Mülteci grubuna Meriç’te taciz ateşi: 'Hem Türk askeri hem Yunan polisi ateş ediyor'

Meriç'ten Yunanistan'a geçmeye çalışan bir grup mültecinin Türk askeri ve Yunan polisinin taciz ateşine maruz kaldığı öne sürüldü. Gruptan 3 kişi bir karakolda bulundu, diğerleri ise kampa ulaştı.

Abone ol

Vedat Yeler

ATİNA - Meriç Nehri üzerinden Yunanistan'a geçmeye çalışan bir grup mülteci, nehrin ortasında mahsur kaldı.  

Bu sabah saatlerinde yaşanan olayda, 2'si kadın 11 kişiden oluşan Türkiyeli mülteci grup Türk askeri ile Yunan polisinin taciz ateşine maruz kaldıklarını bildirip sığınma ve acil yardım yardım talebinde bulundular.

Gün içinde iki defa Yunanistan tarafından geri itildiklerini aktaran mülteciler paylaştıkları videolarda "Meriç’in ortasındayız. Hem Türk askerleri hem de Yunan polisi bize ateş ediyor. Hangi yöne gideceğimizi bilmiyoruz. Çünkü iki taraf da bize ateş ediyor. Sesimizi duyan var mı? Görüyorsunuz. Arkadaşlar gidiyor. Tekrar geri geliyorlar ve birçok arkadaşımızı kaybettik. Nereye gittiklerini bile bilmiyoruz. Boğuldular mı? Yunan polisine mi gittiler? Türk askeri mi aldı onları? Bazı arkadaşlarımız hakkında hiçbir bilgimiz bile yok. Acaba sesimizi duyan olacak mı?" ifadelerini kullandılar.

Grupta yer alan Ruken Varol’un ailesi ile yaptığımız görüşmede, “Diğer tarafta mıdır, bu tarafta mıdır, boğuldu mu haberimiz yok. Kimseden bilgi alamıyoruz. Hayatından endişe duyuyoruz” dedi.

ÜÇ KİŞİ SINIRDAKİ BİR KARAKOLDA

Grupta bulunan kayınbiraderi Erol Bayındır ve görümcesi Seda Uğurlu’dan Yunanistan’daki avukatı aracılığıyla bilgi aldığını söyleyen İrem Nur Akın, Bayındır ve Uğurlu ile birlikte bir kişinin daha sınırdaki bir karakolda olduklarını aktardı. Üç kişinin iltica prosedürlerinin başlatıldığını ifade eden Akın, videolarda görülen ve boğulma tehlikesi geçiren kişinin görümcesi olduğunu belirtti.

Akın, avukat yardımıyla yakınları ile görüştüğünü ve 10 kişinin kampta olduğunu, iyi olduklarını, bir kişinin ise yoldan geri döndüğünü söyledi.

BVMN: BU YASADIŞI UYGULAMALARA DERHAL SON VERİLSİN

Sınır bölgesindeki son yangınlar döneminde aşırı sağın harekete geçtiğini ifade eden Sınır Şiddeti İzleme Ağı (BVMN) kıdemli politika analisti Hope Barker ise bu dönemde ortaya çıkan yerel bir 'sivil muhafız' oluşumuna dikkat çekti ve “Meriç'te yaşanan bu son olay giderek daha da endişe verici bir hal almaktadır” dedi.

Mültecilerin nasıl takip edildiğine, ‘vatandaşlar’ tarafından alıkonulmalarına ve temel hakları ihlal edilerek sürekli geri itildiklerine tanık olduklarını söyleyen Barker, “Bu durumu rapor edenler kriminalize ediliyor çünkü devlet, hak ihlallerinin faillerini sorumlu tutmak zorunda kalmamak için onları susturmaya çalışıyor” diye konuştu.

Hope Barker, hareket halindeki tüm insanların Avrupa'da uluslararası koruma başvurusunda bulunma haklarını kullanabilmeleri için bu yasadışı uygulamalara derhal son verilmesi çağrısında bulundu.