Maske kuralı esnedi, HES kodu kalktı: Çok daha fazla kayıp yaşanacak

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, korona virüsü salgını sürecine dair yeni kararları açıkladı. Tabiplere göre kararlarla vakalar ve ölüm oranları artacak.   

Google Haberlere Abone ol

 

ANKARA- Sağlık Bakanı Sağlık Fahrettin Koca, Covid-19 kısıtlamalarına ilişkin yeni alınan kararları açıkladı. Bakan Koca’nın ortak mutabakatla alınmadığını söylediği kararlara göre açık havada maske takma zorunluluğu kaldırıldı. Koca ayrıca, "Kapalı ortamlarda havalandırma yeterli ise ve mesafe kuralına uyum gösteriliyorsa maske takmak artık şart değil. Maskeleri hayatımızdan çıkarmıyoruz, gerektiğinde takmak üzere yanımızda taşıyoruz" dedi. Pozitif vakaları tespit etmede kullanılan HES Kodu uygulaması da kaldırıldı.

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı’ya göre alınan bu yeni kararlar salgının yeniden alevlenmesine neden olacak. TTB Genel Sekreteri Vedat Bulut ise, "Yeni bir varyant giriş yapabilir. Girince de büyük bir toplum kesimini etkiler" dedi. Ankara Tabip Odası Başkanı Ali Karakoç’a göre ise bu kararların yansıması iki hafta içerisinde açığa çıkacak ve çok daha yıkıcı bir tabloyla karşı karşıya kalınacak.

'NASIL BU KADAR DUYARSIZ OLABİLİRİZ?'

Alınan yeni kararları Gazete Duvar’a değerlendiren TTB Başkanı Fincancı, bakanlığın toplumda rehavet yaratacak bir açıklama yaptığını söyledi. Türkiye’de şu anda 600 binin üzerinde aktif vaka olduğunu, her hafta bin 500’e yakın insanın hayatını kaybettiğini belirten Fincancı, "Nasıl bu kadar duyarsız olabiliriz? Açık havada mesafesiz, maskesiz olabilir. Ama kapalı ortamda HES kodu sorgulaması yapılmadan, insanların takipleri bırakılarak alınan kararlar salgını yeniden alevlendirecek bir sürecin başlangıcı olarak değerlendirilebilir" dedi.

‘NÜFUSU AZALTMA DAVRANIŞI’

Alınan kararlardan en çok zarar görecek olanların yaşı ileri ve kronik hastalığı bulunan kişiler olduğunu belirten Fincancı, "Nüfus azaltma ve sistemin üzerinde yük olarak gördüğü yaşı ileri insanları tüketme davranışı bu" dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kapalı mekanlarda da havalandırma yeterliliği uygunsa maskeye gerek yok' diyor bakan. Nasıl olabilir böyle bir şey? Kapalı mekanda havalandırma istediği kadar yeterli olsun. Mesafeyi kim kontrol ediyor? Zaten hiçbir yerde denetim ve sorumluluğu yerine getirmedi. Çalışma Bakanlığı da yerine getirmedi. Çalışma ortamları açısından uygun mudur? Mesafe korunabiliyor mu?"

'TÜMÜYLE İNSANLARA BIRAKIYORLAR UYGULAMAYI'

Toplumda korona aşılama oranlarının yüksek olduğu bir tabloda bu kararların anlaşılabilir olduğunu, fakat Türkiye’de aşılama oranlarının yetersiz olduğunu ifade eden Fincancı, "Bakın Avrupa ülkelerinde bu önlemler gevşetildi, terk edildi diye öne çıkararak kendi meşruiyetlerini sağlamaya çalışıyorlar ama aşı oranları çok daha yüksek ülkelerle kendilerini karşılaştırıyorlar. Sadece 18 yaş üstü nüfusu ele alıp, oran veriyor. Üstelik de iki dozu olanları tam aşılı kabul ediyor. Oysa biliyoruz, hatırlatma dozu olmadan Omicron'da koruyuculuk çok düşüyor" diye konuştu.

HES kodu uygulaması olmadan korona virüsü salgınının kontrol edilemeyeceğini belirten Fincancı, "Zaten temaslı takipleri olmadan, etkili bir izolasyon hastalar için gerçekleşmeden bu takipler olmadan nasıl kontrol edeceksiniz? Salgını kontrol edebilmek olanaklı değil. Kaldı ki HES kodu olmadığında dışarı çıkmışsa pozitif biri, nasıl değerlendireceğiz? Tümüyle insanlara bırakıyor uygulamayı" dedi.

