Ayvalık’ta otel projesi: ‘Bu bir ölüm inşaatıdır’

Altınova sahilinde sürdürülen otel inşaatına, uzmanlar ve STK’ler karşı çıkıyor. Uzmanlar, zeminde sıvılaşma tehlikesi olduğu, olası bir depremde binanın yıkılabileceği uyarısında bulundu.

Altınova sahilinde inşaatı süren otel inşaatı.
Google Haberlere Abone ol

Özgür Duygu Durgun

AYVALIK - Ayvalık’ın Altınova sahili, beş bloktan oluşan otel inşaatına açıldı. Denize 10 metre uzaklıkta, Uzungöl mevkiinde süren inşaat, Altınova Koruma Girişimi başta olmak üzere Ayvalık’taki sivil örgütler ve halkın tepkisini çekiyor.

Uzmanlar, tam verimli tarım arazisi olan bölgenin sulak zemin yapısı nedeniyle, yapılaşma açısından büyük riskler barındırdığına dikkat çekiyor.

STK'ler otel projesine karşı dün Altınova sahilinde bir araya geldi.

 ‘AYVALIK BELEDİYESİ RUHSAT İZNİNİ İPTAL ETMELİ’

Altınova Koruma Girişimi inisiyatifinde bir araya gelenler, Altınova kumsalında Neva Prestij Yapı İnşaat Taahhüt Otomotiv Tic. Ltd. Şti. tarafından yürütülen inşaat projesine karşı eylem yapıyor.

Bu kapsamda Altınova Koruma Girişimi, TMMOB Balıkesir Mimarlar Odası, Ayvalık Tabiat Platformu üyeleri, Emek Partisi Balıkesir İl Başkanlığı, ADD Ayvalık Şubesi ve halk, dün Altınova sahilinde bir araya geldi.

Burada yapılan açıklamada, “Ayvalık kıyıları ranta açılamaz. Kıyılar halkındır, halkın kalacak. Sulak zemine bu inşaat iznini hangi kurum vermiştir? Bakanlık mı, il belediyesi mi, ilçe belediyesi mi? Kimse çıksın ortaya hesap versin. Bu bir ölüm inşaatıdır. Kim yapı inşaat ruhsatı verdiyse ortaya çıkmalı, bu kaçak yapı yıkılmalı’’ denildi.

Altınova Koruma Girişimi'nden avukat Tuba Aysun Türközen, “Burhaniye ve Edremit belediyeleri zeminde sıkıntı olan bölgelerdeki inşaatların ruhsat iptali veya durdurulması yönünde adımlar atıyor.  Benzer kararlar, Ayvalık’ta sıvılaşma tehlikesi olan bölgelerdeki inşaatlar için acilen alınabilir. Ayvalık Belediyesi’nden talebimiz ve beklentimiz budur” diye konuştu.

‘BÜTÜN AYVALIK KIYILARI YAPILAŞMA TEHDİDİ ALTINDA’

Devam eden inşaat için Ayvalık Belediyesi tarafından verilen yapı ruhsatına ve plan düzenlemelerine ilişkin idari iptal davası açan Altınova Koruma Girişimi’nden de şu açıklama yapıldı: ‘’İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi’nin Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cenk Yaltırak’ın Kahramanmaraş depremlerinden sonra yapmış olduğu değerlendirmeler esnasında verdiği, Ayvalık ve Edremit Körfezi örneği çok önemli. Yaltırak, bir bilim insanı olarak kentlerin, köylerin tek katlı yapılar ve ovada olmayan kayalık yüksek noktalarda yerleşimlerle oluştuğunu vurguluyor. Son depremler de bizlere kıyılarda, kumsallarda yapılan inşaatların ve verilen yapı ruhsatlarının anayasaya aykırı olduğu gibi, hayati tehlike oluşturabileceğini gösteriyor. Maalesef, bir deprem ülkesi olduğumuz bilindiği halde Ayvalık’taki kıyı talanı Altınova ile sınırlı değil. Cunda Adası, Tavuk Adası, Sarımsaklı sahili, Şirinkent kıyıları ve neredeyse bütün Ayvalık kıyıları yapılaşma tehdidi altında.”

‘İNŞAAT YÖNETMELİKLERE AYKIRI’

Mimarlar Odası Balıkesir Şube Başkanı Betül Dikici, konuyla ilgili Gazete Duvar’a yaptığı açıklamada, “Böylesi bir yapılaşmaya izin vermek akıl tutulmasıdır. Genel ve yereldeki iktidarlar ne yazık ki, doğamızın talanına yok edilmesine fırsat vererek suç işlemektedirler” dedi. Söz konusu yapılaşmanın Balıkesir Çanakkale Çevre Düzeni Planı’ndaki üst ölçek nazım imar planının plan bütünlüğü bozduğuna dikkat çeken Dikici, şöyle devam etti: “Söz konusu inşaat kıyı kenar çizgisinin ilk 50 metrelik sahil şeridinde kalmakta olup; kısmi yapılaşma bulunmamaktadır. Kıyı kanuna ve ilgili yönetmeliklerine aykırı olan bu inşaat aynı zamanda çevresindeki yapılaşmalara da uygun değildir. Doğaya, ekolojik sisteme ve bölgede yaşayan yurttaşların sosyal-ekonomik-kültürel yaşamına etkileri değerlendirilmeden yapılmakta olan bu inşaat, 6 Şubat tarihinde yaşanan depremdeki yıkılan binalar gibi olabilir.”

Balıkesir’in birinci derece deprem bölgesi olduğunu belirten Dikici, “Doğaya ve çevresine saygılı ve sağlıklı kentleşme, nitelikli bir yapılaşma ve yaşanılır gelecek için öncelikle kıyı alanları, sulak alanlar, tarım alanları, zeytinlik alanları parsel parsel imar planı değişikleri ile yapılaşmaya açılmamalı, bilim ve teknik dışı yönetmelik ve imar planı değişikliklerinde ve uygulamalarda ısrar edilmekten artık vazgeçilmelidir” diye konuştu.