Organizatör Bülent Öner: Kayyım kültür sanat bütçesini kullanmıyor

VAN- Akdamar Kilisesi, Van Kalesi, Van Denizi, Van Kedisi, Otlu Peyniri ile ünlü Van’ın en önemli özelliklerinden biride Urartu medeniyetine başkentlik yapması ve bölgede kültür başkenti olarak anılması... Tarihi mirası ve kültürel dokusuyla yıllarca kültür kenti olarak anılan Van’da son yıllarda neredeyse kültür ve sanat etkinlikleri düzenlenemez hale geldi. Van’da son olarak geçen Aralık ayında Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nde düzenlenen konseri dışında festival, edebiyat günleri gibi etkinlikler neredeyse bitme noktasına geldi.

Van’da son 4 yıldır 15 Temmuz etkinlikleri dışında herhangi bir sokak etkinliği de düzenlenemiyor. 90’lı yılların çatışmalı ortamında dahi sanat faaliyetlerini yapmayı başaran Van halkı o günlerin yeniden gelmesini istiyor. İmkânların yetersizliği ve özellikle Van’ı yöneten kayyımların kent kültürüne olan ilgisizliği nedeniyle bazı özel teşebbüsler ile bu tür etkinlikleri düzenlemek isteyen organizatörler, yeterli desteği alamadıklarını söylüyor. Van’da daha önce kültür merkezi olan alan Devlet Tiyatrosu'na çevrilirken, 600 kişilik olan salonun koltuk sayısı 400 kişiye düşürüldü. Pandemiden sonra yetkililer bu sayıyı 200’e kadar düşürünce Van’da sanat etkinliği düzenlenecek salon bile kalmadı.

Van’da özel teşebbüs alanında girişimlerde bulunanlardan biri de kültür sanat organizatörü Bülent Öner… 25 yılda binin üzerinde kültür sanat organizasyonunun Van’da düzenlenmesini sağlayan Öner, Van’ın Mezopotamya ve Urartu'dan gelen bir kültür mirasına sahip olduğunu vurguladı. Van’ın kozmopolit bir kent olduğunu, Kürt, Türk, Arap, Laz’ın birlikte yaşadığını vurgulayan Öner, Türkiye’de İstanbul dışında bu özelliklere sahip tek kentin Van olduğunu kaydetti.

'KAYYIM BELEDİYELERİ KÜLTÜR SANAT BÜTÇESİNİ KULLANMIYOR'

Van’da salon bulamadıkları için sanat etkinliği düzenleyemediklerini dile getiren Öner, “ En azından 2 bin kişilik bir salon olmalı ki biz bu tür kültür sanat etkinlikleri düzenleyebilelim. Yoksa 300 kişiye sanat yapılmaz ve hiçbir sanatçıyı bu konuda ikna edemeyiz. Yetkililer pandemi nedeniyle sorumluluk almak istemiyor. Herkes yaşanan durumdan şikâyetçi ama kimse de bir şey yapmıyor. Kültür sanat kaybediyor, Van kaybediyor. Bugün kayyımların yönettiği her belediyenin kültür sanat bütçesi var, onlar da bu parayı kullanmıyorlar. Vanlılar bizden kültür sanat etkinliği istiyorlar, ünlü sanatçıları Van’a getirmemizi istiyorlar. Pandemiyi bahane ediyorlar, bakın batı illerinde kültür sanat organizasyonları düzenleniyor. Ama konu bölgemiz olduğunda pandemi bahane ediliyor. Kültür Bakanlığı buraya mobil araç gönderiyor ama buradaki bürokrasi yapmıyor" diye konuştu.

'KÜLTÜR SANAT GENÇLERİMİZ İÇİN BİR REHBERDİR’

Van’da kültür sanat anlamında büyük bir potansiyel olduğunu ifade eden Öner, “ Ben 25 yılda iki OHAL yaşadım. Şu anda bir pasifizasyon var ama baskı yok. YYÜ Eski rektörü Yücel Aşkın ve eski vali Münir Karaloğlu'nun zamanında bu anlamda çok büyük katkıları oldu. Kültür sanatsız bırakırsanız bir kenti o kentte yaşayanların ruh sağlığını bozmuş olursunuz. Bakın bugün gençlerimiz amaçsız bırakılmış. Sıkıntılı bir bölgede yaşadığımız için gençlerimizin kurtuluşu kültür sanat ile mümkündür. Gençlerimizin travması var, bir kimlik arayışı var, öfkesi var. Kültür sanat olmadan bu gençlerimizin aydınlanmasını nasıl sağlayacağız? Bununla orantılı olarak suç oranı artıyor. Şu anda Van’da 'kafe gençliği' yetişiyor, tüketici bir gençlik yetiştirildi. Bu anlamda kültür sanat gençlerimiz için önemli bir rehber olacaktır" ifadelerini kullandı.

Konuyla ilgili görüşmek istediğimiz yetkililer ise "Bize basına demeç vermememiz konusunda kesin talimat verildi, o yüzden açıklama yapamıyoruz" diyerek yaşanan duruma ilişkin bilgi vermekten kaçındılar. (DUVAR)