Antalya’da zam protestosunda Akbelen dayanışması

Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri, art arda zamlar ve vergi artışlarına karşı protesto yürüyüşü yaptı. Platform, Akbelen’deki mücadele için de dayanışma çağrısı yaptı.

Google Haberlere Abone ol

ANTALYA – Cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimlerinin ardından gün aşırı yapılan zamlara ve vergilerdeki artışa, sivil toplum örgütleri, siyasi partiler ve sendika üyelerinden oluşan yaklaşık 70 kişilik bir grupla tepki gösteren Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri, Kazım Özalp Caddesi’nden Saat Kulesi’ne protesto yürüyüşünde polis engeliyle karşılaştı. Yürüyüş güzergahında bildiri dağıtan kalabalık, ‘Bu zamlarla yaşanmaz’, ‘Krizin faturasını emekçiden çıkarma’, ‘Ormanlarımıza, suyumuza, toprağımıza dokunma’ yazılı dövizlerle yürüdü. Slogan atıp iktidarı protesto eden gruba, trafiğe kapalı yolda bir süre yürüdükten sonra çevik kuvvet ve sivil ekipleri müdahale etti. Polis eylem yapan kalabalığa dağılmaları için anons yaptı. Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri’nden temsilciler ve polis ekipleri arasındaki gerginliğin ardından platform üyeleri Attalos Heykeli önünde basın açıklaması yaptı.



‘GELİR ADALETSİZLİĞİNDE MAKAS AÇILDI’

Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri üyeleri adına konuşan dönem sözcüsü ve Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Nurettin Sönmez, son dönemde art arda gelen zamlar ve vergilere yapılan yüksek artışlarla birlikte zaten emekçilerin sırtında olan yükün katlanarak arttığını, gelir ve vergi adaletsizliğinde makasın daha da açıldığını söyledi. Seçimden sonra birçok tüketim maddesine art arda gelen zamlara dikkat çeken Sönmez, “Ülkenin gerçek sahipleri olan milyonlarca emekçi, açlığa, yoksulluğa mahkum edildi. Bütçe gelirleri büyük oranda emekçilerden alınan vergilerden oluşuyor. Krizin faturası, her zaman emekçiye, yoksula yükleniyor. TÜİK tarafından açıklanan sahte enflasyon rakamları baz alınarak belirlenen maaşlar, yoksulluğun giderek daha geniş kesimlere yayılmasına neden oluyor” dedi.

‘SUSMA HAYKIR, ASGARİ YAŞAMA HAYIR’

“Susma haykır, zamlara, adaletsiz vergilere, asgari yaşama hayır” sloganının yükseldiği eylemde, Sönmez, hem emekçilerin hem de emeklilerin, yetersiz maaş artışları ve yoksulluk sınırının çok altında aylıklarla açlığa mahkûm edildiğine vurgu yaptı. Ulaşım, sağlık ve eğitimden ücretsiz yararlanmanın bir yurttaşlık hakkı olduğunun altını çizen Sönmez, “Herkes için insanca yaşam maliyetlerini karşılayacak bir ücret talep ediyoruz. Halkın yararına kamu yatırımlarının artırılmasını, kamuda istihdamın yeterli hale getirilmesini istiyoruz. Artarak geniş kesimlere yayılan yoksulluğa, gelir adaletsizliğine, açlığa karşı her yurttaşa insan onuruna yaraşır bir yaşam sürebilme koşullarını sağlamak devletin temel görevidir" diye konuştu.



AKBELEN DAYANIŞMASI: YANGINA DEĞİL KORUYANA SU SIKIYORLAR

Muğla’nın Milas ilçesine bağlı İkizköy’deki Akbelen Ormanı’nda ağaçların kesilmesine karşı köylüler ve çevrecilerin ortaya koyduğu mücadeleye destek olmak, çevre katliamına onlarla ortak ses vermek istediklerini belirten Sönmez, dayanışma çağrısı yaptı: “Şirket çıkarlarını halkın çıkarlarına tercih eden, ülkenin ormanlarını yağmalamaya ortak olan bir yönetim anlayışı ile karşı karşıyayız. Yangın söndürmek için su sıkması gereken Tarım ve Orman Bakanlığı araçlarının, Akbelen’de ormanlarını korumaya çalışan halkın üzerine su sıktığını görüyoruz. İktidar, ne pahasına olursa olsun sermayenin çıkarlarını korumaya kararlı. Bizler de bütün emekçiler, doğaseverler, emekliler, kadınlar, gençler olarak geleceğimizin ve ezilen bütün halkların çıkarlarını korumaya kararlıyız. Haksızlığa karşı birbirimizden güç alıp hep birlikte direneceğiz.”