Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım: Liselerde asıl kargaşayı yerleştirmelerden sonra göreceğiz

Milyonlarca öğrenci liselere girmek için 2-13 Temmuz tarihleri arasında tercih yapacak. İlk kez bu sene uygulanacak yeni sistemi, Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım'la konuştuk. Yerleştirmelerin ardından en az 300 bin öğrencinin başka okullara nakil isteyeceğini savunan Yıldırım "Tercih bitip yerleştirmeler başladıktan sonra esas kargaşayı göreceğiz" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Bu yıl ilk kez uygulanan ve 8'inci sınıfa devam eden öğrencilerin isteğe bağlı girdiği merkezi sınav LGS (Liseye Geçiş Sınavı) sona ermesinin ardından milyonlarca öğrenci 2-13 Temmuz arasında lise tercihlerini yapacak. Kaldırılan TEOG'un yerine getirilen yeni sınav sistemi ve okul türlerine göre yerleştirmeler tartışılmaya devam ederken binlerce öğrencinin istemeyerek imam hatip liselerine gönderileceği iddiası da tartışılan konular arasında... Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, en az 300 bin öğrencinin yerleştirmeler açıklandıktan sonra başka okullara nakil isteyeceğini söyleyerek; “Asıl sorun yerleştirmeler bittikten sonra başlayacak” diyor.

Liseye başlayacak adaylar, tercih için MEB’in internet sitesine girdiğinde, sistem önce yerel yerleştirme butonunu açacak ve yerel yerleştirme için tercihleri tamamlamadan sınavla öğrenci alan okullar için tercih işlemlerini başlatmayacak.

MEB'DEN ŞEHİR DIŞI ÖNERİSİ!

Yerel yerleştirmede en çok 5 okul tercih edilebilirken, aynı okul türünden en fazla üç okula yer verilebilecek. Örneğin en çok 3 Anadolu lisesi ya da meslek lisesi seçilebilecek. Diğer iki okul ayrı türde olabilecek.

Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Yusuf Tekin de, yeni sistemi anlatırken öğrencilerin imam hatip liselerine gitmek zorunda olmadıklarını iddia ediyor. Ancak müsteşarın bu konudaki çözüm önerisi, 'pansiyonlu okullar' yani henüz lise çağındaki öğrencilerin şehir dışında başka okullara gönderilmesi. Tekin bunu da şöyle ifade ediyor: "Sınava giren veya sınava girip yerleşemeyen çocuğun kar­şısına 2 ekran daha çıkıyor. Bir tanesi boş kontenjanın olduğu, öğrencinin iste­diği okula gitme seçeneği olacak. Aile­sinden uzaklaşmayı kabul eden çocuklar için pansiyonlu okullar seçeneği ortaya çıkacak. Bunu kabul eden çocuğun kar­şısına bir sayfa daha çıkacak ve bura­dan 5 okul daha seçebilecek." İstanbul'daki okula puana yetmeyen öğrenciye örneğin Kars'ta bir okul önerilebilecek!

'ÖĞRENCİ VE VELİLER MAĞDURİYET YAŞAYAYACAK'

Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım ise öğrencilere imam hatip liselerinden başka çare bırakılmadığını belirtiyor. Özellikle bu yılki sınavın zor olduğunu söyleyen Yıldırım, "Milli Eğitim Bakanlığı bu işin hazırlıksız, plansız bir şekilde yola çıkılan ama hiçbir akademik program olmadan yola çıktıklarının sonuçları" dedi.

"İlk günler de söyledik hala aynı iddiadayız" diyen Yıldırım, "Eğitim başladıktan sonra çocukları daha soru sayısı belli olmadan, sınav tarihleri belli olmadan bu tür bir sınava dahil etmelerinin sakıncalı olduğunu ve bakanlığın bunu düzenlemekte zorlanacağını, öğrenci ve velilerin mağduriyet yaşayacaklarını ifade etmiştik" diye konuştu.

'BÜYÜK KONUŞTULAR...'

