Hatay’da kanser hastaları doktorsuz kaldı

Hatay MKÜ Tayfur Sökmen Tıp Fakültesi Hastanesi'nde görev yapan tıbbi onkoloğun geçen ay tayini çıktı. Hastaların gitmek zorunda kaldığı diğer hastanede de sadece bir onkolog var.

Google Haberlere Abone ol

Burcu Özkaya Günaydın

HATAY - Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi (MKÜ) Tayfur Ata Sökmen Tıp Fakültesi Hastanesi'nde görev yapan tıbbi onkoloğun Aralık 2022 yılında Ankara’ya tayini çıktı. MKÜ Tıp Fakültesi Onkoloji birimi fiili olarak kapanmış oldu. Bir aydır doktorsuz olan hastanede tedavi gören hastalar, ya özel hastaneye ya da Hatay Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gitmek zorunda kaldı. Ancak Hatay Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görev yapan sadece bir tıbbi onkolog var.

Hatay Tabip Odası Başkanı Sevdar Yılmaz, kanser hastalarının takibinin önemli olduğunu, doktor yetersizliği nedeniyle hastaların mağdur edildiğini söyledi.

Hatay Tabip Odası Başkanı Sevdar Yılmaz

‘TAYİNİ BELLİ OLMASINA RAĞMEN TEDBİR ALINMADI’

MKÜ Tıp Fakültesi Onkoloji biriminde görev yapan doktorun tayinin, önceden belli olmasına rağmen tedbir alınmadığını belirten Hatay Tabip Odası Başkanı Sevdar Yılmaz, “Tayin önceden belliydi, ona göre tedbir alınabilirdi. Takip ettiği yaklaşık 1200-1300 hasta sıkıntı yaşadı, yaşamaya da devam ediyor. Geçen ay olay basına yansıyınca iki milletvekili konuyu Meclis’e taşıdı. Bunun üzerine kadro açıldı ama hala kura çekilmedi. Yani hastalar hala doktorsuz” diye konuştu.

‘3 DOKTORUN İŞİNİ 1 DOKTOR YAPIYOR’

Hatay Antakya ve İskenderun iki ayrı bölge. Personel dağıtım cetveline göre; Antakya tarafında MKÜ Tıp Fakültesi Hastanesi hariç sadece Hatay Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde (Bölge Hastanesi) üç tane tıbbi onkolog olması gerekiyor. Hatay geneli kamu hastanelerinde iki, özel hastanelerde iki olmak üzere toplam dört tane tıbbi onkolog görev yapıyor. Şehirde özel ve kamu olmak üzere ortalama 3 bin kanser hastası tedavi görüyor.

Üniversite hastanesinde çalışan tıbbi onkolog gitmeden önce hastaların yarısının Hatay Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne, yarısının üniversite hastanesine gittiğini vurgulayan Yılmaz, “Eğitim ve Araştırma’da bir tane tıbbi onkolog var. Onun yanına iki dâhiliye uzmanı yardımcı olarak görevlendirildi. Üç tıbbi onkoloğun yapması gereken işi, bir tıbbi onkolog yapıyor. Hem hastalar hem doktor mağdur” dedi.

‘KANSER HASTALARININ TAKİBİ ÖNEMLİ’

Kanser gibi hastalıkların takibinin çok iyi yapılması gerektiğini, hastaların çok mağdur olduğunu kaydeden Yılmaz, şöyle konuştu: “Çok fazla kanser hastası mağdur oldu. Hastalar, hekim yakınları ve tanıdıkları doktor varsa onlar üzerinden yardım istiyorlar. ‘Kime gidelim, nasıl yapalım’ diye çare arıyorlar. Kanser hastalarının sürekli takip edilmesi gerekiyor. Çok ağır ilaçlar kullanıyorlar, bu ilaçların da takibinin yapılması gerekiyor. Her hastanın ayrı ayrı kendine özgü takibi var. İlaçların yan etkisi ya da aynı sürede etki etmeyen hastalar var. Bu nedenle tedaviye başlayan doktorun değişmemesi, hasta sağlığı açısından da doktor takibi açısından da önemli. Diğer hastalardan farklı bu hastalar ve doktorsuz kalmaları ya da yeterli sayıda doktorun olmaması hastaları çok fazla etkiliyor.”