Yönetmen Semih Çelenk 'İstanbul'a gelen Marx'ı anlattı: Oyun hakikatle ilişkili...

Yönetmen Semih Çelenk'le Marx İstanbul'da oyunu üzerine konuştuk. Çelenk, "Oyunumuz, günümüz seyircisinin seyir alışkanlığını hesaba katan bir oyun. Hikâyesiyle ve onun anlatım tarzıyla seyircisiyle dost olan bir oyun… Asık suratlı bir oyun değil. Hoş bir hikâye anlatıyoruz. Oyun hakikatle çok ilişkili…" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Howard Zinn’in kaleme aldığı oyunu, Marx İstanbul’da adıyla bugüne ve Türkiye’ye uyarlayıp yöneten Semih Çelenk ile Kadıköy’de bulunan Tiyatro Evi’nde bir araya gelip, konuştuk. Hamit Demir’in oynadığı oyunun çıkış noktasını, varoluşunu ve biçimlenişini bizimle paylaşan Çelenk, bilet fiyatları ile ilgili eleştirilere de yanıt verdi. Marx İstanbul’da' bugün saat 19.00'da Kadıköy Boa Sahnesi'ndeki prömiyerinin ardından 11 Mayıs’ta İzmir Sanat’ta, 14 Haziran’da Ankara Sanat Tiyatrosu’nda sahnelenecek.

Oyun nasıl ortaya çıktı?

Oyunun yazarı, Howard Zinn, daha çok tarihçi kimliği ile bildiğimiz Amerikalı bir Marksist. Amerika Birleşik Devletleri Halklarının Tarihi, diye çok önemli bir kitabı var. Ben de genel geçer bilgilere sahiptim Zinn hakkında, bu çalışmaya girişmeden önce. Üç oyun kaleme alıyor Zinn. O oyunlardan biri de bu.

Bu oyunun metnini daha önce Aykırı Yayınevi basmıştı. Oyunu da izlemiştim. 2009 yılında Genco Erkal oynamıştı. Kendi hakkındaki çarpıtmalara ve yanlış anlamalara cevap vermek, kendini savunmak için öteki dünyadan bir izin alıp, bir saatliğine Soho’yo gitmek ister Marx. Çünkü öldüğünde Londra Soho’da yaşamaktadır. Fakat oradaki bürokratik aksaklıklardan dolayı Amerika Soho’ya gönderilir. Zinn, Amerikalı olduğu için hikâyeyi Amerika üzerinden anlatmak ister. Oyunu izlediğimde ve sonradan metni okuduğumda hep aynı şeyi düşündüm: Tekste hep Amerika örnekleri var. Evet, belki diziler, filmler yoluyla biz Amerika’yı Türkiye gibi biliyoruz ama Marx’ın bu çağda anlaşılır ve net olması için, kendini berraklaştırmak için de geldiğini düşünürsek, burada anlaşılmaz kalan hiçbir yer olmamalı. Biz de şöyle düşündük: Eğer yazar, Marx’ı Londra Soho yerine New York Soho’ya getiriyorsa, biz de Marx’ı Beyoğlu’nda aynı adı taşıyan mekâna getirebiliriz. Ve Marx’ı İstanbul’a, Beyoğlu’na getirdik.

Oyunun biçimsel tercihini, nasıl uyarladığınızı anlatır mısınız?

Sonuçta bu bir şaka, mizah… Bugünün dünyasına tarihsel bir kimliği getirmek ve kendi fikirleriyle bugün arasında birtakım bağlar kurmak... Bu uyumsuzluktan bir mizah çıkarmak... Howard Zinn’in de yaptığı bu. Ama bir eksiklik vardı oyunda. Howard Zinn bir oyun yazarı olmadığı için… Marx, elinde çantası ile geliyor. Bir masa ve bir sandalye var. Sanki çalışma masası oradaymış gibi… ve anlatmaya başlıyor. Şimdiki zamanda olmayan bir oyun gibiydi. Herhangi bir zamanda gelir ve anlatır. Şimdiki zamanda geçmeyen bir oyun, bir konferanstan öte bir şeye benzeyemez. Dolayısıyla biz, bir şimdiki zaman yarattık.

