Erdoğan: Faizi düşürüyoruz, enflasyon da inşallah düşecek

TRT canlı yayınına katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Faiz sebep, enflasyon neticedir. Faizi şu anda düşürüyoruz ve enflasyonun da inşallah düştüğünü hep birlikte göreceğiz" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Cumhurbaşkanı Erdoğan, TL'nin rekor değer kaybına neden olan "Faiz sebep, enflasyon neticedir" tezini tekrarladı ve "Faizi şu anda düşürüyoruz ve enflasyonun da inşallah düştüğünü hep birlikte göreceğiz. Yıl sonu büyüme oranı için "Beklentimiz, 10'u bulacağız. Bizim tahminimiz asgari 10 ama üzerine de çıkabilir" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TRT ortak yayınında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.

“Yıl sonu nasıl bir büyüme ile kapatmayı hedefliyor Türkiye? Özellikle de dünyadan yine pozitif ayrışmayı başarabilecek miyiz?” soruları üzerine Erdoğan, Türkiye'nin özellikle bu üç çeyrekte de çok farklı bir ayrışma ortaya koyduğunu ve yıl sonu itibarıyla da bu pozitif ayrışmayı devam ettireceğine inandığını söyledi. Erdoğan, “Bunu zaten sadece biz değil OECD, onlar da aynı şekilde söylüyorlar” yanıtını verdi.

Türkiye ekonomisinin üçüncü çeyrekte de büyüdüğünü belirten Erdoğan, “Tabii bu beklentileri de aşarak böyle bir konuma gelmiş olması da özellikle böyle aç kurtlar gibi bekleyenleri de şaşırttı. Halbuki biz şaşırmadık. Çünkü biz, gerek ikinci çeyrekte gerekse üçüncü çeyreğin sinyalini zaten ikinci çeyrekten aldık ve sonunda da inşallah bizim beklentimiz, yani biz 10'u bulacağız, ondan şüphemiz yok” dedi.

'FAİZİ DÜŞÜRÜYORUZ, ENFLASYONUN DA DÜŞTÜĞÜNÜ GÖRECEĞİZ'

Faiz indirimiyle birlikte enflasyonunda düşeceğini savunan Erdoğan şöyle devam etti:

“Bu konuyla ilgili olarak da şu anda performansta, özellikle üzerinde durduğum, hep söylüyorum, diyorum ki faizi düşürmek suretiyle biz yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve büyüme ve bu dört tane ana başlık bize büyümeyi getirecek. Tahminimiz, asgari 10 ama bu 10'un üzerine de çıkabilir ki bazı dostlarla yaptığımız özel görüşmelerde de onlar, 'yani bu 10'un üzerine de çıkabilir' düşüncesini bizlerle paylaşıyorlar. Ben de yadırgamıyorum. Hatta hatta yani bu yıl sonu itibarıyla enflasyonda da kendisini zaten gösterecek. Buna da inanıyorum. Hep söylüyorum ya faiz sebep enflasyon neticedir. Faizi şu anda düşürüyoruz ve enflasyonun da inşallah düştüğünü hep birlikte göreceğiz.”

'KUR, FAİZ ENFLASYON SARMALINDAN ÇIKACAĞIZ'

“Yükselen kuru düşürmek için her seferinde daha yüksek faiz vermek gerekir” diyen Erdoğan, “Sürekli tekrarlanan bu süreç ülkenin kaynaklarını küresel sermayeye aktaran ve ekonomiyi bağımlı hale getiren kısır bir döngüdür. Kur, faiz enflasyon sarmalına böyle sokulduk. Biz de diyoruz ki, kur, faiz, enflasyon sarmalında yaşamayacağız ve yatırımı, üretimi engellemelerine de müsaade etmeyeceğiz. Biz bu sarmaldan çıkacağız. Bu tezgahın bozulmasını istemeyenler, kur manipülasyonu ile bizi yeniden bu oyuna çekmek istiyorlar. Küresel finans çevreleri ve içerdeki iş birlikçileri bu kez bunu başaramayacaklar” ifadelerini kullandı.

