Niğde’de tarlaları fare bastı: ‘Sebebi tarım ilaçları olabilir’

Niğde’de meyve üreticileri tarla farelerinin istilasından şikayetçi. Üreticiler, kullanılan tarım ilaçlarının yılanları öldürdüğünü bu nedenle farelerin sayısının arttığını savunuyor.

Google Haberlere Abone ol

Pelin Akdemir

DUVAR - Niğde’nin Ulukışla ilçesinde tarla fareleri meyve bahçelerini istila etti. Ağaçlarını farelerden korumaya çalışan üreticilere göre, kullanılan tarım ilaçları yılanların sayısını azalttı, fare sayısını artırdı.

Ziraat Mühendisi Dr. Fevzi Çakmak ise kışın soğuk olmaması ve yağışların yetersiz olması nedeniyle kemirgenlerin sayısında artış olduğunu belirtti.

Veysel Güven

‘OT İLACI SADECE OTU DEĞİL, CANLILARI DA ÖLDÜRÜYOR’

İlçede yetişen kirazlar, birçok Avrupa ülkesine ihraç ediliyor. Kılan köyünde yılda yaklaşık 4 bin ile 8 bin ton kiraz, iç ve dış piyasaya satılıyor. Düşük fiyat ve düşük rekolteden zarar gören kiraz üreticileri, bu yıl tarla farelerinin bahçelerini istila etmesiyle karşı karşıya. Tarla fareleri, ağaç köklerini kemirerek ağaçların kurumasına neden oluyor. Üreticiler, farelerin bu yıl çok görülmesinin sebebini yabani otları temizlemek için kullandıkları tarım ilacına bağlıyor. Üreticiler, tarım ilacının yılanları öldürdüğünü, bu nedenle farelerin sayısında artış olduğunu düşünüyor.

Kılan köyünden kiraz üreticisi Veysel Güven, bahardan itibaren çok sayıda tarla faresinin bahçeleri istila ettiğini belirterek, “Bu yıla kadar fare ile ilgili hiç sıkıntı yaşamamıştık. Bu sene ağaçların etrafı delik deşik. Ağaç köklerini kemiriyor, kurumasına neden oluyor” diyor. Tarla farelerine karşı ilaç kullanmalarına rağmen sonuç alamadıklarını söyleyen Güven, kemirgenlerin sayısındaki artışı ise doğanın tahrip edilmesine bağlıyor: “Yabani otlar için ot ilacı kullanılıyor. Bu ilaç, sadece otu öldürmüyor, doğal canlıları da öldürüyor. Otu kurutuyor, akrebi, yılanı öldürüyor. Eskiden yılanları görürdük, şimdi kayboldu gitti. Tarım Bakanlığı, bu ilacın zararlı olup olmadığını tespit ederek yasaklamalı.”

Şimdilik ürünlerde yüzde 30’luk bir zarar oluştuğunu fakat korktukları gibi olursa ağaçların çoğunun kuruyacağını belirten Güven, “Nasıl baş edeceğimizi bilmiyoruz. Zor durumdayız. Devlet yetkililerinin gelip araştırma yapmasını, telafisinin nasıl olacağını bulmasını istiyoruz” diyor.

TARIM İLACI ROUNDUP’A DAVA AÇILMIŞTI

Veysel Güven’in sözünü ettiği tarım ilacı Roundup hakkında Türkiye’de 2020 yılında dava açılmıştı.  İlacın etken maddesi olan glifosatın, 2014’te Amerikalı bahçıvan Dewayne Johnson’un kansere yakalanmasında etkisi olduğunu belirleyen ABD mahkemelerinin üretici şirket Monsanto’yu 289 milyon dolar tazminata mahkûm etmesi, davanın açılmasına neden olmuştu. İlacın Türkiye’deki ruhsatının iptal edilmesi, toplatılması, üretim ve ithalinin yasaklanması istenmişti. Amerika ve Avrupa’da yasaklanmasına rağmen Türkiye’de söz konusu ilaçlar kullanılıyor.

İlaca karşı açılan davanın bilirkişi raporunda, ‘ilaçların zararlı olmadığına dair bilimsel bir verinin olmadığı’ ifadeleri yer almıştı. Mahkemenin verdiği ruhsat iptal kararına Tarım Bakanlığı tarafından itiraz edildi. Davaya müdahil çiftçi sendikaların dava harcını yatırmadığı gerekçesiyle dava usulden bozuldu. Bu süreçte mahkemenin hakimleri değiştirildi. Üst mahkemeden geri dönen davanın tekrar görülmesiyle mahkeme, bu sefer ilaçların zararlı olduğuna dair bilimsel bir veri olmadığı gerekçesiyle davayı reddetti.

Avukat Fevzi Özlüer

‘MAHKEME ÇEVRE HUKUKU İLKELERİNİ İHLAL EDEREK KARAR VERDİ’

Roundup ilacına açılan davayı takip eden avukatlardan Fevzi Özlüer, “Normalde firmalar, tarım ilaçlarının zarar vermediğini ispatlamak zorunda. Heyet değiştirildi ve mahkeme bu kez dosyada çevre hukuku ilkelerini ihlal ederek ret kararı verdi” diyor. Özlüer, davanın reddedilmesiyle ilgili, şunları söylüyor: “Heyet değişti, mahkeme manipüle edildi. Bu şekilde davayı kazandılar. Fakat yoğun bir tarım ilacı kullanımı söz konusu. Amerika’daki davanın konusu, ot ilacı olarak satılsa da ilacın hayvana da insana da geçmesi… Biz sadece hayvan kısmını görüyoruz. Fakat gözlemlediğimiz kadarıyla kanser vakalarında artış, nörolojik rahatsızlıklar tarımsal ilaçlarla yakından ilgili. Tarım ilaçlarının kullanımının sınırlı olması gerekirken, bu konuda herhangi bir denetim yapılmıyor. Tarım kültürümüz ekosistemin diğer canlılarını yok saydığı için bu sonuçlarla karşı karşıya kalıyoruz.”

Özlüer, Niğde’de görülen olaya Anadolu’nun çeşitli yerlerinde rastlanılabileceğini belirtiyor. Tarım ilaçlarının yoğun kullanımıyla ekolojik dengenin bozulduğuna dikkat çeken Özlüer, üreticilerin üretim baskısı altında kalmaları nedeniyle daha fazla tarım ilacı kullanmaya yöneldiklerini ifade ediyor.

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Fevzi Çakmak
‘KIŞIN SOĞUK GEÇMEMESİ KEMİRGENLERİN ÜREMESİNİ ARTIRIYOR’

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Ziraat Yüksek Mühendisi Dr. Fevzi Çakmak, kış aylarının soğuk geçmemesi ve yeterli yağış olmaması nedeniyle kemirgenlerin üremesi için uygun ortam oluştuğunu söylüyor. Çakmak, “Soğuk hava yeraltında yuvaları bulunan kemirgenlerin ölmesine neden oluyordu. Bu doğal bir süreç. Sert geçmeyen kış aylarında ne yazık ki bu hayvanlar epidemik (salgın) bir şekilde çoğalıyor. Bu yıl kış yağışlarının soğuk geçmemesinden dolayı doğal olmayan bir durum var” diye konuşuyor.

Çakmak, üreticilerin söylediği gibi yılanların ölmesinden kaynaklı kemirgen artışına ilişkin, “Yılan, farelerin en büyük düşmanlarından birisi. İnsanlar korksa da biz ziraatçılar yılanı sadık dostumuz olarak görürüz. Buna bağlamaktan ziyade kışın sert geçmemesinden kaynaklı bir durum diye düşünüyorum” diyor.