Kılıçdaroğlu: Adayı uzlaşmayla belirleyeceğiz, her kesimden oy isteyecek

Millet İttifakı'nın ortak cumhurbaşkanı adayının seçimi ilk turda kazanacağına inandığını söyleyen Kemal Kılıçdaroğlu, "Adayı uzlaşmayla belirleyeceğiz, her kesimden oy isteyecek" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Millet İttifakı liderlerinin "cumhurbaşkanı adayı" gündemiyle yapacağı 2 Mart toplantısı öncesi açıklamalarda bulundu. Önceki gün partisinden seçimlerde Cumhurbaşkanı adayını belirleme dahil tam yetki alan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Altılı Masa'nın adayı ilk turda kazanacak” dedi.

YetkinReport’a konuşan CHP lideri, “Tek kişilik hükümet artık yönetemiyor. Devletin iyi yönetilmediğini deprem bütün ayrıntılarıyla ortaya çıkardı. Altılı Masa adayı ilk turda cumhurbaşkanı seçilecek, buna inanıyorum” diye konuştu.

'ADAYI UZLAŞMAYLA BELİRLEYECEĞİZ'

Bugün (27 Şubat) İYİ Parti lideri Meral Akşener’le ikili bir görüşme gerçekleştirecek olan Kılıçdaroğlu, "Altılı Masanın dağılacağı söylentileri asılsız, kopma ihtimali yok. Her ne kadar uyumsuz olduğumuz havası yaratılmak isteniyorsa da Masa uyumlu çalışıyor. Elbette ki zaman zaman masada ya da belli alanlarda birlikte çalışan arkadaşlarımız arasında farklı görüşler dile getiriliyor. Ancak biz uygar insanlar gibi görüşüp, sorunları aşıyoruz. Adayımızı uzlaşmayla belirleyeceğimizi daha önce açıklamıştık" ifadelerini kulandı.

'ADAY, TOPLUMUN HER KESİMİNDEN OY İSTEYECEK'

CHP lideri, HDP ve Kürt seçmen sorusu üzerine de "Altılı Masanın belirleyeceği cumhurbaşkanı adayı toplumun her kesiminden, yurdun her bölgesinden, her kimlikten, her inançtan ayırt etmeden oy isteyecektir. Bu da doğal. Türkiye’nin demokratikleşmesini isteyen herkesin de bunu göreceğine inanıyorum. 2 Mart toplantısında bütün bunları görüşme imkanımız olacak" ifadesini kullandı. 

'DEPREM HER ŞEYİ ORTAYA ÇIKARDI'

"Halkın tek kişilik hükümete tepkileri daha deprem felaketinden önce birikmeye başlamıştı" diye Kılıçdaroğlu, seçimin ilk turda kazanılacağından nasıl emin olduğu sorusu üzerinde şunları sıraladı:

"- Demokrasi söylemi, demokrasiye duyulan ihtiyaç toplumun dokusuna çoktan sirayet etmeye başladı,
- Ekonomideki olumsuzluklar mutfağı vurmuş vaziyette,
- Toplumda ciddi bir gelecek endişesi baş gösterdi, özellikle gençlerde bu çok belirgin olarak ortaya çıkıyor,
- Gelir dağılımındaki eşitsizlik uçurumu artıyor, açıkça ifade etmek gerekirse alt gelir gruplarından sınırlı sayıdaki üst gelir grubuna milyarlar akıtılıyor,
- Dış politika itibarsız ve güvenilmez bir çizgide,
- Yönetim yolsuzlukları önlemiyor, aksine devleti soyanlar ya da rüşvetçiler devlet katında itibar görüyor,
- Devlet kadrolarında liyakat yok, AFAD olayında bu çok net görüldü,
- Cumhuriyet kurumları çürütüldü; Kızılay’ın Türk Hava Kurumunun, üniversitelerin hali ortada.
- Deprem felaketi devletin iyi yönetilmediğini bütün ayrıntılarıyla ortaya çıkardı.”