Emniyet'te cemaat ve grupların İstanbul kavgası

T24 yazarı Tolga Şardan, seçim sonrası Emniyet Müdürlüğü'nde yapılacak atamalar için şimdiden cemaatler ve gruplar arasında hareketlilik yaşandığını belirtti, iki kritik istifayı gündeme getirdi.

Fotoğraf: AA
Google Haberlere Abone ol

DUVAR- Yerel seçim sonrası Emniyet Müdürlüğü'nde boşalan kadrolar için atama takviminin başlayacağı bunun da kurumda epey hareketlilik yarattığı belirtiliyor. Yeni atama kararnamesi ile yaş haddi ya da görev süresi nedeniyle emekli olanlardan boşalacak yerlere yapılacak atamalar da gündemde. T24 yazarı Tolga Şardan, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın gelişinden sonra yapılan kadro tasfiyeleriyle boşalan kadrolar için Emniyet içindeki farklı dini grup ve yapıların birbirleriyle mücadele ettiğini yazdı. Kimin baskın olacağına dair bu mücadelenin savaş boyutlarına ulaştığını belirten Şardan, asıl kavganın İstanbul Emniyeti için yaşandığına dikkat çekti. Şardan ayrıca Soylu döneminde etkin olan iki polis müdürünün istifasının da dikkat çekici olduğunu yazdı. 

Tolga Şardan'ın "Emniyet'te dikkat çeken iki istifa!" başlıklı yazısının ilgili bölümü şöyle: 

"İstifa eden polis müdürlerinden birisi, Emniyet Genel Müdürlüğü merkez teşkilatında görev yapmış bilhassa siber suçlarda etkindi.

Halen Bursa Emniyet Müdürü olan Sabit Akın Zaimoğlu'nun 'prensi' hatta 'kara kutusu' olarak bilinen Şube Müdürü konumundaki Kürşat B., bu isim.

Zaimoğlu, Siber Suçlarla Mücadele Dairesi'nde (SSMD) başkan iken ekibine aldığı Kürşat B.'yi, sonra atandığı İstihbarat Başkanlığı'na taşıdı. SSMD'deki görevi sırasında kamuoyunda çokça tartışılan siber uzmanlarının alımı yapılırken komisyondaydı.

Peşinden İstihbarat Başkanlığı bünyesinde de Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürü olarak görev yaptı. Emniyet İstihbaratı'na özel yazılımların alımı sırasında da görevdeydi. Soylu dönemindeki çalışmaların en yakın tanıklarındandı.  

Yerlikaya'nın Emniyet İstihbaratı'na atadığı Selami Yıldız'ın göreve başlamasıyla görevden aldığı Kürşat B., kısa süre önce İstihbarat Başkanlığı'ndan Polis Akademisi Başkanlığı'na tayin edildi. Tayin sonrasında Kürşat B., emniyet teşkilatından istifa etti.

(...)

Emniyet teşkilatındaki görevinden istifa eden diğer isim ise, yakın zamana kadar Ankara Emniyeti'nde Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürü olarak görev yapan Murat B. oldu.

Murat B., diğer meslektaşı gibi kritik görevdeydi. Öyle ki, o da Soylu'nun yakın adamı Ankara Emniyet Müdürü Servet Yılmaz'ın 'prensi' idi. Yılmaz'la tanışıklığı, Yılmaz'ın Gümüşhane'deki görev dönemine kadar gidiyor.

İkili yıllar sonra Ankara'da buluştu. Yılmaz, Murat B.'yi finansal suçların en yoğun olarak soruşturulduğu birimin başına getirdi.

Murat B., görevi sırasında pek çok mali suçla mücadele operasyonuna imza attı. Bunlardan en bilineni 'Demir Yumruk' adı verilen ve Soylu'nun ballandırarak kamuoyuna duyurduğu operasyondu.

 

(...) Ayrıca, Murat B.'nin başında olduğu birimin FETÖ'ye yönelik hazırladığı FETÖ'nün mülki idare yapılanması dosyası, savcılık ile emniyeti karşı karşıya getirdi. Savcılık, çatı soruşturma çerçevesinde bazı dosyaları usulüne uygun delil toplanmadığı ve hazırlanmadığı için kabul etmedi.

Bu dosyalardan birisi de mevcut İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'ya ait. Büyüteç okurları bu konuyu hatırlayacaktır. Dönemin Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Murat B.'nin hazırladığı dosyayı savcılık geri çevirdi. Gerekçesi usule uygun hazırlanmayışıydı.

Hatta bu soruşturma, Yerlikaya'nın İçişleri Bakanı olacağını öğrenen Soylu tarafından Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sunuldu. Fakat Erdoğan, Soylu'nun anlatımını dikkate almadan Yerlikaya'yı bakan olarak atadı.

Soylu döneminin Ankara'daki kritik isimlerinden olan Murat B., geçtiğimiz günlerde istifasını verdi. Tıpkı, meslektaşı Kürşat B. gibi kara kutuluk yaptığı dönemdeki sırlarıyla beraber yeni bir hayata atıldı.

(...)

İstanbul Emniyet Müdürü Zafer Aktaş'ın yaş haddinden emekliliği yakınlaştı.

Aktaş'tan sonra yeni İstanbul Emniyet Müdürü'nün kim olacağı epeyce hareketlendirdi kulisleri.

İşte yeni tayinlerde, emniyet içindeki hangi cemaat ve grubun baskın olacağı büyük önem kazandı. Söz sahibi konumlardaki devre arkadaşlığı, etkin olmaya başladı. Buna bir de dini cemaat ve grup yaklaşımı eklendiğinde mücadelenin seviyesini artık siz tahmin edin!

Çünkü, artık herkes biliyor ki, İstanbul'a hakim olacak yapı, teşkilat içinde fazlasıyla güçlenecek.

Birbirleriyle kavgalı olanlar bile 'kazan – kazan' prensibi gereğince, baltaları toprağa gömüp barış çubuğu etrafında kenetlendiler.

Kimi söz sahibi olanlar da, teşkilattaki konumlarını kullanarak mevzi tutmaya çalışıyor. Özellikle Bakan Yerlikaya ile yakınlaşma içinde olan aktif görevdeki bazı polis müdürleri var. Yakın zamana kadar Yerlikaya'nın eleştirilerinin hedefinde olan bazı isimler, İçişleri Bakanı ile arayı düzelttiklerinin işaretini veriyor bugünlerde."

(HABER MERKEZİ)