2 yıl geçti, 183 kişinin kim olduğu belirlenemedi!

Cizre, Yüksekova, Şırnak, Nusaybin ve Sur’daki operasyonlar sırasında öldürülen 183 kişi kimsesizler mezarlıklarına gömüldü. Bu kişilerin kimliği hala belirlenebilmiş değil. HDP bu konuda araştırma önergesi verirken Şırnak Milletvekili İrmez, “Bu ilgisizlik ailelerin acılarına acı katıyor” diyor.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, sokağa çıkma yasakları süresince Cizre, Yüksekova, Şırnak, Nusaybin ve Sur’da yaşamını yitirenlerin birçoğunun kimsesizler mezarlığına defnedilmesine ilişkin Meclis'e araştırma önergesi sundu. Operasyonlar sırasında kendisinden haber alınamayan bir çok kişinin akıbeti de hala belli değil. En son iki gün önce Şırnak'ın Cizre ilçesindeki sokağa çıkma yasağı sırasında 'vahşet bodrumları' diye adlandırılan bölgede, kimliği belli olmayan bir kişinin de cesedine ulaşıldı.

Operasyonlar sırasında öldürülen 183 kişinin kimsesizler mezarlığına gömüldüğü tespit edilmiş durumda. Bu konuyu daha önce birçok kez Meclis gündemine taşıyarak soru önergesi veren HDP Şırnak Milletvekili Aycan İrmez, sadece Silopi, Cizre gibi ilçelerde en az 55 cenazenin kimsesizler mezarlığına defnedildiğini söyledi.

BEŞTAŞ'IN VERDİĞİ BİLGİLER

HDP'li Beştaş'ın Meclis'te verdiği araştırma önergesinde, Cizre’de 33 kişinin cenazesine ulaşılamadığı, Yüksekova’dan 45 kişinin Erzurum Kimsesizler Mezarlığı’na ve Nusaybin’de 59 kişinin ise farklı kimsesizler mezarlıklarına defnedildiği belirtildi. Ayrıca önergede Diyarbakır'ın Sur ilçesinde yaşamını yitiren 220 kişiden 24'ünün kimsesizler mezarlığına defnedildiği bilgileri yer aldı. Bu sayılara göre Cizre ve Silopi'deki 55 kişiyle birlikte, kimsesizler mezarlıklarına 183 kişi defnedildi.

'AİLELER BÜYÜK ARAYIŞ İÇERİSİNDELER'

Şırnak HDP Milletvekili Aycan İrmez ise birçok ailenin henüz cenazelerine ulaşamadığını belirterek, ailelerin cenazelerini bulmak için büyük bir arayış içerisinde olduklarını söyledi:

“Ailelerin çoğu Adli Tıp Kurumlarına kan vermiş ama birçok ailenin DNA sonuçları henüz çıkmamış. DNA sonuçları belli olan ailelerin sonuçları da çok geç çıkıyor. Bu da Adli Tıp Kurumu'nun işleyişinden kaynaklı. Adli Tıp Kurumları'nın işleyişi ve cenazelerin ailelere verilmesi konusunda daha önce Meclis'te vermiş olduğum birçok soru önergesi de mevcut. Ama ne yazık ki henüz bir sonuç alınmış değil.”

'ŞU AN SONUÇLARI HERKES GÖRÜYOR'

Cizre’de sokağa çıkma yasaklarının devam ettiği dönemde, ‘Cizre bodrumları’ olarak hatırlanan bölgede önceki gün bir cenaze bulundu. Şu an TOKİ konutlarının inşa edildiği bölgede sokağa çıkma yasağı kaldırıldığında insan uzuvlarının molozlarla birlikte şehrin dışına atıldığı da o dönem medyaya yansımıştı.

İrmez, bu durumdan yetkililerin sorumlu olduğunu ve o dönem yapılan işlemlerin hukuksuz olduğunu belirterek, şunları anlatıyor: “Hiçbir şey hukuka uygun olarak yürütülmedi, şu an bunun sonuçlarını herkes görüyor. Biz o bodrumlara heyet olarak gidip baktığımız zaman cenaze kokuları vardı. Savcılıktan diğer yetkililere kadar maalesef üstünkörü bir işleyişle cenazeler otopsilere gönderildi. Aileler normal şartlarda istedikleri gibi otopsilere istediği avukatla birlikte girebilirdi. Ama o dönem bu işlemlerin hiçbirine izin verilmedi. Ne yazık ki bazı şeyler örtülmeye çalışıldı. Biz o dönem özellikle bodrum katlarının olduğu alanda büyük bir keşfin yapılması gerektiğini ve bilirkişi raporlarının hazırlanması gerektiğini dile getirdik. Ama savcılık bodrum katlarının olduğu yere geldikten hemen sonra aracına binerek buradan ayrılmış. Yapılan tek şey bodrum katlarından geriye kalan her şeyi kaldırmak oldu. Böylece oraya yeni binalar yapılarak orada yaşanılan vahşeti insanlara unutturmak istediler.”