CHP’den ‘Milletin Sesi’ mitingi: Adayın belli olmaması dezavantaj değil

ANKARA- Cumhuriyet Halk Partisi'nin, ‘Milletin Sesi’ olarak adlandırdığı mitingler 4 Aralık’ta Mersin’de başlıyor. Mersin’in yanı sıra Adana, Hatay, Kahramanmaraş, Osmaniye, Niğde, Karaman ve Gaziantep’ten de katılımın olacağı miting öncesi hazırlıklar tamamlanmak üzere. Farklı bölgelerde de devam edecek mitinglerin ilk durağı olan Mersin’e geniş katılım sağlanması bekleniyor ve farklı parti seçmenlerine de çağrıda bulunuluyor.

Türkiye’deki “ekonomik krizin” anlatılacağı, iktidara “erken seçim” çağrısının yineleneceği mitingde CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından önce kürsü vatandaşlara devredilecek. Mersin ve çevre illerden mitinge katılanlar yaşadıkları sorunları, ekonomik tabloda karşılaştıkları olumsuz durumu birinci ağızdan anlatacak.

‘BÜTÜN KESİMLER MİTİNGE DAVETLİ’

CHP Parti Örgütü’nden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, Mersin’de düzenlenecek miting öncesi CHP Genel Merkezi’nde bir grup gazetecinin mitinge ve gündeme dair sorularını yanıtladı.

CHP’li yönetici ve teşkilatlarının uzun süredir mitinge ilişkin çalışma yaptıklarını belirten Salıcı’nın aktardığına göre mitingde sadece CHP ve Türk bayrakları olacak. Mersin Valiliği tarafından miting için gösterilen alanın kat ve kat fazla dolacağını, “Alan dolar mı?” diye bir kaygılarının olmadığını ifade eden Salıcı, “Miting çağrımızı sadece CHP’lilere yapmadık. Ekonomik krizden etkilenen, hayatı zorlaşan, bütün kesimleri mitingimize davet ediyoruz. Alan taştığında ortaya sıkıntılı bir durum çıkmasın, onun çabası içerisindeyiz” dedi.

Daha önce AK Parti ya da MHP’ye oy vermiş seçmenlerin de mitinge davetli olduğunu, daha önce verdiği oy tercihinin değiştiğini ifade eden yurttaşların da bulunduğunu belirten Salıcı, “Yurttaşlarımızı mitinge önyargısız bir biçimde katıyoruz” ifadelerini kaydetti.

‘AK PARTİ VE MHP’LİLERİN ÇARŞIYA, PAZARA ÇIKACAK YÜZÜ YOK’

CHP’nin Mersin’de yapacağı “Milletin Sesi” mitinginde ilk söz CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun değil vatandaşların olacak. Sahneye çıkacak kişilerin miting günü netleşeceğini belirten Salıcı, yöneltilen “Miting kararı artık seçim sürecinde sahada olduğunuzu gösteriyor. Bu karar nasıl alındı?” sorusuna şu ifadelerle yanıt verdi:

“Biz uzun süredir milletvekillerimizle, örgütümüzle sahadaydık. Adalet ve Kalkınma Partililer ve MHP’liler sahada yoktu. Çarşıya, pazara çıkacak yüzleri yoktu. Üzerine ağır kur şoku yaşandı ve piyasalar durdu. Mal alım ve satımı gerçekleşemez oldu çünkü hangi kurdan fatura keseceğiniz belli değil. Dolar bir günde iki lira yükselince, insanlar sabah fatura kestiklerinde başka bir kurdan akşam kestiklerinde başka bir kurdan işlem yapıyorlar. Tayyip Bey konuşmadan önce başka bir kurdan, konuştuktan sonra başka bir kurdan fiyatlandırıyorlar. Biz uzun süredir erken seçim istiyoruz ve bu vatandaşta da kabul görüyor. Vatandaşımız da erken seçim istiyor. Erken seçim talebini meydanlardan haykırmanın ve dile getirmenin daha doğru olduğu kararına vardık.”

‘MİTİNGLER BİTMEDEN SANDIK GELMİŞ OLUR’

‘Milletin Sesi’ sloganıyla başlattıkları mitinglerin devam edeceğini, Mersin’in ardından farklı bölgelerde de miting planlamasının yapılacağını belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı Salıcı, “Bu mitingler bittiğinde Türkiye’nin bütün illerini kapsamış mı olacak?” sorusuna, “Bu mitingler bitmeden sandık gelmiş olur” yanıtını verdi.

Ekonomi temasıyla yapılacak olan Mersin mitinginde, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşmasının başlıklarının ne olacağı sorusu yöneltilen Salıcı, “Bizim mitingde öne çıkaracağımız başlıklar, krizin yaratmış olduğu ağır toplumsal sorunları ifade eden başlıklar olacak. Hayat pahalılığı, enflasyon, işsizlik, dar gelirlilerin geçinememe durumu, asgari ücret, 3600 ek gösterge, EYT’liler, KYK borcu olanlar, esnafımız, köylülerimiz, çiftçilerimiz… Tamamı bu mitinglerde gündeme getireceğimiz konular olacak” dedi.

