Gezi tutukluları için AYM önünde eyleme izin verilmedi

100 gündür cezaevinde bulunan Gezi davası tutukluları için Anayasa Mahkemesi önünde açıklama yapmak isteyen TMMOB üyelerine polis izin vermedi.

Abone ol

Nur Kaplan

ANKARA – Gezi Parkı Davası’nda 9 yıl süren yargılama sonucunda 7 kişi tutuklandı. İş insanı Osman Kavala ağırlaştırılmış hapis cezası alırken, Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi’ye de 18 yıl hapis cezası verildi.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) ve bağlı odaların Gezi Davası’nda verilen hapis cezalarına karşı başlattığı Adalet Nöbeti 100’üncü gününü doldurdu.

Bugüne kadar TMMOB ve bağlı odaların üyeleri Mimarlar Odası binası önünde adalet nöbeti tutuyordu.

Meslek odaları Adalet Nöbeti'ni  100’üncü gününde Anayasa Mahkemesi önünde açıklama yapmak, daha sonra ise forum düzenleme kararı aldı. Ancak AYM önünde basın açıklaması yapmak isteyen gruba polis izin vermedi.

Açıklamaya izin verilmemesi üzerine AYM karşısında bulunan Ahlatlıbel Parkı’ına geçen meslek odası temsilcileri ile polis arasında arbede yaşandı. Polisin çembere aldığı grup oturma eylemine geçerek basın açıklamasını okudu.

TMMOB üyeleri, açıklamanın ardından forum düzenledi. Forumda, Gezi Davası’nda tutuklananların mektupları okundu.

‘GEZİ PARKI’NI SAVUNMAK MESLEKİ ETİK İLKELERİMİZDEN BİRİYDİ’

Meslek alanlarının tarihsel birikimle, temel ilkeleri çerçevesinde, halka ait olanı korumanın ve kamu yararını savunmanın mühendis, mimar ve şehir plancılarının temel görevi olduğunu söyleyen Şehir Plancıları Odası Genel Sekreteri Ayhan Erdoğan, Gezi Parkı için mücadele etmenin de mesleki etik ilkelerinden biri olduğunu söyledi.

Erdoğan, şunları kaydetti:

“2013 Haziran’ında, korunması gereken yalnızca kamusal alanlar da değildi üstelik. İktidarın baskı politikaları, temel hak ve hürriyetleri günden güne askıya alması yurttaşların nefes alması daha da zorlaşıyor, ülkenin geleceği karanlığa gömülüyordu.

Aydınlık bir geleceği savunma, düşünce ve ifade özgürlüğüne sahip çıkma iradesi ile doğal alanlarımızı, meralarımızı, kıyılarımızı, ormanlarımızı, kamusal alanlarımızı koruma düşüncelerinin kesiştiği simgesel bir mekana dönüştü Gezi. Farklı mücadele alanları kesişti ve ülkemizin toplumsal mücadele tarihine kazınacak bir halk hareketine dönüştü.”

‘GEZİ’Yİ TUTSAK ETMEYE YALNIZLAŞTIRMAYA AMAÇLIYORLAR’

AK Parti’nin Gezi direnişini yargılamalarla karalamaya çalıştığını söyleyen Erdoğan, “Uzun ve bariz hukuksuzluklar içeren bir dizi girişimin ardından son olarak kendi partisinden milletvekili aday adayı olan bir yargı mensubu üzerinden arkadaşlarımızın nezdinde Gezi’yi tutsak etmeye, yalnızlaştırmayı amaçladılar.” dedi.

‘GEZİ’DEN VE ARKADAŞLARIMIZDAN ELİNİZİ ÇEKİN’

Gezi davası tutukluların nezdinde milyonların örgütlülüğünü ve talebinin yok edilmeye çalışıldığını ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:

“Biliyoruz ki bugün yaşanan derin yoksulluktan, ülkenin çöküşünden çıkışın yolu Gezi Direnişi’nde ayağa kalkan milyonların örgütlülüğünden geçiyor.

Hukuksuz tutuklama kararlarının verildiği günden itibaren başlattığımız ve bugün 100. Gününe giren Adalet Nöbetleri vesilesiyle bir kez daha kararlılıkla belirtiyoruz: TMMOB ve bağlı Odaları olarak, mesleki ve teknik bilgimizi halkın yararına kullanmaya devam edeceğiz, arkadaşlarımızı asla yalnız bırakmayacağız ve bu ülkenin en görkemli halk hareketi olan Gezi’ye sahip çıkmayı kararlılıkla sürdüreceğiz.

Adalet Nöbetlerimizin 100. gününde bir kez daha sesleniyoruz: Arkadaşlarımızı derhal serbest bırakın. Bu hukuksuzluğa bir an önce son verin. Gezi’den ve arkadaşlarımızdan elinizi çekin. Ve şunu bilin ki; Biz kazanacağız, Gezi kazanacak.” (DUVAR)