'TÜRKİYE'NİN EKONOMİK VERİLERİ ZAYIF DEĞİL'

Türkiye'nin özellikle temel göstergelerinin ekonomide çok güçlü olduğunu söyleyen Erdoğan, dışardan birilerinin bunu zayıf göstermenin gayreti içine girdiğini savundu.

Erdoğan, Türkiye'nin ekonomik verilerinin zayıf olmadığını belirterek, “Ülkemiz, artık bu kısır döngüyü kırma noktasına gelmiştir ve buradan geriye dönüş de yoktur. Biz, buradan geriye dönmeyeceğiz. Salgın sonrası dünya ekonomisinde oluşan yeni dengeler de bu süreci hızlandırmıştır” diye konuştu.

ERDOĞAN'DAN TÜSİAD'A: BİZE CEVAP YETİŞTİRMEYE KALKMASI ÇOK MANİDAR

İsim vermeden TÜSİAD'ı eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye'deki sermayenin temsilcisi konumunda olan STK'nın burada kalkıp da bize cevap yetiştirmeye kalkması, bu da çok manidar. Onlara diyorum ki, kamu bankaları eğer kredi istiyorsanız size kredi vermeye de hazır. Mevcut yatırımlarınızı gelin daha da güçlendirin. Sizlere krediyse kredi, vermeye de hazır. Bizim derdimiz ne? Kur, faiz sarmalı değil. Tam aksine yatırım yapacak güçlü yatırımcıları arıyoruz. Yeter ki bize güven veren yatırımcı olsun. Bunun ismi şu olmuş bu olmuş önemli değil. Çünkü biz, yeni ekonomi modeliyle artık yüksek faiz verecek sıcak para çekme politikasını elimizin tersiyle itiyoruz. Düşük faizle yeni yatırımları, üretimi ve ihracatı destekleyeceğiz.”

BABACAN'A 6 SIFIR YANITI: ONUNLA DA ÖVÜNMEYE BAŞLADI

“Çok zor bir model değil mi bu? Ülkeyi daha da güçlendirecek daha da kalıcı bir gelişmeye ve büyümeye götürecek bir model. Fakat aynı zamanda bir siyasetçi için de bu bir risk değil midir? Sizden önceki başbakanlara baktığımızda bu model hiç denenmedi. Ne söylersiniz?” sorusuna Erdoğan, şu yanıtı verdi:

“Her yiğidin yoğurt yiyişi farklı. Benim de yakın çevremde birçok insan bunları geçmişte de savunmadılar. Hatırlayın, 'biz 6 sıfırı atıyoruz' dediğimiz zaman 'Taksim Meydanı'nda anırırım' diyenler vardı. Bunlar işte bazı köşe yazarlarıydı.”

İsim vermeden eski bakan ve DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ın “2 yılda 34 yıldır 2-3 haneli giden enflasyonu aldık, 2004 sonunda tek haneye indirdik. 2002 sonunda başladık, ekibimizi kurduk, 2 yılda tek haneye düşürdük ve 6 sıfır attık” sözlerine yanıt veren Erdoğan, “Hatta en yakınımda olanlardan bile. 'Şu anda işte o da siyasette kurmayacağım' dediği halde bir partide kurdu. 'Daha sonra, hayır 6 sıfırı atacağız' dedim. Ben başbakanım çünkü. Şimdi de onlarla tabii övünüyor. İşte biz diyor '6 sıfır artık.' Ne sen attın? Başbakan olarak talimatı verdim ve 6 sıfırı attık. Ondan sonra da onunla övünmeye başladı. Sen benim bir bakanımsın. Sen karar merci değilsin ki” şeklinde konuştu.

“Bize dayatılan yüksek faiz politikası o da yeni bir olay da değil” diyen Erdoğan, “Yerli üretimi yok eden, üretim maliyetlerini artırarak, yapısal enflasyonu kalıcı hale getiren bir modeldir. Bu model, sıcak para her çıktığında kur artışı ile enflasyonun yeniden tetiklendiği ve yeni faiz artırımlarının gündeme getirildiği sonu olmayan bir sarmaldır. Biz şimdi bu sarmala son veriyoruz. Bugün geldiğimiz noktada ihracatımızın, bu oran önemli, ithalatımızı karşılama oranı yüzde 90'lara ulaştı. Mesele bu” değerlendirmesini yaptı.

