İran'da kefaletle serbest bırakılan 2 gazeteciye 'başörtüsü' davası

İran'da Jîna Mahsa Emini'nin ölümünü ve cenazesini haberleştirdikten sonra tutuklanan Hamedi ve Mohammadi'ye kefaletle serbest bırakıldıktan sonra başörtüsü takmadıkları gerekçesiyle dava açıldı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - İran'da 'ahlak polisi' tarafından 'başörtüsünü düzgün bağlamadığı' gerekçesiyle gözaltına alındıktan sonra katledilen Mahsa Jîna Emini'nin ölümünü ve cenazesini haberleştirdikten sonra tutuklanan gazeteciler Niloofar Hamedi ve Elaheh Mohammadi'ye yeni bir dava açıldı. Kefaletle serbest bırakılan gazeteciler, hapisten çıktıktan sonra paylaşılan görüntülerinde başlarını örtmediği için hakim karşısına çıkacak.

HAPİSHANE ÇIKIŞINDAKİ GÖRÜNTÜLERİ DAVA KONUSU OLDU

Reuters'ın İran Yargı Erki'ne bağlı Mizan haber ajansından aktardığına göre, iki gazetecinin, hapishaneden çıktıktan sonra basına yansıyan ve sosyal medyada da paylaşılan görüntülerinde 'başörtüsüz' olduklarının görülmesi üzerine kendilerine yeni bir dava açıldı. Söz konusu görüntülerde, Niloofar Hamedi ve Elaheh Mohammadi'nin serbest bırakılmalarını aileleriyle birlikte dışarıda kutladıkları görülüyordu.

14 Ocak Pazar günü İran basınına yansıyan haberlerde, Emini'nin ölümünü ve cenazesini haberleştirdikleri için 13 ve 12 yıl hapis cezasına çarptırılan Hamedi ve Mohammadi'nin kefalet ve yurtdışı çıkış yasağı ile serbest bırakıldığı aktarılmıştı. Buna göre, iki gazeteci, mahkeme cezalarına ettikleri itirazla ilgili karar verene kadar serbest kalacak.

Ne olmuştu?

Jîna Mahsa Emini, 'başörtüsünü düzgün bağlamadığı' gerekçesiyle İran'da 'ahlak polisi' tarafından gözaltına alındıktan sonra 16 Eylül 2022'de hayatını kaybetmişti. İran Adli Tıp Kurumu, Emini'nin ölümünü önceden var olan hastalıklarına bağlamış, ancak bir Birleşmiş Milletler (BM) insan hakları uzmanı, delillerin genç kadının 'ahlak polisi' tarafından dövülmesi sonucu öldüğünü gösterdiğini söylemişti.

Reformcu Shargh gazetesi için çalışan Hamedi, Emini'nin ölüm haberini veren ilk gazeteciydi. Babası ve büyükannesinin, Emini'nin öldüğünü öğrendikten sonra kucaklaşırken olan fotoğrafını çekti ve bunu "Siyah matem elbisesi ulusal bayrağımız haline geldi" sözleriyle internette paylaştı. Mohammadi, yine reformcu bir gazete olan Ham-Mihan için çalışıyor ve Emini'nin memleketi Sakkız'daki cenazesi hakkında yazı yazdı. Yüzlerce kişinin "Kadın, yaşam, özgürlük" sloganları attığını bildirdi.

Emini'nin cenazesinin ardından, daha fazla özgürlükten, rejimin devrilmesine kadar uzanan taleplerle protesto gösterileri ülke geneline hızla yayıldı. Protestoların başlamasından kısa bir süre sonra iki gazeteci tutuklandı ve ABD hükümetiyle işbirliği ve ulusal güvenliğe karşı gizli anlaşma yapmakla suçlandı. Sırasıyla 13 ve 12 yıl hapis cezasına çarptırıldılar. (DIŞ HABERLER)