Bahçeli'den Altılı Masa'ya '3 dönem cumhurbaşkanlığı' mesajı

MHP lideri Devlet Bahçeli, Altılı Masa'nın Anayasa önerisinin 'tarihi geriye sarmak' olduğunu söyledi ve "Cumhurbaşkanlığı 5'er yıllık 3 dönem olsa da yeni yüzyılın 25 yılını hızla götürsek" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında gündeme yönelik açıklamalarda bulundu. Altılı Masa'nın önceki gün açıkladığı Anayasa değişikliği önerisini eleştiren Bahçeli, cumhurbaşkanının 7 yıllık görev süresiyle 1 kere seçilmesi önerisini eleştirerek, "Cumhur İttifakı milletin ittifakıysa '2 yetmez, 3 olsun' dersek ne yapacaksınız? Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi 5'er yıllık 3 dönem olsa da yeni yüzyılın 25 yılını tamamen lider ülkeye doğru hızla götürsek" ifadelerini kullandı.

Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

GEVEZE YORUMCU, SÖZDE UZMAN...: Münbiç, Tel Rıfat ve Ayn El Arap mıntıkasında canlı terörist bırakılmamalıdır. Alayı birden ekin gibi biçilmeli, silindir gibi ezilmelidir. Kaç gündür dikkatimizi çekmektedir, önüne gelen, dili olan, askerliğin temel kurallarından bihaber, yanaşık düzen nedir bilgisi bulunmayan, askerlik yapıp yapmadıkları dahi belli olmayan ne kadar geveze yorumcu, sözde uzman varsa televizyonlardan Türkiye’nin kara harekatı şu günde olacak, bugünde yapılacak diye konuşmaktadır. Deprem olur, bunlar ekrana çıkar. Sanırsınız fay hatlarını avuçlarının içi gibi bilirler. Domates, patates, soğan mevzu bahis olur, bunlar sırasıyla ahkam keserler. Zannederseniz ekonomi dehasıdırlar, marketten, pazardan, bakkaldan neredeyse çıkmadıkları izlenimi verirler.

YETKİSİ OLMAYANLARIN DİLLENDİRMESİ GÜVENLİK ZAAFIDIR: Hep aynı isimler, hep aynı simalar, hep aynı maskaralıklar, hep aynı akıl danelikleri devamlı surette gözümüzün içine sokulmaktadır. Hallerine bakmazlar, Hasan Dağına oduna giderler. Türkiye’nin askeri stratejisini küçücük akıllarınca belirlemeye çalışırlar. Aslında potansiyel maksatları terörle mücadeleyi sabote etmek, terör örgütünün muhtemel gelişmelerden haberdar olmasını sağlamaktır. Bunlardan bıktık usandık, bu edepsiz, bilgisiz, cibilliyetsiz ve ciddiyetsiz ekran yüzlerinden gerçekten midemiz bulanmaktadır. Türkiye’nin ne zaman ve hangi şartlarda muhtemel kara harekâtı yapacağının yetki ve görevi olmayan kişiler tarafından ulu orta dillendirilmesi güvenlik zaafıdır, buna da muhakkak bir sınır konulmalıdır.

DAYATILAN COĞRAFYALARIN SORGULANMA VAKTİ GELMİŞTİR: Saykıs-Pico haritasının paramparça edilme vakti gelmiştir. Dayatılan coğrafyaların sorgulanma vakti gelmiştir. Masa başında cetvelle sınır çizen sömürgeci anlayışın açtığı dipsiz kuyuların kapatılması milli varlığımız ve milli güvenliğimiz adına bir mecburiyet, bir mesuliyettir. Kandil’den Ayn El Arap’a kadar havadan tahrip, karadan da süpürme harekatıyla bölücü terör örgütünün kafası koparılmalıdır. Göbek bağımızı kendimiz kesebilecek yeterlilikteyiz. Yurt içinde ve sınır ötesinde hiçbir terör örgütüne sessiz ve seyirci kalamayız, kalmadık, kalmayacağız.

ADAYIMIZ RECEP TAYYİP ERDOĞAN'DIR: 2023 yılında yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği Genel Seçimlerine çok sıkı bir hazırlık döneminden geçiyoruz. Bu süreci sandıkların açıldığı ana kadar da devam ettireceğiz. 2023’e doğru adayımız belli, kararımız nettir. Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır. Cumhur İttifakı’nın TBMM’de nitelikli çoğunluğa ulaşıp, milletimize ve ülkemize yeni bir anayasa kazandırması başlıca gayemizdir.

ÖNERİMİZ DARBE ANAYASASINDA TADİLAT YAPMAK DEĞİLDİR: Milliyetçi Hareket Partisi olarak 4 Mayıs 2021 tarihinde, Cumhuriyet’in 100’üncü yıl dönümünü kucaklayacak 100 maddelik yeni bir anayasa teklif metnini milletimizle ve siyasi muhataplarımızla paylaşmıştık. Önerimiz ve önceliğimiz 12 Eylül darbe anayasasında tadilat yapmak değildir. Maksadımız yırtıklara yama dikmek, eksik ve gedikleri pansumanla kapatmak hiç değildir.

BUNLARIN KAFASI KARMAKARIŞIK: Zillet ittifakının dün açıkladığı “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği Önerisi” ölü doğmuş, deyim yerindeyse dağın fare doğurması bile mümkün olmamıştır. 1982 Anayasasının 84 maddesinde, 9 bölüm başlığı, alt başlık ve madde başlığında yapılan değişiklik önerileri tamamıyla avunma ve avutmaya dayalı beyhude bir çabadır. Birbirlerinin kulağını çekmek için pozisyon alanların ortak bir akılla anayasa yazması, anayasa hazırlaması ham bir hayaldir. Bu kadar zahmete niye girdikleri, bugüne kadar zillet partilerinin 55 defa birbirlerini hangi amaçla ziyaret ettikleri, 9 defa niçin toplanıp dağıldıkları belirsizliğin kuytusunda asılmış bir muamma levhası olarak karşımızdadır. Bunların kafası karmakarışıktır.

