CHP’li kadın yöneticiler: İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararını tanımıyoruz

CHP’li kadın yöneticiler Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzasıyla İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararına “42 milyon kadının hakkı elinden alınmıştır” diyerek tepki gösterdi. Erdoğan’ın "zalimlerin yanında saf tuttuğu" belirtilen açıklamada, “Erdoğan’ın TBMM’yi ve hukuku yok sayarak aldığı İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararını tanımıyoruz, tanımayacağız!” denildi.

Google Haberlere Abone ol

ANKARA - CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, Kadın Kolları Başkanı Aylin Nazlıaka ve CHP’li kadın milletvekilleri İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararıyla ilgili basın açıklaması yaptı.

42 MİLYON KADININ HAKKI ELİNDEN ALINMIŞTIR

Türkiye’nin karanlık bir güne uyandığı belirtilen açıklamada, “Kadınların can simidi olan İstanbul Sözleşmesi, bir gecede tek adam hükümeti tarafından feshedildi! Bu kararla, koruma ve uzaklaştırma kararlarına rağmen en güvenli yer olan evlerinde hatta sokak ortasında katledilen binlerce kadın; bir kez daha öldürülmüştür. 42 milyon kadının hakkı elinden alınmıştır” denildi.

Açıklamada, “Türkiye’nin ilk imzacısı olduğu İstanbul Sözleşmesi, kadına yönelik her türlü şiddetin önlenmesi için devlete sorumluluk yüklemektedir. Psikolojik şiddet, ısrarlı takip, fiziksel şiddet, zorla evlendirme, cinsel ve ekonomik şiddet de dahil olmak üzere kadınları her türlü şiddetten koruyan en kapsamlı sözleşmedir. Şimdi AKP hükümetine soruyoruz: Bu sözleşmenin neyinden rahatsız oldunuz? Kadını yok sayan düzenden doğan kadına yönelik şiddetin ateşini harlamak, şahsım hükümetinin haddi değildir. Kadına karşı vahşet ve aile içi şiddet vakalarında yaşanacak artışın vebali, İstanbul Sözleşmesi’ni feshedenlerin boynundadır” değerlendirmesi yapıldı.

KARARI TANIMIYORUZ

Alınan kararın "20 Temmuz sivil darbesinin devamı" olarak nitelendirildiği açıklamada sürecin Meclis dışında işletilemeyeceği de vurgulandı. Açıklamada şöyle denildi: “Meclis’te oy birliğiyle kabul edilmiş olan İstanbul Sözleşmesi, milletin iradesi yok sayılarak feshedilemez. İnsan hakları, temel hak ve özgürlükler alanındaki sözleşmeler TBMM kararıyla; yani kanunla alınır. Bu karar açıkça Anayasamızı da yok saymaktır. Kadın cinayetleri politiktir. Biz, Erdoğan’ın TBMM’yi ve hukuku yok sayarak aldığı İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararını tanımıyoruz, tanımayacağız!”

BULUNDUĞUMUZ HER SOKAK MÜCADELE ALANI

Açıklamada başta TBMM olmak üzere her platformda bu sözleşmenin gereklerinin yapılmasını sağlamak için kadın hareketiyle birlikte mücadele edileceği belirtildi, “Bundan sonra bulunduğumuz her alan; sokaklar, mahalleler, meydanlar dahil bizim için mücadele alanıdır. Vicdan sahibi her erkeğin annesi, eşi, kardeşi, arkadaşı olan ve yaşamın eşit ortağı olan kadınlarla beraber olacağını biliyoruz. Biz, hep birlikte bu zulme dur diyeceğiz. Türkiye’ye aydınlık günleri bizler getireceğiz!” denildi. (DUVAR)