'ÖZEL SEKTÖRÜ DESTEKLEMİŞ OLACAK'

Belirti olmayanlardan test istenmemesi kararını da değerlendiren Fincancı, “Gençlerin ve aşılıların test olmadan geçirebildiklerini biliyoruz ama bulaştırıcılar aynı zamanda da. Olumsuz etkilerini göreceğiz. Gençler, aşısı tam olanlar, hafif geçiriyor, belirti göstermiyor olabilir ama yaşı ileri olan yakınları var. Ek hastalıkları olanlar var. Test yapılmadığı için risk oluşturacak bu insanlar. Ya da gidecek, paralı test yaptıracak. Böylece özel sektörü de desteklemiş oluyor bir yandan” diye konuştu.

'YENİ VARYANT GİRERSE GENİŞ TOPLUM KESİMİNİ ETKİLER'

TTB Genel Sekreteri Vedat Bulut’a göre bakanlığın aldığı bu kararlarını sonucu, vakaların ve ölümlerin katlanarak artması olur. Bakanlık tarafından varsayılamayan ya da öngörülemeyen konunun, “Yıkıcı bir varyantın Türkiye’ye girmesi” uyarısında bulunan Bulut şunları kaydetti:
“Şu anda olup, olmadığı bilinmeyecek bir şekilde yeni bir varyant türü gelişiyor olabilir. Zaten aşılama oranları yetersiz. Üç aşı, yüzde 35 oranındayken Türkiye’de, böyle bir kararı vermek, çoğu insanın hasta olmasını sağlayacaktır. Tek korunma önlemi kalmıştı, bu da maske, mesafe, hijyendi. Bu konudaki önlemler gevşetilince, toplu alanlardaki önlemler gevşetilince olacak şey vaka rakamlarının çok yükselmesi, ölüm rakamlarının da katlanarak artması sonucu doğar. Zaten rakam 70 binin altına hiç düşmedi. Bu rakam bir kere yüz binlerin üzerine çıkar. Yoğun bakımlarda tıkanma olacağı için yine ölümler artar. Bunun ardından yeni bir varyant giriş yapabilir. Girince de büyük bir toplum kesimini etkiler. Ölüm rakamları katlanarak artar. Çok yanlış bir karar verdiler."

'ÖNLEMLERİ KALDIRMAK TOPLUM SAĞLIĞINI HİÇE SAYMAK DEMEKTİR'

Ankara Tabip Odası Başkanı Ali Karakoç’a göre haftalık olarak bin beş yüzün üzerinde yurttaşın korona virüsü nedeniyle hayatını kaybettiği, halen 100 bin vakanın görüldüğü ortamda maske zorunluluğunun kaldırılması kabul edilir bir şey değil. Halen Covid-19 pandemisinin bütün yıkıcılığıyla devam ettiğini ifade eden Karakoç, "Bütün önlemleri kaldırmak toplum sağlığını hiçe saymak demektir" dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü: "Bize örnek olarak İngiltere, Danimarka gibi ülkeler gösteriliyor. Bizim aşılarını tamamlamış nüfus oranımız yüzde 32’lerde. Bize örnek verdikleri ülkelerin aşılama oranı çok çok yüksek, yüzde 82’lerde. Onları örnek alarak böyle bir tutum almak kabul edilebilir değil. Toplumun ve yurttaşların hayatını hiçe sayıyorlar."

‘ÇOK DAHA FAZLA KAYIP YAŞAYACAĞIZ’

Alınan kararlarla birlikte iki hafta içerisinde çok daha yıkıcı bir sonuçla karşılaşılacağını belirten Karakoç değerlendirmelerini şu şekilde sürdürdü: "Çok daha fazla ölüm ve çok daha fazla pozitif vakayla karşı karşıya kalacağız. Özellikle toplu alanlarda çalışanlarda çok büyük ölümlerle karşılaşacağız. Daha çok yoksul yurttaşımız daha çok yaşlı yurttaşımız koronayla karşı karşıya kalacak. Sağlık emekçilerinin hak arayışını sürdürdüğü bir dönemde, hekimlerin ve sağlık çalışanlarının önüne Covid-19 pandemisi nedeniyle iş bırakma gibi bir mücadele yönteminin karşısına, 'pandemi tüm hızıyla devam ediyor' diyerek 81 ile yazı gönderen Sağlık Bakanlığı diğer tarafta pandeminin ortadan kaldırıldığını söylüyor. Bu da büyük bir tutarsızlık ve iki yüzlülük."