ÖNERİLERİ TARİHİ GERİYE SARMAKTIR: 1982 Anayasasında çalakalem yaptıkları mevzi değişiklikleri, 150 yıllık Anayasa geleneğinde yeni bir sayfa açmanın heyecanı ve gururu olarak takdim etmeleri kelimenin tam manasıyla zırvadır, işin özünde de tevili imkansız bir çarpıklıktır. Zillet ittifakının Anayasa değişiklik önerisi tarihi geriye sarmak, akıntıya karşı kürek çekmek, devletin temellerine dinamit yerleştirmek, güçlenen Türkiye’ye pranga vurmak, milletin takdir ve tercihine kara çalmaktır. Zillet ittifakı Türkiye’nin çivisini çıkarmak için zehirli önerilerini sıralamış, esas itibariyle de geçmişin tezahüründen başka hiçbir şey söyleyememiştir. Ülkemizin hızını kesmek için bariyer oluşturan, barikat diken, hendek açan, siper kazan zillet ittifakının hevesi kursağında kalacak, yayından çıkan ok bir daha sadağına girmeyecektir.

DEĞİŞTİRECEKLERİ ANAYASA YIKIM ANAYASASIDIR: Bölücü ve teröre batmış sözde siyasi partilerin kurtarılması, hatta aklanması amacıyla parti kapatılmasını özde hukukun konusu olmaktan çıkarıp yasama organının takdirine bağlayan zillet ittifakının akıl hocası HDP’dir, PKK’dır, terör yedekleridir. Hazırlanan önerinin amacı olarak, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni yürürlükten kaldırıp Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçişi sağlamak olarak gösterilmesi özürlü bir siyasi zekanın komplosudur. Diyorum ki, bunlardan hiçbir yol, hiçbir halt olmaz, olamaz. Bunların yapacağı veya değiştireceği anayasa yıkım anayasası, yenilgilerin egemen olduğu toplum sözleşmesidir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine keyfi demek, anayasal hak ve hürriyetleri güvencesiz bıraktığını iddia etmek, hukuk devletinin mekanizmalarını tamamıyla aşındırdığını ileri sürmek çok ağır bir bühtandır, bu bühtan faillerinin yakasına kara bir leke gibi yapışmıştır.

CUMHURBAŞKANINI TEK DÖNEMLE SINIRLAMAK BUBİ TUZAĞI: Yarının Türkiye’sini inşa edeceklermiş. Halbuki 1982 darbe yıllarının Türkiye’sinin tıpkısının aynısına hizmet ettikleri yalın ve sarsıcı bir gerçek halinde ortadadır. Halkın seçtiği bir Cumhurbaşkanını tek dönemle sınırlayıp sembolik hale getirme önerisi cahilliğin ve milleti tanımayan kadir bilmezliğin bubi tuzağıdır. Zillet ittifakını oluşturan partilere çağrım, gelin Cumhur İttifakı’nın yeni anayasa hazırlığına ve hedefine siz de katılın. Gelin siz de bu tarihi sorumluluğa ortak olun. Geçmişe takılarak geleceğin vizyonunu kurmak gibi bir hezeyandan geri dönün. Gelin Türkiye’nin yanında durun. Gelin bu milli şerefe siz de katkı verin. Bunu yapmazsanız tarih ve millet huzurunda nankör ve inkarcı olarak anılacaksınız, hiçbir zaman da milletimizden geçer not alamayacaksınız.

ÜÇ DÖNEM OLSA DA 25 YIL GÖTÜRSEK: Şimdi bunların uykusunu kaçırayım. Cumhurbaşkanı 7 yılda 1 defa seçilecekmiş. Biz bir görevi tamamladık. İkincisine 23'ünde hazırlanıyoruz. Şimdi soruyorum, Cumhur İttifakı milletin ittifakıysa '2 yetmez, 3 olsun' dersek ne yapacaksınız? Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi 5'er yıllık 3 dönem olsa da yeni yüzyılın 25 yılını tamamen lider ülkeye doğru hızla götürsek.

BU SİSTEMDEN GERİYE DÖNÜŞ YOKTUR: Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, Türkiye’nin arayıp bulduğu şifadır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, Lider Ülke Türkiye’nin, Süper Güç Türkiye’nin, İ’la-yı Kelimetullah’ın, Kızılelma ülküsünün önsözüdür, önyüzüdür, taşıyıcı kolonudur, devlet ve millet dayanışmasının kırılmaz ve yıkılmaz kuvvetidir. Bu sistemden geriye dönüş yoktur. Türkiye’nin film şeridi gibi geriye sarması diye bir şey de söz konusu olamayacaktır. Muhalefet partilerini izana davet ediyorum.

KULAK ÇEKME İŞİNE SON VERİN: Bunların kazanacak aday girdabında birbirlerini yemeyi bırakmalarını, kulak çekme işine son vermelerini, enseye tokat siyasetinden vazgeçmelerini millet için, devlet için, demokrasi için gerekli ve acil olduğunu huzurlarınızda ısrarla dile getiriyorum. Yaparlarsa ne ala, yapamazlarsa pekala der işimize ve ileriye bakarız. Allah’ın izniyle zillet ittifakını yürüyüşümüzden çıkacak tozumuzla baş başa bırakırız. (HABER MERKEZİ)