'Cezalandırmada öğretmen, hak istediğimizde işçiyiz'

Özel okullarda çalışan öğretmenler sorunlarını kamuoyuna anlatmak için dernekleştiler. Öğretmenler sendikalaşamadılar çünkü çoğunluğu öğretmen statüsünde dahi değil. Derneğin Yönetim Kurulu Üyesi Şahin Kılınç, özel okul öğretmenlerinin cezada öğretmen gibi 657’ye tabi tutulduğunu, ama haklarını istediğinde, işçi önbüro elemanı olduğuna anlattı: “Ne tam öğretmeniz ne de işçi, araftayız…”

Google Haberlere Abone ol

Burcu Özkaya Günaydın

DUVAR - Özel okullarda çalışan öğretmenler, sorunlarına dikkat çekmek, haklarına sahip çıkmak için dernekleşerek, Özel Sektör Öğretmenleri Derneği (ÖSÖBDER) adını aldılar. Peki "Niye sendika değil de dernek?" ÖSÖBDER kurucu üye ve Yönetim Kurulu Başkanı Şahin Kılınç, özel okullarda çalışan çok sayıda öğretmenin sistemde öğretmen olarak görülmediğini, çalıştıkları kurumlarda birçoğunun işçi statüsünde görüldüğü için sendika değil de dernek olmaya karar verdiklerini söylüyor.

MOBBING UYGULANARAK İSTİFAYA ZORLANIYORUZ

Kılınç özel okullarda çalışan öğretmenleri dernek kurmaya götüren süreci şu sözlerle aktardı: “Sosyal medya platformlarında sorunlarımızı tartışıyorduk. Önce sorunları, çözüm önerilerini konuştuğumuz bir sayfa açtık. Sonra bu birlikteliği resmi boyuta taşımaya karar verdik.”

şahin
Şahin Kılınç

Özel okullarda çalışan öğretmenlerin en önemli sorunun statü olduğunu vurgulayan Kılınç, “Okullarda, kurslarda öğretmen statüsünde çalışmıyoruz. Ya işçiyiz ya da ön büro elemanı. İş güvencemiz yok. Bizim her sene sözleşmemiz yenilenir. Kurum sahipleri, öğretmenlere; ek ders, yapması gereken işin dışında işler, veli arama, nöbet ister. Bunları kabul etmeyeni sözleşme yenilememeyle tehdit eder. Kısaca, statümüz yok, iş güvencemiz yok, mobbinge maruz kalıyoruz. Mobbing uygulanarak istifaya zorlanıyoruz. Böylece kıdem tazminatımız da elimizden alınıyor" dedi.

'PANDEMİDE YARIM ÜCRET ALDIK AMA TAM ÇALIŞTIK'

Kılınç, pandemi döneminin ise özel okul öğretmenleri için tam bir sömürüye dönüştüğünü belirtti ve nedenini de şöyle açıkladı: "Özel okul öğretmenlerinin çoğunluğu, kısa ya da günlük nakdi ücret karşılığında, sigortaları yatırılmadan online tam zamanlı çalıştırıldılar. Pandemi dönemini fırsata çeviren kurum sahipleri, öğretmenleri rızası olmadan ücretli izne çıkardılar. Pandemi sürecinde mesleği bırakan çok fazla öğretmen oldu. Bursa’da bir arkadaşımız çiğköfteci açtı. İzmir’de bir arkadaşımız taksiciliğe başladı.”

'BİZ NE OLDUĞUMUZU BİLMİYORUZ'

Bazı durumlarda öğretmen, bazı durumlarda işçi statüsünde kaldıklarının altını çizen Şahin Kılınç, “Özel okul öğretmenleri öğretmenliğe dair bir cezada 657’ye tabi tutularak cezalandırılıyor ama haklarını istediğinde, işçi önbüro müdürü oluyor. Doğa okullarında bir dönem öğretmenler maaşlarını alamadığı için eylem yapmıştı. Orada onlara dediler ki eylemi bırakın sizi 657’ye tabi tutarız. Yani öğretmenlikten atarız dediler. Peki eylem yapanlar öğretmen statüsünde olsalar böyle aylarca maaş yatırmama yapılabilir mi? Biz ne olduğumuzu bilmiyoruz. Ne tam öğretmeniz ne de işçi, araftayız” şeklinde konuştu. Kılınç, özel okul öğretmenlerinin talebini de şöyle aktardı: Statü sahibi olmak, mobbinge maruz kalmamak, öğretmen onuruna yaraşır ücret almak…

DOĞA KOLEJİ'NDE NE OLMUŞTU?

Doğa Kolejinde öğretmenler 2018 yılının ortasından itibaren düzensiz maaş almaya başlamış, bu durum artarak ilerlemişti. O dönem işten çıkarılan öğretmenlerin dahi maaşları yatırılmamıştı. Öğretmenler maaşları için derslere girmeyerek eylem yapmış, bazı veliler de öğretmenlere destek olmuştu.