‘AKP TEŞKİLATLARINDA ÇALIŞANLARA ÇOK YÜKLENMEMEK LAZIM’

Mitingde sadece CHP ve Türk bayrağı olacağını söyleyen Salıcı, “Ekonomik sorunlara karşı Millet İttifakı’nın tepkisi ortak. Bu konuda bilgilendirdiniz mi İYİ Parti ve diğer Millet İttifakı üyelerini?” sorusuna, “Biz her yaptığımız şeyi Millet İttifakı adına yapıyor değiliz. Sayın Akşener Denizli’de bir miting yaptı. Bunu İYİ Parti adına yaptı ve saygıyla karşılıyoruz. Burada da CHP miting yapıyor ve mitingler silsilesi başlatıyor. Ortak yapılacak bir miting olursa, bu ortaklık çerçevesinde kurgulanır” yanıtını verdi.

Millet İttifakı’na mensup olanların gönüllerinin kendileriyle olacağını belirten Salıcı, “Miting için AK Parti ve MHP teşkilatlarına da bir davet var mı?” sorusunu ise şu ifadelerle yanıtladı:

“AKP’lilere, teşkilatlarında çalışanlara çok eziyet etmemek lazım. ‘Sizin yaratmış olduğunuz tabloyu sonlandırmak ve sizin zarar veren iktidarınızı hızlı bir şekilde seçime götürmek için mitingimize davet ediyoruz’ demek uygun olmaz diye düşündük. Arkadaşları çok üzmenin bir anlamı yok. Ama Adalet ve Kalkınma Partisi’ne, MHP’ye oy vermiş bütün yurttaşlarımızı davet ediyoruz.”

‘PROVOKASYON ÇABALARINA KARŞI TEDBİRLERİMİZİ ALIYORUZ’

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın muhalefete yönelik, “Daha neler göreceksiniz neler” ifadeleri hatırlatılan Salıcı’ya, mitinge yönelik bir provokasyon bekleyip beklemedikleri, buna yönelik hazırlıklarının olup olmadığı sorusu yöneltildi. “Nereden gelirse gelsin, biz provokasyon çabalarına karşı tedbirimizi alacağız, alıyoruz. Mersin mitingiyle ilgili de gereken tedbirleri alıyoruz” ifadelerini kaydeden Salıcı sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye’deki siyaseti sertleştirmenin, şiddetle iç içe geçirmenin, provokatif kişiler belirlemenin, onları tutmanın, siyasi liderlerle bir kavga üslubunda konuşmalarını sağlamanın ya da siyasi parti liderlerine parmak sallayarak ‘bunlar daha iyi günler’ demenin Türkiye’ye ne faydası var? Yaşamış olduğumuz kaosa, ekonomik buhrana bu kış ortamında yaşayacağımız ağır sorunlara iyileştirecek bir faydası yok. Mevcut gündemi değiştirme, ekonominin konuşulmaması gibi bir çabayla hareket ediyor olabilirler ama bizim gündemimiz ekonomi, yoksulluk, fakirleşme, 3600 ek gösterge, asgari ücret… Vatandaşın günlük yaşamış olduğu sorunları Türkiye’nin gündeminde tutmaya devam edeceğiz.”

‘BİZ BUNUN ALTINDAN NASIL KALKARIZ DİYE DÜŞÜNDÜLER’

CHP’nin Mersin Cumhuriyet Meydanı'nda yapmak istediği mitinge valilik izin vermedi ve mitingin adresi Millet Bahçesi’nin yanındaki alan olarak belirlendi. 17 Eylül tarihinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Cumhuriyet Meydanı’nda açılış adı altında miting yaptığını, meydanın dolmadığını belirten Salıcı, yaşanan meydan krizine ilişkin şu değerlendirmeleri yaptı:

“Adalet ve Kalkınma Partisi genel başkanına açılan bir alan, Türkiye’nin kurucu partisi, ana muhalefet partisi, önümüzdeki dönemin iktidarının partisi Cumhuriyet Halk Partisi’ne açılmak durumunda. Dolayısıyla böyle bir talepte bulunduk ama bu talep, karşılık görmedi. ‘Siyasi partiler için ayrılan başka bir miting alanı var’ dendi. Peki Tayyip Erdoğan için neden geçerli değil? İşlerine geldiği zaman Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı, işlerine geldiği zaman Adalet ve Kalkınma Partisi Başkanı. Zaten bu sistemi anlamsız kılan işlerden bir tanesi de bu. Cumhuriyet Meydanı’nı bize vermediler, yasakladılar. Şimdi vermiş oldukları meydanda görüşeceğiz. Göreceksiniz sizler de bırakın o meydan dolmayı, o meydanın birkaç katı insan, katılımcı yurttaşlarımız o bölgeyi dolduracaklar. Biz güçlü bir şekilde erken seçim talebini, Türkiye’nin istikrarı için dile getireceğiz. Anladığım kadarıyla korkuları şu; 17 Eylül’den iki ay sonra aynı meydana Kemal Kılıçdaroğlu gelirse ve o meydan daraltılmamasına rağmen Tayyip Erdoğan’ın geldiğinde toplamış olduğu kalabalığın üç, beş katı fazlası insanla dolar taşarsa ve güçlü bir ses orada Türkiye’ye yayılırsa ‘biz bunun altından nasıl kalkarız’ diye düşündüler.”

