İYİ Parti: Beşkonak'ta mermer ocağına izin vermek vahşettir

İYİ Parti Milletvekili Hasan Subaşı, Beşkonak bölgesinde mermer ocağına faaliyet izni verilmesine tepki gösterdi, konuyu Meclis gündemine taşıdı. Subaşı, bu kararın bir vahşet olacağını savundu.

Google Haberlere Abone ol

ANKARA- İYİ Parti Antalya Milletvekili Hasan Subaşı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın, Manavgat Beşkonak Köprülü Kanyon Kırkkavak Mahallesi'nde özel bir firmaya mermer ocağı izni vermesini Meclis gündemine taşıdı.

Manavgat yangınından sonra bölgede kalan tek yeşil kale olan Beşkonak'ta mermer ocağı açılmasının büyük bir vahşet olacağını ifade eden Subaşı, bu yanlıştan bir an ön önce dönülmesi gerektiğini kaydetti.

‘BEŞKONAK‘TA MADEN İZNİ İZAHI MÜMKÜN OLMAYAN BİR VAHŞETTİR‘

Köprülü Kanyon Milli Park’ının Antik ve Roma dönemlerinden eserleriyle, endemik hayvan ve bitki faunasıyla, doğal güzellikleriyle nadide bir bölge olduğunu dile getiren Subaşı, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Manavgat İlçesi Beşkonak Mahallesi Köprülü Kanyon bölgesinin muhteviyatındaki 11 köyden biri olan Kırkkavak köyü sınırları içerisindeki 12.23 hektarlık alanda mermer ocağı izni verildiği öğrenilmiştir. Ülkemiz tarihinin en büyük yangınlarından birini yaşamış ve yaralar yeni sarılırken Manavgat’ın yangından kurtulan ve yeşil kalan sayılı bölgelerinden olan Beşkonak bölgesinde mermer ocağına faaliyet izni, ruhsat verilmesi hukukla, kanunla, vicdanla, kamu yararıyla izahı mümkün olmayan bir vahşettir. Daha da vahimi, Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı tarafından ‘ÇED gerekli değildir’ kararı vermesidir. Bu kararın ise izahı mümkün değildir.”



’JANDARMA KORUMASINDA AĞAÇ KESİMİ’

Anayasa’nın 56. maddesi uyarınca ‘Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir’ hükmünü hatırlatan Subaşı, "Maalesef Aralık 2021 tarihinde mermer ocağı sahasına giden yoldaki ağaçlar damgalanmış ve saha ilgili firmaya teslim edilmiştir. 300’e yakın ağaç kesilecektir. Bunun üzerine köylüler eylem gerçekleştirmiş ancak jandarma ile halk karşı karşıya gelmiş ve jandarma koruması altında ağaç kesim işlemi gerçekleştirilmiştir" dedi.



’BÖLGE HALKI MAKİNELERİ DURDURMAYA, AĞAÇ KESİMİ ÖNLEMEYE ÇALIŞIYOR’

Bölge halkının doğal ve tarihi zenginlerini korumak için canhıraş bir mücadele ile iş makinelerini durdurmaya, ağaç kesimlerini önlemeye çalıştığını aktaran Subaşı, "Bakanlığınız, Milli Park havzasına mermer ocağı açılması için ruhsat ve izin vermekte, ÇED incelemesi gerekli değildir kararı vermektedir. Sizleri Anayasal görevlerinizi yerine getirmeye davet ediyoruz" ifadelerine yer verdi.

BAKAN KURUM’A SORULAR

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’u, Milli Park Havzasında mermer ocağı ruhsatı verilmesi ve ÇED gerekli değildir kararları için Anayasal görevlerini yerine getirmeye çağıran Subaşı, Kurum’un yanıtlaması istemiyle şu soruları yöneltti:

1- Anayasa’nın amir hükümleri madde 56 ve 169 uyarınca, ormanları ve çevreyi korumakla ve geliştirmekle görevli olan Bakanlığınız, bu mermer sahasına hangi gerekçe ile izin, ruhsat vermiştir? Hangi gerekçe ile “ÇED Raporu gerekli değildir” kararı vermiştir?
2- Manavgat, ormanlarını kaybetmiş iken, yangından kurtulan ormanların içinde mermer sahası için ruhsat vermek hangi hukukla, kanunla, vicdanla, kamu yararıyla izahı edilebilir?
3- Bölge halkı yaşam ve geçim kaynağı olan bölgenin doğal ve tarihi zenginlerini korumak mücadele ederken, Bakanlığınızın kayıtsız kalması kabul edilebilir mi?
4- Milli Park koruma statüsünde Köprülü Kanyon havzasındaki bu doğal ve tarihi güzelliklere sahip bölgede mermer ocağı açılması için gerekli izin ve ruhsatlar Bakanlığınız tarafından hangi gerekçe ile verilmiştir?
5- Bu bölgede mermer ocağı için ruhsat ve izin verilen şirket kimdir? (DUVAR)