Erdoğan: Diyelim ki Mart'ın 10'u...

Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim takvimiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Diyelim ki Mart'ın 10'unda ilan ettiyse 60 gün çalışmaya başlar. 60 gün ne zaman bitiyorsa o gün seçim günüdür" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da Hz. Ali Camii’nde cuma namazının ardından açıklamalarda bulundu. Seçim tarihinin ilanına dair prosedürü hatırlatan Erdoğan'ın sözleri özetle şöyle:

KURAKLIK TEHLİKESİ: Bütün bunlar tedbir noktasında eğer ele alınacaksa, bu devlet olarak Devlet Su İşleri bunları barajlarla çözme yoluna gider. Büyükşehirlerde de yine aynı şekilde büyükşehir belediyeleri barajlar yapmak suretiyle bunun önlemini alır. Tabii bunlar böyle anlık adımlar değil. Tedbirlerini bunun çok daha önceden almak gerekiyor. Biz tabii Devlet Su İşleri olarak şu anda ülke genelinde birçok şehrimizde barajlar yaptık, yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz. Ama İstanbul, Ankara, İzmir gibi şehirlerimizde de büyükşehir belediyelerinin sorumluluğundadır, yükümlülüğündedir. Onların da buralarda ne yapmaları lazım? Barajlar yapmaları gerekir. Şimdi de aynı şeyin yapılması gerekiyor ama gördüğümüz ve tespit ettiğimiz kadarıyla şu anda maalesef oranlar ciddi manada düşmüş vaziyette. Ama ülke genelinde Devlet Su İşlerinin tasarrufunda olan yerlerde ise biz bu barajları yapmaya devam ediyoruz. En son yaptığımız baraj da Yusufeli Barajı. Niye yaptık bunu? Birçok insan karşı çıkmasına rağmen Yusufeli Barajı'nı yaptık ve şu anda Yusufeli Barajı inşallah kısa bir süre içerisinde tamamen devreye girmiş olacak. Doluluk oranı ciddi manada şu anda artmış vaziyette. Kaldı ki orada tabii gerek Borçka gerek Deriner Barajı, bütün bu barajlar işte bizim için bu sıkıntılı anları gidermeye yönelik yatırımlarımızdır, adımlarımızdır. Bu işin tek tedbiri barajlardır. Bunun dışında böyle ciddi bir tedbir söz konusu değil.

14 MAYIS'I KONUŞMAYA BAŞLADILAR BU DA HAYIRLI BİR ADIMDIR: Hukuk farklı bir şey, ama bunun yanında guguk, o da farklı bir şey. Dolayısıyla şu anda seçimle ilgili yetkinin kimde olduğunu bilmeyecek kadar cahillerin eline kaldık. Cumhurbaşkanının yetkileri bellidir. Şu anda Türkiye'de Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'dır. Ve ne diyor? Cumhurbaşkanı kararnamesiyle 60 gün önceden bu işin ilanını yapar ve 60 gün sonra da ne olur? Yüksek Seçim Kurulu bu kronolojik yapıyı çalıştırır. Örneğin ne zaman bunu ilan etti? Mart'ın diyelim ki 10'unda, Mart'ın 10'unda ilan ettiyse ondan sonra 60 gün çalışmaya başlar. 60 gün ne zaman bitiyorsa işte o gün nedir? Seçim günüdür. Bunu da kim takip eder? Yüksek Seçim Kurulu takip eder. Ama şimdi bunlar tabii bu işin farkında değil. Ne oluyor, ne gidiyor, ne bitiyor? Ama yani 14 Mayıs'ı konuşmaya başladılar. Bu da hayırlı bir adımdır.

TÜRKİYE'NİN KADERİNİ İNGİLİZ DERGİSİ TAYİN EDEMEZ: Türk medya mensubu olarak The Ekonomist’in yorumuna sizler evet diyor musunuz? Türkiye'nin kaderini İngiliz dergisi mi tayin ediyor? Benim milletim ne derse, Türkiye'de olur. Türkiye'nin kaderini İngiliz dergisi tayin edemez.

ANLAŞMALARA TERS ADIMLAR ATMAKTA: Miçotakis bu tür şeyleri söyleyebilir. Ama Miçotakis'in bu söylemleri özellikle bölgenin kaderini belirlemeye yeterli değildir. Her şeyden önce gerek Lozan'ın gerek adalarla ilgili yaklaşım tarzının şu anda Yunan yetkililer tarafından uygulanmadığını görüyoruz. Bu adaların silahlandırılması diye bir şey yoktur. Ama bunlar ne yapıyor şu anda, bu adaları silahlandırıyor. Bu adaları silahlandırmak suretiyle gerek Lozan gerek diğer anlaşmalarla ilgili olarak bunlara ters adımlar atmaktadırlar. Bunlarla ilgili de gereken adımları biz vakti saati geldiğinde, uluslararası toplantılarda, gerekli olan yerlerde, gerekli olanı söylüyoruz. Bunlar da artık başlarının çaresine bakacaklar. (HABER MERKEZİ)

Etiketler erdoğan seçim