç duyurusunda bulunmak mümkün. Çünkü Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında bu paylaşımlar suç niteliğinde. Gönderileri paylaşanlar 12 yaşından büyükse, işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili davranışlarını yönlendirme yeteneği varsa ceza sorumluluğu bulunuyor. Bu tarz olayların yaşanmaması için okullarda çocuklara farkındalık eğitimleri verilmeli. Neyin suç olduğu, neyin olmadığı anlatılmalı. Ders olarak konulmalı ya da seminerler verilmeli.” (HABER MERKEZİ)