Milli Eğitim Bakanlığı'nın kendilerinin aksi görüşte olduğunu belirten Orhan Yıldırım, şunları söyledi: "300-400 binden fazla kimsenin sınava girmeyeceklerini düşündüler. 1 milyon öğrenci sınava girince öğrencileri elemek için soruları da zorlaştırdılar. Evet bugün sınavda 16 birinci var. Bakan buna 'Normal' diyor. Geçen sene sınavda 17 bin birinci çıkması da normal. Peki hangisi normal? Birincisi sınav soru sistemi baştan yanlışlıkla başlayan ve sonu yanlışlıkla gelen bir sürece girdi. Şimdi bakanlıklar zorlanmaya başladı. 'Herkesi evine en yakın okula yerleştireceğiz. Kimse açıkta kalmayacak' diye büyük konuştular. Ama şimdi ellerinde okul listeleri var. Kontenjanlar belli.”

'YÖNLENDİRME FELAKET'

Peki öğrenciler tercihlerine imam hatip liselerini eklemedikleri takdirde sonuç ne olur? Yıldırım bu soruya şöyle yanıt veriyor: "İmam hatip liseleri yazılmadığı takdirde çocuklar otomatik olarak Anadolu liselerinin kontenjanlarının dışında kalacaklar. Hem imam hatip liseleri boşta kalacak hem de çocuklar. 'Bölgesinde okul kalmadı' durumu da ortaya çıkacak. Hiçbir çocuğun açıkta kalmaması için zorunlu olarak öğrencilere kendi listelerine birer imam hatip yazacak şekline getirdiler. Çocuk sevmediği, istemediği, kendi geleceğinde düşünmediği bir okulu niye yazsın? Her veli yeterince bu bilinçte değil. Şimdi hangi veli nereye yazacak, nasıl gidecek, çocuk imam hatip lisesinde okumak istemese ne olur, meslek lisesinde okusa ne olur? Yönlendirme bugün felaket. Yönlendirmenin felaket olması nedeniyle de bu sonuç yaşandı."

'YERLEŞTİRMELER BAŞLADIKTAN SONRA ESAS KARGAŞAYI YAŞAYACAĞIZ'

Orhan Yıldırım, yerleştirmelerin tamamlanmasının ardından en az 300 bin öğrencinin başka okullara nakil isteyeceğini ve kargaşa yaşanacağını öne sürdü. "Tercih bitip yerleştirmeler başladıktan sonra esas kargaşayı göreceğiz" diyen Yıldırım, şöyle devam etti:

"Çünkü o zaman veliler karşılarına çıkacağı okulu gördüğü zaman tepki göstermeye başlayacak. İddia ediyorum zorunlu yerleştirme nedeniyle en az 300 bin öğrenci başka okullara nakil isteyecek. Bütün velileri tüm yaz ayları boyunca 'Hangi okula gideceğiz, hangi okulda olabiliriz, acaba şunu tercih etsek nakil olabilir miyim' diye çocukları nakillerle uğraştıracaklar. Bu yaz ayları boyunca veliler, çocuklarının geleceğinin tedirginliğiyle geçirecek.”

'UTANMIYOR MUSUNUZ DİYE SORACAĞIZ'

“Çocuklar da hangi okulda okuyacağını bilemeden kendi geleceğinin tedirginliğiyle yaşayacak” diyen Yıldırım, "Zaten çocukları sınavdan ağlayarak çıkardılar. Özgüvenlerini darmadağın ettiler. Şimdi bir de çocukları eğitime ve okullara karşı soğumasını beraberinde getirecek. Bu sistem insanları okullardan soğutmaktan, eğitimden, okumaktan soğutmaktan başka bir işe yaramayacak bir sistem" şeklinde konuştu.

Sistemin değişeceğini söyleyen Orhan Yıldırım, "Er geç bu sistem değişecek ve bu sistemi savunan kişilerin yüzlerine bizler bakacağız ve 'Utanmıyor musunuz' diye soracağız. Milyonlarca çocuğun ve ailenin geleceğini karartılar. Hangi vicdanla, hangi devlet sorumluluğuyla bu işe alttan imza attılar? Biz de bunları yüzlerine anlatacağız" dedi.