Burak Dalgın’dan hükümete kırık karne

DEVA Partili Burak Dalgın, hükümetin seçim sonrası performansını değerlendirdi. "Hükümetin karnesi kırıklarla dolu" diyen Dalgın, "Bu gidişle notların ikinci dönem de düzeleceği yok" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - DEVA Partisi Balıkesir Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Burak Dalgın, hükümetin seçim sonrasındaki performansını değerlendirdi. Dalgın, hükümetin performansını makroekonomik veriler, günlük hayatımızdaki fiyatlar, harç ve ücretler ve seçim vaatlerini gerçekleştirme olmak üzere dört ana başlıkta değerlendirdi.

Dalgın, “13 Mayıs 2023’te, yani genel seçimlerin hemen öncesinde, dolar kuru 19 lira 60 kuruştu. Bugün, 30 lirayı aştı. Euro kuru 21 lira 30 kuruştu. Bugün neredeyse 33 lira. Yani iktidar, 8 ayda kurları 1.5 katına çıkarmış. Biliyorsunuz dövizdeki her artış, hayat pahalılığı olarak doğrudan cebimize yansıyor. Üstelik, dövizdeki her artış, hazinenin borcunu da artırıyor. Zaten o da bizim paramız.

Hatırlayalım, 13 Mayıs 2023’te TCMB’nin faiz oranı yüzde 8 buçuktu. Bugün yüzde 42 buçuk. Nisan ayında, ‘Faiz yükselemez, faiz devamlı düşecektir.’ diye oy isteyen hükümet, 8 ayda faizi 5 katına çıkarmış. Bu, KOBİ’lerin işletme sermayesi kredisinin, vatandaşın kredi kartı faizinin yükselmesi demek" diye konuştu.

'8 AYDA VATANDAŞLARIMIZ DAHA DA FAKİRLEŞTİ'

Dalgın, günlük hayatı doğrudan etkileyen ürünlerin fiyatlarındaki artışla ilgili şunları söyledi:

“Hatırlayalım, 13 Mayıs 2023’te benzinin litresi 19 lira 75 kuruştu. Bugün 36 lira 75 kuruş. Neredeyse iki kat! Mazotta durum daha da fena. 18 buçuk liradan 39 liraya çıkmış. Bu dönemde petrol fiyatlarında ciddi bir değişim yaşanmadı. Yani fiyat farkı tamamen hükümetin performansıyla ilgili: kur ve vergi artışı.

Hatırlayalım, 13 Mayıs 2023’te kıymanın kilosu 300 lira civarındaydı. Bugün 380 lira. Peynirin kilosu 200 liraydı, bugün 300 lirayı geçti. Seçimden önce 50 lira olan yumurta, bugün 70-75 lira. Örnekleri çoğaltmak mümkün. Seçimden bugüne geçen 8 ayda, vatandaşlarımız daha da fakirleştirilmiş."

'İTİBARDAN ASLA TAVİZ VERİLMEDİ'

Dalgın, konuşmasında şunları söyledi:

“Yüksek lisans eğitimine başlayacak öğrencilerimizin mecburen girdiği YÖKDİL sınavı var. Seçimden önce bu sınavın ücreti 260 liraydı. Artık 490 lira. Neredeyse ikiye katladı.

Benzer bir durum ehliyette de var. Seçimden önce 2 bin 490 lira olan B sınıfı sürücü belgesi harcı, yeni yılla birlikte 3 bin 945 liraya çıktı. Kamunun doğal tekel olduğu alanları çaktırmadan vergi almak için kullanmasına karşıyım.

Tabii geçen yıl duble olarak tahsil edilen motorlu taşıtlar vergisini de unutmayalım. Üstelik tüm bunlar bazı şirketlere vergi afları lütfedilirken, yeni makam araçları alınırken, itibardan asla taviz verilmezken oluyor.

Hükümet, seçim beyannamesinde ‘çoğunluğu 1 yıl içinde olmak üzere deprem bölgesinde 650 bin konut yapılacağını’ söylemişti. Halbuki, geçen hafta şehit olan Müslüm Özdemir’in Kahramanmaraş’taki depremzede ailesinin hâlâ çadırda kaldığını öğrendik. Bu vesileyle, Türkiye Tek Yürek kampanyasında depremzedeler için toplanan on milyarlarca lira bağışın nereye harcandığını İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya sordum. Kendisinden cevap gelince vatandaşlarımızla paylaşacağım. Ancak görülüyor ki, bırakın söz verdiği evleri yapmayı, hükümet daha depremzedelerimize düzgün barınma koşulları bile sağlayamıyor.

Mesela, hükümet gençlere ilk cep telefonu ve bilgisayar alımlarında vergi muafiyeti sağlanacağını vadetmişti. Seçimden sonra bir vergi indirimi kararı açıklandı ancak öyle şartlar getirildi ki gençlerimizin hayali suya düşürüldü. Artan kur ve fahiş vergilerle, çağın temel ihtiyaçları gençlerimiz için hayal olarak kaldı.

'SEÇİMDEN SONRA DAHA YÜKSEK VERGİLER BİZİ BEKLİYOR'

Hükümetin karnesi ortada. Üstelik bu gidişle notların ikinci dönemde düzeleceği de yok. Tam aksine, yerel seçimden sonra daha yüksek vergiler bizi bekliyor.

Buna karşı çıkmak için elimizde önemli bir fırsat var: 31 Mart Yerel Seçimleri. Yerel seçimlerde iktidara bir sarı kart göstermek, en azından hükümetin kendisine çeki düzen vermesini sağlayabilir.”