'ŞU ANDA TEK BAŞIMA BU TÜR BİR KARARI ALMA YETKİM YOK'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, 2016'da “Sayın Cumhurbaşkanı faizlerden şikayetçi, çok yüksek diyor. Faizler yüzde 1’i geçemez diye Meclis’e teklif getir, destek vereceğim. Getiremezler, abileri izin vermez” açıklamasını hatırlatan Erdoğan, “

“Bakın, ana muhalefetin başındaki zat ne diyor? 'İndirin 1'e biz destekleriz' diyor. Ben aksini söylemiyorum ama benim şu anda tek başıma bu tür bir kararı alma yetkim var mı, yok. Hatta kendileri ne diyor, 'Merkez Bankası bağımsız değil.' Peki, Merkez Bankası bağımsız değil de sen bağımsız olmayan Merkez Bankası'ndan randevu talep ettiğinde Tayyip Erdoğan bunu engelledi mi? Gidip Merkez Bankası'nı ziyaret ettikten sonra da yaptığın açıklamalar belli. Yani işin ahlaki boyutu da yok. İnsan böyle bir ziyareti yaptıktan sonra çıkıp dışarıda da tam böyle aksi, Merkez Bankası'nı yıpratacak açıklamalar, konuşmalar yapar mı? 2016'dan bu yana bunları tekrar tekrar söyledi. Zaten yanındaki sözcü olan zat da aslında iyi bir faizcidir. İsim vermeye gerek yok, anlıyorsunuz zaten. Kendisi ise bu işlerden zaten anlamaz. Fakat çok açık, net söylüyorum, biz inşallah seçim öncesine kadar ciddi manada faizin düştüğünü, kuru tetikleyen yüksek faizin düşüşü sebebiyle kurda da ciddi bir olumlu iyileşmenin olduğunu hep birlikte göreceğiz. Buna enflasyon da dahil.”

“Enflasyon neticedir, faiz sebeptir” tezini tekrarlayan Erdoğan, bunun neticesiyle görüleceğini ancak bununla ilgili bir takvim veremeyeceğini belirtti.

'TÜRKİYE'NİN KÜRESEL FİYAT ARTIŞLARINDAN ETKİLENMEMESİ MÜMKÜN DEĞİL'

ABD'de enflasyonun son 31 yılın, Avrupa Birliği'nde son 13 yılın, Almanya'da 28 yılın zirvesine ulaştığını dile getiren Erdoğan, “Türkiye'nin de bu küresel fiyat artışlarından etkilenmemesi mümkün değil. Biz de bundan nasibimizi alıyoruz ancak biz kamu maliyesindeki imkanlarımızı da kullanarak başta enerji olmak üzere küresel fiyatlardan kaynaklanan maliyet artışlarını, vatandaşlarımıza yansıtmamak için gerekenleri yapıyoruz. Bugün gelinen noktada geçici olacağı öngörülen küresel kaynaklı bir enflasyon artışı söz konusu. Dediğim gibi yıl sonu itibarıyla da burada inşallah fırsatçıları da defederek olumlu neticeler alacağız” dedi.

'AVRUPA'DA FİYATLAR BİZİMLE MUKAYESE EDİLEMEYECEK DERECEDE PAHALI'

Doğal gazda, elektrikte ve akaryakıtta devletin yaklaşık 125 milyar liralık bir vergi gelirinin sübvanse edildiği belirtilerek, "Bir yandan da kurdan enflasyona bir geçiş hadisesi var. O süreci nasıl takip ediyorsunuz?" sorusuna Erdoğan, “Bakın, sübvanse etme noktasında, özellikle enerjide, doğal gazda, Avrupa ile mukayese edilemeyecek derece fiyatlarımız ucuz. Bu gerçeği bir defa muhalefet görmek istemiyor. Avrupa'da fiyatlar bizimle mukayese edilemeyecek derecede çok daha pahalı, gerek doğal gazda gerekse enerjide çok daha pahalı. Biz ise bu kadar ucuz fiyatla doğal gazı, enerjiyi verirken, yani yalan yanlış her tür haberleri uyduruyorlar” cevabını verdi.