İstanbul’da bir mekâna gidiyor Marx. Damsız olduğu ve kıyafeti uygun olmadığı için içeri almıyorlar. Kendini anlatma ihtiyacı hissettiği için İstiklal Caddesi’ndeki müzisyen çocuklardan biri trompetiyle amfisini veriyor. “Böylece dinleyen birilerini toplayabilirsin.” diyor. Oyunumuz bir trompet konseriyle başlıyor. Seyirci toplandıktan sonra hikâyesini anlatmaya başlıyor. Grafitli bir kepengin önünde, ledlerle aydınlatılmış bir Beyoğlu’nda hikâyesini anlatıyor. Hikâyesi bitince de her şeyi olduğu gibi bırakıp, geri gidiyor.

Bu tabii bize şunu getirdi: Hem zor hem de kolay bir iş. Zorluğu, Marx gibi ağır bir insanı, iyi anlamak ve iyi anlatmak. Bunu becerdiğimizi düşünüyoruz. Hem onun ciddiyetine halel getirmemek zorundaydık, hem de konuyu bugünün içinde anlaşılabilir bir hikâyeye dönüştürmek zorundaydık. Varsayımsal bir şey bu…

Son dönem Çağdaş Marksizm araştırmacılarından Terry Eagleton “Marks Neden Haklıydı?” isimli bir kitap yazdı. Kitap, bugünün dünyasına baktığımızda, küreselleşmenin geldiği yer neticesinde belki uygulamalarıyla değil ama teorisiyle Marx’ın neden haklı olduğunu anlatıyor. Biz de, bu oyunla Marx’a bugünden bakarken, neden haklı olduğunun bir kez daha altını çiziyoruz. Oyunda da zaten Marx, neden haklı olduğunu anlatmaya çalışıyor. “Bazı öngörülerimde yanılmış olabilirim ama birçoğunda da yanılmadım.” diyor.

'HİKAYEYİ ANLATAN FARKINDALIK YARATMAK İSTİYOR'

Kapitalist bir ülkede, bilimsel sosyalizmin kurucusu üzerine bir oyun yapmanın en büyük handikabı nedir?

Duyuru yapıldıktan sonra internette şöyle şeyler yazıldı: İşte, 50 liraya bilet satılıyor. Sosyalist bir adamın anlatıldığı oyun için 50 lira çok değil mi? Burada bir tuhaflık var. Biz, böyle bir hayatın havarisi değiliz. Biz, böyle bir hikâyeyi anlatıyoruz. Tabii ki şöyle olursa haklılar: Bir gün birisi bizim kiramızı öder, ulaşım paralarımızı karşılar, dekorumuzu yapar, aylık mecburi harcamalarımızı hallederse, biz bu oyunu ücretsiz oynarız. Hiçbir şeyin öyle olmadığı bir yerde, sadece bu hikâyeyi anlatandan bunu beklemek biraz tuhaflık oluyor. Hikâyeyi anlatan, bu konuyla ilgili bir hikâye anlatıp farkındalık yaratmak istiyor. Ama bunu yaparken de oynadığı salonun bir kirası var. İnternette yazılanları, tiyatrocuya, şarkıcıya, sinemacıya değil de, herkesin kendine sorması gerekiyor. Bugün tiyatrocular, sinemacılar, şarkıcılar hakikatin birer aktarıcısı pozisyonundalar ve hakikatte bir taraflar. Markette bir şey satıp, hakikatle bir ilişki kurmayan insanlar değil bunlar. Tiyatrocular ya da kültür kurumlarında çalışanlar çok uçuk fiyatlar koymuyorlar, inanın ancak giderlerini karşılayacak kadar biletlere fiyat biçiliyor. Bin liraya bilet satmıyoruz ki biz.

'OYUN HAKİKATLE İLİŞKİLİ'

Seyirci oyunu izleyince ne hissedecek sizce?

Oyunumuz, günümüz seyircisinin seyir alışkanlığını hesaba katan bir oyun. Hikâyesiyle ve onun anlatım tarzıyla seyircisiyle dost olan bir oyun… Asık suratlı bir oyun değil. Hoş bir hikâye anlatıyoruz. Oyun hakikatle çok ilişkili… Bu durum seyirciyi rahatsız eder veya etmez, bilemeyiz. Dolayısıyla düşünsel bir oyun ama 1 saat 15 dakikalık süre de keyifli geçecek.

Ne zaman, nerede oynuyorsunuz?

Oyun sezon sonu çıktığı için önümüzdeki sezonda yoğun olarak oynayacağız gibi görünüyor. Ancak sezon bitmeden de birkaç oyun oynayacağız. Bizi, web sitemizden takip edebilirsiniz.