Dünyada 244 milyon çocuk eğitimden yoksun

Küresel Eğitim (GEM) Raporu ve UNESCO İstatistik Enstitüsü (UIS) tarafından yapılan tahminler, dünyada 6-18 yaş arasındaki 244 milyon çocuğun 2021'de hâlâ daha okula gitmediğini gösteriyor.

Google Haberlere Abone ol

Ali Arayıcı*

Dünya genelinde neredeyse bütün ülkelerde 2022-2023 eğitim-öğretim yılı başladı. UNESCO İstatistik Enstitüsü (UIS) tarafından yönetilen VIEW web sitesinde ve Küresel Eğitim (GEM) İzleme Raporu'nda çevrimiçi olarak yayınlanan yeni verilere göre, yüz milyonlarca çocuk yeni eğitim-öğretim yılına başlarken; 6-18 yaş arasındaki 244 milyon çocuk ise, insan temel hak ve özgürlüklerinden biri ve en önemlisi olan eğitim hakkından mahrum kaldı.

UNESCO'nun verileri, Sahra Altı Afrika'da toplam 98 milyon çocuğun okula gitmediğini gösteriyor. Burası, dünyada okula gitmeyen çocuk sayısının sürekli arttığı tek bölgedir. İkinci bölge, 85 milyon çocuğun okula gitmediği Güney ve Orta Asya'dır. Dünyada eğitimden en çok çocuğun dışlandığı ilk beş ülke Hindistan, Nijerya, Pakistan, Etiyopya ve Çin'dir.

UNESCO'nun yeni projeksiyonları, dünya genelinde okula gitmeyen kız ve erkek çocukların yüzdesi arasındaki farkın daraldığını doğruluyor. Bu bağlamda, 2000 yılında dünya genelinde var olan -ilköğretimde yüzde 2,5 ve ortaöğretimde yüzde 3,9- boşluklar sıfıra indirildi. Ancak, bölgesel farklılıkların hâlâ daha sürdüğü söylenebilir.

EĞİTİMDEN YOKSUN ÇOCUKLAR

Küresel Eğitim (GEM) İzleme Raporu Direktörü Manos Antoninis ve UNESCO İstatistik Enstitüsü (UIS) Direktörü Silvia Montoya tarafından, dünya genelinde yüz milyonlarca çocuğun; 2022-2023 eğitim-öğretim yılı için derslere geri döndüğüne işaret ediliyor. Okula gitmeyen genç ve çocukların sayısıyla ilgili son verileri paylaşarak, mevcut kanıtlara yeni bir bakış açısı sunuyor.  

Küresel Eğitim (GEM) Raporu ve UNESCO İstatistik Enstitüsü (UIS) tarafından yapılan tahminler, dünyada 6-18 yaş arasındaki 244 milyon çocuğun 2021'de hâlâ daha okula gitmediğini gösteriyor. Bu tahminlerin idari verileri, anketlerden ve sayımlardan gelen bilgilerle birleştiren yeni ve geliştirilmiş bir ölçüm yönteminin sonucudur. Birden çok veri kaynağı kullanılarak boşluklar dolduruluyor, veri eğilimleri düzeltiliyor ve daha gerçekçi veriler oluşturulabiliyor.

Dünyada okula gitmeyen milyonlarca çocuğun olduğu ve 10 yıldan beridir doğru istatistik verilerinin bulunmadığı -örneğin yaklaşık 20.2 milyon çocuğun olduğu Nijerya gibi- ülkelerde, son derece önemli veri boşlukları var. Okula gitmeyen çocukların sayısı, Etiyopya'da (10,5 milyon), Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde (5,9 milyon) ve Kenyda'da ise (1,8 milyon) kadardır.