ASGARİ ÜCRET: BAKANIMIZLA MÜZAREKELERERİ YAPTIK

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, asgari ücret görüşmeleri hatırlatılarak nasıl bir fiyat düzenlemesi olacağının sorulması üzerine, bunun daha önce açıklanmasının, başlayacak müzakerelerin ciddiyetini kaybettireceğini söyledi.

Erdoğan, “Müzakereler bir başlasın. Asgari ücret, bildiğiniz gibi devlet, işçi ve işveren kesimlerinden oluşan üçlü yapı içindeki bir komisyon tarafından belirleniyor. Asgari Ücret Tespit Komisyonu da ücretin belirlenmesinde, ülkenin sosyal ve ekonomik durumunu, ücretlere fiilen ödenen, özellikle ücretlerin genel durumunu ve geçim şartlarını göz önünde bulundurarak tespit ediliyor. Bizler de tabii bakanımızla ve ilgili arkadaşlarımızla bu işin müzakerelerini yaptık” diye konuştu.

3600 ek gösterge düzenlemesinin yıl sonuna kadar tamamlanacağını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “6. Dönem Toplu Sözleşme'de 3600 ek gösterge düzenlemesinin 2022 yılı sonuna kadar tamamlanmasını da kararlaştırdık. Düzenlemenin yürürlüğe girmesiyle birlikte 3600 ek göstergeden faydalanacak öğretmen, polis, hemşire ve din görevlisi unvanlarında çalışanlarımızın ve emeklilerimizin haklarında iyileştirmeler sağlanacaktır” ifadelerini kullandı.

'SÖYLEYECEK BİR SÖZLERİ OLMAYINCA ERKEN SEÇİMLE OYALANIYORLAR'

Muhalefetin seçimlerin erkene alınması ısrarının sebebi sorulan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

“Arkadaşlar kaç defa söyledik bilemiyorum ama daha kaç kez söyleyeceğiz? Söyleyecek tabii herhangi bir sözleri olmayınca herhalde bununla oyalanıyorlar, yaptıkları iş bu. Sayın Bahçeli'nin bugün konuşmasında da ifade ettiği üzere bu tavizsiz karar ve irade beyanına sevse de sevmese de bunların alışmalarını, ben de aynen riayet etmelerini kendilerine tavsiye ediyorum. Küresel gelişmelere bağlı olarak bütün bu yaşanan döviz hareketliliğini bahane ederek, seçim çağrısında bulunanlar, son olarak halkı sokağa çıkmaya çağırdılar. Bunların geçmişten beri hep alışkanlığı budur”

İttifak olarak seçimi kazanacaklarına inandıklarını söyleyen Erdoğan, “Cumhur İttifakı da sözünün erlerinin kurduğu bir ittifaktır. İnşallah vatandaşlarımız Haziran 2023'te sandık başına gidecek ve tercihini yine AK Parti ve Cumhur İttifakı'ndan yana kullanacaktır. Bundan da hiç şüphem yok. Cumhur İttifakı, AK Parti, Milliyetçi Hareket Partisi, Büyük Birlik Partisi birlikte yolumuza devam ediyoruz ve kararlılığımızdan herhangi bir taviz söz konusu değil” dedi.

'CHP, HELALLİK ALMAK İÇİN ÇOK GEÇ KALDI'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu “helalleşme” çağrısı sorulan Erdoğan, “Helalleşsin tabii ki ama bunların helalleşmesi gereken dosya o kadar kabarık ki. Tehdit ettikleri, mağdur ettikleriyle helalleşmeye başlasa bile, hepsinden helallik almaya ömürlerinin yeteceğini sanmıyorum. Çünkü CHP zihniyeti arkasında o kadar çok mağdur bıraktı ki onlarla helalleşmesi bu dünyada bitmez. Her darbenin, antidemokratik eylemin arkasında duran, alkışlayan CHP zihniyeti helallik almak için çok ama çok geç kaldı” şeklinde yanıt verdi.

