Türkiye'de 311 bin 'vatansız' çocuk doğdu!

Meclis Mülteci Hakları Alt Komisyonu'nun raporuna göre, Ocak 2018 itibariyle Türkiye’de 311 bin Suriyeli çocuk dünyaya geldi. Raporda, Suriyeli çocukların 'vatansız' statüsünde kalmasının, kayıp bir neslin oluşması anlamına geldiği belirtilerek, bu çocuklara vatandaşlık verilmesi konusunda etki analizini içeren bir çalışma yapılıp, sonucuna göre mevzuat düzenlemesine gidilmesi önerildi.

Google Haberlere Abone ol

ANKARA - Meclis Mülteci Hakları Alt Komisyonu’nun 2 yıllık çalışmasının sonunda hazırlanan rapor üst komisyonda görüşülerek kabul edildi.

Adını 'Göç ve Uyum Alt Komisyonu' olarak değiştiren alt komisyonun güncelenen son verilerine göre Türkiye’de 5 Mart itibariyle 190 ülkeden farklı statülerde 4 milyon 551 bin 648 göçmen yaşıyor. Geçici koruma altındaki kayıtlı Suriyelilerin sayısı 3 milyon 540 bin 648. İkametle Türkiye’de bulunan yabancıların sayısı 631 bin 37, uluslararası koruma müracaatında bulunmuş ya da uluslararası koruma statü sahibi olmuş şahıs sayısı da 379 bin 963.

55 BİN SURİYELİYE VATANDAŞLIK VERİLDİ

Raporda Suriyelilere vatandaşlık konusunda çok fazla spekülasyon yapıldığı belirtilerek kayıtlardaki son veriler paylaşıldı. Buna göre Türkiye’de yaşayan Suriyelilerin yaklaşık yüzde 1’ine vatandaşlık statüsü tanındı. Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü verilerine göre, 2011 yılından bu yana Suriye uyruklu olarak Türk vatandaşlığını kazanan kişi sayısı 55 bin 583 kişi oldu. Genel hükümlere göre vatandaşlığa alınma, evlenme yoluyla vatandaşlığa alınma ve istisnai usulle vatandaşlığa alınmanın toplamı olan bu rakamın yaklaşık 25 bini 0-18 yaş arasında çocuk görünüyor.

STATÜ DEĞİŞMEZSE VATANDAŞLIK YOK

Raporun 'Geçici Koruma Altındaki Suriyeliler ve Vatandaşlık' bölümüne göre, vatandaş olmak için göçmenin Türkiye’de en az 5 yıl süren geçerli ikametinin olması gerekiyor. Ancak Suriyelilerin statüsü “geçici koruma statüsü” olduğu için bir Suriyeli on yıl Türkiye’de bulunsa da vatandaşlığa başvuru hakkı kazanamıyor.

20 BİN KİŞİYE İSTİSNAİ VATANDAŞLIK İNCELEMESİ

Türkiye’ye sanayi tesisi getiren veya bilimsel, ekonomik, kültürel, sosyal ve sportif anlamda ülkeye katkı sağlayan veya katkı sağlayacağı düşünülen kişilerin süre, ikamet vb. şartlar aranmaksızın doğrudan Türk vatandaşlığına alınmasını içeren “istisnai vatandaşlık” usulüne dönük çalışmalara dikkat çekilen raporda şöyle denildi:

“Bu konuyu spekülatif malzeme yapanların gelişmiş ülkelere doğru akışı ya da kaçışı gözden kaçırmamaları gerekir. Özellikle Almanya vasıflı mültecilere ikincil koruma başta olmak üzere daimi statü ve vatandaşlık verme konusunda açık davrandığı için 267 bin 500’den fazla vasıflı Suriyelinin Almanya’ya kabul edilip daha doğrusu devşirilip yaşama karıştığı Avrupa İstatistik Ofisi/Eurostat rakamlarından anlaşılmaktadır.”

Raporun görüşmelerinin yapıldığı toplantıda yetkililerin verdiği bilgiye göre, vasıflı Suriyelilerin Türk vatandaşlığına kazandırılması için hükümet oluruyla başlatılan çalışmada 10 bin civarında ailenin durumu inceleme altına alındı. Bu toplamda 20 bin küsur kişiyi kapsıyor. Ailelere ilişkin toplanan bilgiler vatandaşlık komisyonunda görüşülmeye başlandı. Ancak vatandaşlık komisyonları tarafından onay verilenlerinin güvenlik tahkikatları devam ediyor, henüz bu usulle vatandaşlığa geçmiş bir kişi bulunmuyor.

311 BİN VATANSIZ ÇOCUK, KAYIP BİR NESİL

Raporda Türkiye'de doğmuş Suriyelilere vatandaşlık statüsü tanınması konusu da ele alındı. Sağlık Bakanlığı'nın son verilerine göre, Ocak 2018 itibarıyla Türkiye’de 311 bin Suriyeli çocuk dünyaya geldi. Ancak Türkiye'de toprak esasına dayalı vatandaşlığa kabul usulü bulunmuyor. Türkiye'de doğmuş olan Suriyeli çocuklar “vatansız” statüsünde yer alıyor. Raporda, Türkiye’de doğmuş olan Suriyeli çocukların vatansız statüsünde kalması, kayıp bir neslin oluşması demektir. Bu kapsamda, Türkiye’de doğmuş olan Suriyeli çocuklara vatandaşlık verilmesi konusunda etki analizini içeren bir çalışma yapılıp, sonucuna göre mevzuat düzenlemesine gidilebilir” denildi.

'VATANSIZ ÇOCUKLAR'A ÇÖZÜM ARAYIŞI

AK Parti Milletvekili Atay Uslu, vatandaşlıkla ilgili süreçte yavaş davranıldığını, daha hızlı bir sürecin işlemesi gerektiğini belirterek şunları söyledi:

“Ortada ekonomik, entelektüel, akademik bir potansiyel var. Bu potansiyelin kayıp gitmesine engel olmamız gerek. Yine kimsesiz çocuklar var. Bu anlamda bu çocukların vatansız kalması, herhangi bir nüfus cüzdanlarının olmaması da bir insanlık dramıdır. O çocuklara da hızlı bir şekilde vatandaşlık verilmesi gerektiğini düşünüyorum.”

CHP Milletvekili Şenal Sarıhan, rapora düştüğü şerhte, “Anne babalarının uyrukları saptanamadığı için vatansız konumuna düşen çocuklara Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı verilmesi, Çocuk Haklarına Dair Sözleşme çerçevesinde değerlendirilmelidir” dedi.