UNICEF Direktörü Catherine Russell, Ukrayna'ya yaptığı üç günlük ziyaretin sonunda, “Rusya-Ukrayna arasındaki savaşın, ülkede 4 milyon çocuğu olumsuz etkilediğini” belirtti. Binlerce okulun yıkıldığı ülkede UNICEF, çocukların eğitimine katkı için Ukrayna hükümetiyle birlikte çalışıyor. Savaşın başlamasından bu yana, yaklaşık 760.000 çocuk örgün veya yaygın eğitim aldı. 1,7 milyondan fazla çocuk ve bakıcı ise, ruh sağlığı ve psikososyal destekten yararlandı.

Ukraynalı mülteci çocuklar, yaşamlarına yönelik süren tehditlerle ve başka zorluklarla karşı karşıya kalıyor. 31 Temmuz 2022 itibariyle, 12 ülkede mülteci olarak yaşayan yaklaşık 650.000 Ukraynalı çocuk hâlâ daha okula kayıtlı değil. UNICEF bunların yarısını, örgün veya yaygın eğitimle destekledi. Mülteci çocukların okullara kaydolmaları ve öğrenime erişmelerini sağlamak için, ilgili hükümetler, insani yardım kurumları ve ortak paydaşlarıyla birlikte çalışıyor.

HEDEF 2030 YILI

Daha güvenilir veriler elde etmek amacıyla UNESCO İstatistik Enstitüsü (UIS) ve Küresel Eğitim (GEM) İzleme Raporu uzmanları, verilerin gerçeğe mümkün olduğunca yakın olması için; -anketlerden ve nüfus sayımlarından alınan bilgiler dahil olmak üzere-, birden fazla veri kaynağını referans olarak kullanıyor. Bu metodolojinin eğitim için, ilk kez kullanılması önemlidir. Bu sav, tahminlerin sağlamlığında önemli bir gelişme olarak kendini gösteriyor.

Bu ölçüm yöntemi, anne ve bebek ölüm oranları gibi en önemli sağlık göstergelerini tahmin etmek için, daha önce uygulanmaya başladı. Özellikle, bu tür yaklaşımların eğitimde uygulanmaya başlaması ve tahminlerin sağlamlığında önemli bir gelişmeye işaret etmesinin, son zamanlarda kendini gösterdiği söylenebilir.

Kuşkusuz, bu verilerin tahmin süreci 2021'de UNESCO İstatistik Enstitüsü (UIS) tarafından, Eylül 2022 sonunda açıklanacak olan; en son ülke verilerini içeriyor. Bir ön değerlendirme, çocukların ilk ve orta öğretime kaydının, COVID-19 salgınının bir sonucu olarak küresel okul kapanışlarından etkilenmemiş olsa da lise kaydı üzerinde az etki olabileceğini düşündürüyor. Bu etkiyi değerlendirmek için, önümüzdeki yıl daha fazla bilgiye gereksinme duyulacaktır.

Yeni rakamlar önceki tahminlerden daha çok düşük olsa da, hâlâ daha milyonlarca çocuk en temel insan hakkı olan eğitim-öğretim hakkından mahrum kalıyor. Okula gitmeyen çocukların oranları ve sayılarının güvenilir tahminleri, ilerlemeyi izlemek ve yapılacak işler üzerinde daha fazla şeffaflık sağlamak için, son derece kritik bir öneme sahip.

Dünyadaki ülkelerin yüzde 90'ı, UNESCO'nun yardımıyla, okula gitmeyen çocukların sayısını ve önümüzdeki 10 yılın sonuna kadar ulaşılacak temel hedeflerini belirledi. Bu karşılaştırmalar, 2030 yılına kadar okula gitmeyen çocukların sayısını yarıdan fazla azaltmada ve herkes için kaliteli eğitime yönelik ilerlemede kararlı olduklarını gösteriyor. Bunu gerçekleştirmede, bu Eylül sonunda yapılacak “Dönüşen Eğitim Zirvesi”ndeki çözüm önerileri önemli bir rol oynayacaktır.*

Prof.Dr./Paris