'MACRON'UN HABERİ YOKMUŞ GİBİ AYAKLARA GİRİYOR'

Suriye'de IŞİD'le mücadele için YPG'ye destek veren ülkelere tepki gösteren Erdoğan, “Lafarge firmasının DEAŞ ile bağlantılı faaliyetleri Fransız yargısı tarafından ortaya konulmuş ve Fransız yargısı da bunu hükmen bağlamıştır. Bundan daha başka delil olabilir mi? Özellikle bu terör örgütlerine verdikleri destekle bunların oralarda açmış oldukları tüneller, bu tünellerine içerisindeki adeta odalar, vesairelerle oradaki yeraltı yapılanmaları hep Lafarge'ın destekleriyle olmuştur. Ben bunu Macron'un kendisine de söyledim. Dedim 'Bana bu tür şeyler anlatıyorsun da Lafarge'ı nereye koyacaksın? Bak Lafarge'ın özellikle verdiği desteklerle terör örgütü PKK/PYD/YPG çalışmalar yaptılar.' Hiç böyle bilgisi, haberi yokmuş gibi, bu tür ayaklara giriyor. Bunlar böyle, bunlar maalesef ikiyüzlü” dedi.

'ABU DABİ İLE TARİHİ BİR ADIM ATTIK'

“CHP Genel Başkanı, 'Türkiye'nin önemli savunma sanayi şirketleri için veliaht prense söz verildiği, ordunun milli karakterine zarar verecek bir faaliyet yürütüldüğü' gibi bir iddia da ortaya attı. Dış politikadaki açılımları ve bu iddiayı nasıl değerlendirirsiniz?” sorusu üzerine Erdoğan, Katar'a BMC'yi satmadıklarını, Katar'ın BMC'ye ortak olduğunu söyledi.

Erdoğan, “Bu ortaklığımızla birlikte aynı zamanda ürettiklerimizin gerek pazar olarak belli yerlere satılmasında, Arifiye'deki Tank Paleti Fabrikası'nın restorasyonu, oranın elden geçirilmesine özellikle bu ortaklığın çok büyük faydası oldu” diye konuştu.

Şimdi ise Birleşik Arap Emirlikleri'yle (BAE) atılan adımın, “tarihi bir adım” olduğunu belirten Erdoğan, “11 milyar dolarlık bir ön anlaşma yapıldı. Yaptığımız ikili görüşmede de inşallah şubat ayı gibi nasip olursa benim bir iadeiziyaretim olacak. Ama bu arada da gerek Dışişleri Bakanım gerekse İstihbarat Başkanımın bir ziyaretleri olacak. Bu ziyaretlerle birlikte bizim Birleşik Arap Emirlikleri ile olan sürecimiz, inşallah çok daha farklı bir konuma erişmiş olacak” ifadelerini kullandı.

'ÇATLASINIZ DA PATLASANIZ DA MÜNASEBETLERİMİZİ DAHA İYİ KONUMA GETİRECEĞİZ'

Erdoğan, Körfez ülkeleriyle atılan bu adımları değerlendirirken sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yani biz dargın, küskün olduğumuz zaman ondan kendilerine sermaye çıkarmaya çalışıyor bu CHP; dargın küskün değil de adımları beraber attığımız zamanda da bakıyorsunuz, 'Niye bunlar barıştı?' deyip oradan kendilerine sermaye çıkarmaya çalışıyor. Çatlasınız da patlasanız da biz hepsiyle de münasebetlerimizi çok daha iyi bir konuma inşallah getireceğiz. Çünkü bizim en önemli özelliğimiz bu. Bu özeliğimizi de gördükçe çatlayacaksınız, patlayacaksınız. İşte şimdi inşallah şubatın ilk yarısında oradayım.”

Bölge ülkeleri içerisindeki Bahreyn ile bir görüşme yapılacağını da dile getiren Erdoğan, “Onların bize gelme durumları var. Onlar bize gelecek, onlarla görüşmelerimizi yapacağız. İnşallah Suud ile olan münasebetlerimizi daha iyi bir konuma getirmenin gayreti içerisinde olacağız. Mısır ile bakanlar seviyesinde devam ediyor. İleride orada da çok farklı gelişmeler olmaz demiyorum, o da olabilir. Çünkü bütün bu bölgelerin insanlarının birbiriyle olan münasebetleri farklı. Körfez ülkeleriyle aramızda halen çok ciddi bir iş birliği potansiyeli mevcut” dedi. (ANKARA/AA)