KESK Eş Genel Başkanı: EYT yasasında çok büyük tehlikeler olacağını seziyoruz

KESK Eş Genel Başkanı Bozgeyik hükümetin EYT düzenlemesinde çalışan temsilcilerine bilgi vermediğini söyledi: "Maalesef tek taraflı yürüyor. O açıdan yasada çok büyük tehlikeler olacağını seziyoruz."

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Hükümetin emeklilikte yaşa takılanlarla (EYT) düzenlemesini aralık ayında açıklaması bekleniyor. Çalışmalar sürerken işçi ve memur örgütleriyle görüşülmemesi eleştirilere neden oldu.

ANKA Haber Ajansı'na konuşan KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, dahil oldukları Kamu Personeli Danışma Kurulu’nun toplanmamasına tepki gösterirken; tüm çalışanları tek çatı altında bir araya getiren Ekim 2008’de yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'na dikkat çekti.

Söz konusu düzenlemede, yürürlüğe girdiği tarihten önce memuriyeti olanlar için “Emekli Sandığı Kanunu uygulanmaya devam edilir” şeklinde hüküm de yer aldı. Bu nedenle 15 Ekim 2008 tarihinden önce atanmış memurlar Emekli Sandığı’na, sonra atanmış memurlar ise yeni kanuna tabi oldular. Böylelikle, iki kanun arasında “aylık bağlama oranları” farklılık gösterdi. Bozgeyik konuya ilişkin “Önceden emeklilerin milli gelirden almış oldukları pay yüzde 100 iken; bu yasa ile birlikte yüzde 30’a düşürüldü” dedi.

Düzenleme hazırlanırken, meslek örgütleri ve muhalefetin bilgi sahibi olmadığını belirten Bozgeyik, "Doğal olarak ‘kapıda bekleyen tehlike’ olarak bunu adlandırıyoruz. Maalesef bu tek taraflı yürüyor. AKP iktidarı, başından beri sosyal diyalogdan uzak, emek ve meslek örgütlerini sürece davet etmeden kendine yakın sendikalarla, işverenlerle durumu kurtarmaya çalışıyor. O açıdan da bu çıkacak yasada çok büyük tehlikeler olacağını seziyoruz" diye konuştu.

KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, EYT sorununu ilişkin şunları söyledi:

'OY KAYBETME DURUMU ORTAYA ÇIKINCA EYT'Yİ YENİDEN GÜNDEME ALDILAR'

"Kapalı kapılar ardında yapılan çalışmanın içeriğinde EYT’li arkadaşlarımızın, emek ve meslek örgütlerinin, muhalefet partilerinin bir bilgisi yok. Doğal olarak da biz ‘kapıda bekleyen tehlike’ olarak bunu adlandırıyoruz. Başından beri aslında iktidar, EYT meselesini çözmeden uzak politikalar geliştirdi. Hatta Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçimi kaybetsek de EYT’yi çıkarmayacağız, açıklamalarını yaptı. Ancak, 2023 seçimleri yaklaşırken özellikle giderek tabanda oy kaybetme durumu da ortaya çıkınca yeniden EYT’yi gündemine aldı."

'YASADA BÜYÜK TEHLİKLER OLACAĞINI SEZİYORUZ'

"KESK olarak uzun süredir emeklilikte yaşa takılan arkadaşlarımızın sorunlarının çözülmesi noktasında taleplerimizi iletiyoruz. Maalesef bu tek taraflı yürüyor. AKP iktidarı, başından beri sosyal diyalogdan uzak, emek ve meslek örgütlerini sürece davet etmeden kendine yakın sendikalarla, işverenlerle durumu kurtarmaya çalışıyor. O açıdan da bu çıkacak yasada çok büyük bir tehlikeler olacağını biz seziyoruz."

'BAKAN BİLGİN, ÜÇ KEZ OLMASI GEREKEN EKONOMİK SOSYAL KONSEYİ TOPLAMADI'

"Çalışma Bakanı Vedat Bilgin 2021 yılında nisan ayında göreve geldi; göreve gelmesinden bu yana da maalesef yılda üç kez olması gereken hem Ekonomik Sosyal Konsey toplanamadı, Üçlü Danışma Kurulu toplanamadı. Bizim de dahil olduğumuz Kamu Personeli Danışma Kurulu toplanmadığı için bu süreç tek taraflı yürüyor. Doğal olarak bunun ortadan kaldırılması gerekiyor."

