'ABD Esad'ın kaderini Rusya'ya bıraktı'

Foreign Policy dergisine konuşan Amerikalı yetkililere göre, Trump yönetimi Suriye Devlet Başkanı Esad'ın geleceğine ilişkin tartışmadan çekiliyor... ABD Dışişleri Bakanı Tillerson'ın, "Esad'a ne olacağı ABD'nin değil Rusya'nın meselesi" dediği iddia ediliyor.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - ABD'nin Suriye savaşında gelinen noktada, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın geleceğiyle ilgili kararı Rusya'ya bıraktığı öne sürüldü. İddiaya göre, ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson geçen hafta Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres'e 'Esad'ın kaderini Moskova'ya bırakmaya hazır olduklarının' sinyalini verdi.

'ESAD, RUSYA'NIN MESELESİ'

Amerikan dergisi Foreign Policy'ye konuşan üç farklı yetkiliye göre, geçen hafta ABD Dışişleri'nde yapılan görüşmede Tillerson, 'ABD'nin önceliğinin IŞİD'i yenmekle sınırlı olduğunu' söyledi. Buna göre Tillerson, "Esad'a ne olacağı ABD'nin değil Rusya'nın meselesi" ifadelerini kullandı. Derginin kaynağına göre, Tillerson 'ABD'nin terör tehdidine yanıt vereceğini fakat Esad'ın gideceği mi yoksa kalacağı mı konusunda net bir tavır sergilemeyeceği' anlamına geliyordu.

Habere göre Tillerson, ABD'nin son aylarda Esad'a karşı askeri hamlelerinin sadece, 'olası kimyasal saldırıları caydırmak' ve 'IŞİD karşıtı Amerikan güçleri korumak' gibi 'sınırlı taktiksel amaçlar taşıdığını da anlattı.

'SİYASİ ZAFER ESAD'IN, ABD DE BUNU KABULLENMEYE BAŞLADI'

Foreign Policy haberinde, "Tillerson'ın Guterres'e verdiği garantiler, Trump yönetiminin Suriye'de sürücü koltuğunda Rusya'nın oturması yönünde daha fazla isteklilik gösterdiğine, IŞİD'i yenmeye odaklanmak için jeopolitiği kenara attığına işaret" ifadelerini kullandı. Haberde, "Tillerson'ın pozisyonu, Rusya ve İran'ın desteklediği Suriye hükümetinin altı yıllık iç savaşın muhtemel siyasi kazananı olarak ortaya çıkışının kabul edildiğini gösteriyor" denildi. Foreign Policy, Tillerson-Guterres görüşmesinin, Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in bu hafta sonu G-20 zirvesinde ilk kez yüz yüze görüşmesi öncesine denk geldiğini de vurguladı. (Dış Haberler)