‘MİLLET İTTİFAKI’NIN BİR ADAY ÜZERİNDE MUTABIK KALMAMIŞ OLMASI DEZAVANTAJ DEĞİL’

“2022 yılı bitmeden bir seçim öngörüyor musunuz” sorusuna, “Olması zorunlu diyoruz. Bu ağır koşulları bizim insanımız bir sene daha çekmesin istiyoruz. Ticaretteki, iş hayatındaki istikrarsızlığı, emek dünyasındaki bu sıkıntıları bir yıl daha çekmesinler istiyoruz” yanıtını veren Salıcı’ya “Cumhurbaşkanı adayı” sorusu da yöneltildi.

Mersin mitinginde erken seçim çağrısını tekrarlayacakları, fakat buna karşın Millet İttifakı cephesinin cumhurbaşkanı adayının net olmaması durumunun handikap yaratıp yaratmayacağı sorusuna Salıcı şu ifadelerle yanıt verdi:

“Değil. Şu an Millet İttifakı’nın bir aday üzerinde mutabık kalmamış olması bir dezavantaj değil. Çünkü şu anda ittifakın çerçevesi de henüz netleşmemiş durumda. Belki ittifaka yeni katılımlar olacak. Biz Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem çalışmasını altı siyasi parti yürütüyoruz. Ortada bir fikir manzumesi var. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e Türkiye’yi döndürmek ve bu tek adam rejiminden Türkiye’nin bir an önce kurulması gerektiğini düşünüyoruz. Şu anda yaşamış olduğumuz ekonomik, dış politikaya dair Türkiye’nin toplumsal barışına dair birçok toplumsal sorunun odağına dair bu tek adam rejimi olduğunu düşünüyoruz. Biliyorsunuz dört partinin ekonomiden sorumlular Sayın Faik Öztrak’ın çağrısıyla bir araya geldiler. Bu çalışmalar devam edecek. Biz Türkiye’yi yönetmeye ve normalleştirmeye, düze çıkarmaya talibiz. Bu meseleyi sadece Cumhurbaşkanı adayının kim olacağı tartışmasına endekslemek, bu işin arkasındaki fikri çabayı ve kapasiteyi geride bırakmak olur ki bunu çok doğru bulmayız.”

‘GÜNDEMİ BİZ BELİRLİYORUZ’

Cumhurbaşkanı Erdoğan sosyal medya hesabından CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun sözlerini içeren videosunu paylaştı. Bu videoyu alıntılayan Kılıçdaroğlu’dan yanıt geldi ve Erdoğan’ı Mersin mitingine davet etti. Salıcı, “Muhalefetin daha oyun kuran pozisyona geldiği, AK Parti’nin daha pasif kaldığı değerlendirmeleri yapılıyor. Siz nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna şu ifadelerle yanıt verdi:

“Adalet ve Kalkınma Partisi ülkeyi yönetemediği gibi gündemi de belirleyemiyor. Savruluyor. Ülkeyi yönetirken yaşanan o savrulma hali gündemi belirlerken de var. Şu anda hem gündemi biz belirliyoruz hem de iktidarın ülkeyi neden yönetemediğini vatandaşımızın daha rahat görmesini sağlamaya çalışıyoruz. Ciddi bir yandaş medya üzerinden kurdukları propaganda var. Biz sözümüzü söylediğimiz zaman vatandaşa ulaşıyor diye düşünmemek lazım. Vatandaşımızın bir kısmı bizim sözümüzden haberdar olmuyor. Eğer iktidarın pembe gözlüklerle yapılan yayınlarını vatandaşımız dinliyorsa Türkiye’de yaşanan ağır sorunlardan haberdar olamıyor. Bu tür saha çalışmaları, mitingi farklı kesimlere gerekçelendirerek anlatmak, neden Türkiye’nin erken seçime ihtiyacı olduğunu anlatmak ve basın üzerinden ulaşamadığımız kesimlere ulaşmak için de bir imkân. Bunu kullanıyoruz.”

Erdoğan’ın Kılıçdaroğlu’nun sözlerini direkt paylaşması üzerine “iletişim kazası” değerlendirmelerinin de yapıldığı hatırlatılan Salıcı, “İletişimci değilim ama Sayın Erdoğan’ın Kılıçdaroğlu’nun o nur yüzünü paylaşıyor olması bizi memnun eder” dedi.