'MİLYONLARCA MAĞDUR ORTAYA ÇIKTI'

"EYT meselesi, bildiğiniz gibi Sosyal Güvenlik Yasası’nda yapılan çeşitli değişiklikler sonrasında birçok mağduriyet ortaya çıkardı. 08.09.1999’dan önce işe giren arkadaşlarımız, özellikle kadınlar 20 yıl erkekler 25 yıl üzerinden devletle bir sözleşme yaptıkları için, yasa yürürlüğe girdikten sonra bu haklar ortadan kaldırıldı. Özellikle kademeli olarak ileriki yaşlarda, emekli olmaları sağlandı. Bu nedenle de prim, gün sayısını dolduran emeklilikte yaşa takılan milyonlarca insan, mağdur ortaya çıktı."

'9 EYLÜL 1999'DAN SONRA İŞE BAŞLAYANLAR DA MAĞDUR OLDU'

"Sadece 08.08.1999 tarihinden önce başlayanlar değil, aslında 09.09.1999’dan sonra yani yasadan bir gün sonra başlayanlar açısından da büyük mağduriyetler oldu. Örneğin, ayın eylül ayının 8’inde işe başlayanlar ile bir gün sonra işe başlayanlar arasında 17 yıl ile 24 yıl arasında bir emeklilik süre uzamasına neden oldu. Doğal olarak da bunların hepsi bir tehlike."

'EYT MESELESİNİ SADECE YAŞ MESELESİ DEĞİL, AYLIK BAĞLAMA ORANLARI DA DEĞİŞMELİ'

Sosyal Güvenlik ve Genel Sigorta Kanunu çerçevesinde AKP döneminde çıkan 5510 sayılı Yasa ile emeklilik aylığa bağlanma oranları da düşürüldü. Önceden emeklilerin milli gelirden almış oldukları pay yüzde 100 iken; bu yasa ile birlikte yüzde 30’a düşürüldü. O açıdan da arkadaşlarımız emekli olsalar dahi bu aylığa bağlanma oranlarındaki düşme nedenleri ile alacakları emekli aylığı da asgari ücretin altında kalacağı için açlık sınırının altında bir ücrete mahkum olacaklar. O açıdan da EYT meselesini sadece yaş meselesi olarak değerlendirmiyoruz. Aylığa bağlanma oranlarının değiştirilmesi gerekiyor."

'RESEN EMEKLİLİKLE KAMUDA İSTİHDAM ALANINDA SORUNLAR ORTAYA ÇIKACAK'

"Yine, 2017 yılında 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile taşeron işçilerin kadroya alınmasından sonra da resen emeklilik gibi bir uygulama hayata geçirildi. Emeklilikte prim gün sayısını dolduran işçiler hemen emekliliğe sevk ediyorlar. Doğal olarak da bu EYT yasası içerisinde bu resen emeklilik ortadan kaldırılmazsa birçok sorunu ortaya çıkaracak. Taşerondan kadroya geçen arkadaşlarımız prim gün sayısını doldurdukları için hemen resen emekliliğe sevk edecekler. Bu istihdam açısından da liyakatli, gerçekten nitelikli işçilerin resen emeklilik ile kamuda istihdam alanında da çeşitli sorunlar ortaya çıkacak."

'SADECE OY KAYGISIYLA YAPILAN TELAFİSİ GÜÇ MAĞDURİYETLER ORTAYA ÇIKARACAKTIR'

"Kısacası, KESK olarak özellikle EYT yasası sürecinde bu kapılı kapılar ardında da yapılan düzenlemenin çok doğru olmadığını, iktidara yasanın Meclis’e gelmesinden önce taraflarla bir araya gelme çağrısı yapıyoruz. Çeşitli sendikaları, kamu sendikalarını, muhalefet partilerini bu noktada görüş alınmalı. İşçi sağlığı ve güvenliği uzmanlarının bu noktada görüşü alınmalı, çalışma ekonomisinde çalışma yapan hocalarımızın görüşleri alınarak mutabakat ile bu yasa Meclis’e getirilmeli. Aksi taktirde kapalı kapılar ardında yapılan, sadece seçime giderek bir oy kaygısı üzerinden Meclis’e getirilecek bir yasa birçok sorunu da ortaya çıkaracaktır. Telafisi güç mağduriyetler ortaya çıkacaktır. Bu açıdan da kapsamlı sosyal güvenlik reformunu da Türkiye’nin ihtiyacı var. Önümüzdeki dönemde hem anayasal hem sosyal güvenlik yasasında da değişiklik yapılarak bu emeklilik yasası yine aylığa bağlanma oranları ortadan kaldırılarak daha demokratik bir yasa ortaya çıkarılmalıdır." (HABER MERKEZİ)