AK Partili Ensarioğlu'ndan tarikat sorusuna yanıt: Şeytanlaştırmanın anlamı yok

AK Parti Diyarbakır Milletvekili Adayı Galip Ensarioğlu, tarikatlar ve cemaatlerle ilgili soru soran bir gence, "Uç örneklerle tarikatları veyahutta cemaatleri şeytanlaştırmanın anlamı yok" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DİYARBAKIR - ABD merkezli Ulusal Demokratik Enstitü (NDI), İzmir merkezli Sosyal İklim Derneği, Dokuz 8 Medya Araştırmaları Derneği ve Daktilo 1984 tarafından ortaklaşa yürütülen "Gençliğin Yüzleri" programı Diyarbakır'da bir otelde gerçekleştirildi.

Siyasal Forum kapsamında düzenlenen panele Yeşil Sol Parti Diyarbakır Milletvekili Adayı Ceylan Akça Cupolo, Cumhuriyet Halk Partisi Diyarbakır Milletvekili Adayı Zeynep Deniz Erk ve AK Parti Diyarbakır Milletvekili Adayı Galip Ensarioğlu katıldı.

'BİR SAPIĞIN İŞLEDİĞİ SUÇU BÜTÜN CAMİAYA MAL ETMEK YANLIŞ'

Panelde AK Parti Diyarbakır 1. Sıra Milletvekili Adayı Galip Ensarioğlu'na, Elazığ Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi 2. sınıf öğrencisi 20 yaşındaki Enes Kara'nın Nur cemaatine bağlı bir evde intihar etmesini ve tarikat ile cemaat yurtlarında istismara uğrayan gençleri hatırlatan bir genç, "İktidarda kalırsanız tarikatlar ve cemaatlerle ilgili nasıl bir yaptırım uygulayacaksınız?" diye sordu.

"Uç örneklerle tarikatları veyahutta cemaatleri şeytanlaştırmanın anlamı yok" diyen Ensarioğlu, tarikat ve cemaatlerin "çok değerli hizmetler" verdiğini iddia etti. Tarikatlar ve cemaatlerin, "İnsan yetiştirmek için çok büyük gayretler sarfettiğini" ileri süren Ensarioğlu'nun yanıtı şöyle oldu:

"Kalkıp bir ahlaksızın, bir sapığın işlediği suçu bir camiaya mal etmek yanlıştır. Hiçbiri de cezasız kalmadı. Her kesimde suç işleyen var, sadece cemaat ve tarikatta değil. Cemaat ve tarikatlar sadece düzgün insan yetiştirmek isteyen sivil toplum alanlarıdır. Ama hepsi denetlenmeli. Her türlü sivil toplum, sivil faaliyet denetlenmeli, burada suç işleyen, kabahat işleyen varsa buna müsaade edilmemeli. Cemaatler, tarikatlar, vakıflar, dernekler kendi resmi faaliyet alanı neyse, kuruluş amacı neyse bu amaç çerçevesinde hizmet etmeliler. Sadece bu topluma düzgün insan yetiştirme konusunda katkı sağlamalılar. Devlete adam yerleştirmeye, ihale almaya, kamu kurumlarında hakimiyet kurmaya kalkarlarsa paralel yapıya dönüşürler. Kim olursa olsun buna müsaade edilmemeli. Devleti, devlete hesap verenler yönetmeli."

'ÇOCUĞUNUZU, 'RIZASI VAR' DİYEN PARTİNİZE EMANET EDER MİYDİNİZ?'

Türkiye İşçi Partisi Diyarbakır İl Örgütü Yönetim Üyesi Yusuf Eren de Ensarioğlu'na, "Enes Kara cemaat baskısına dayanamayıp intihar etti. Ali İsmail Korkmaz, Gezi'de dövülerek öldürülen genç arkadaşımız. Polis sadece 7 ay 15 gün ceza aldı. Gülistan Doku kaybedildi. Uzman Çavuş tacizine uğrayan İpek Er 18 yaşında intihar etti, uzman çavuş hala serbest. Kemal Kurkut Diyarbakır'da polis eliyle öldürüldü. Dava adaletsiz kaldı, peşini bıraktınız, kılınızı kıpırdatmadınız. Böyle mi gençliğe hizmet edeceksiniz? Ensar Vakfı'nda 45 çocuktan 10'u tecavüz raporu aldı, AKP bakanı 'Çocuğun rızası var' dedi. Partiniz hiç mi utanmadı, siz hiç mi utanmadınız? Şimdi soruyorum: Çocuğunuzu, 'Bir kereden bir şey olmaz, küçüğün rızası var' diyen partinize emanet eder miydiniz?" diye sordu.

Ensarioğlu, soruya, "Herkesin edep ve terbiye sınırları içerisinde sorusunu da alırız, eleştirisini de alırız, cevabımızı da veririz. Ama burada siyasi tevdir yapmaya kalkarsan, bu çok popülist bir şey, buna gerek yok. Bunlar kimseyi bir yere taşımaz, sorunu da çözmez" şeklinde karşılık verdi.

BASININ GÖRÜNTÜ ALMASI ENGELLENDİ

Genç o sırada "Bu, bütün gençliğin ortak sorunudur. Diyarbakır'da yaşayan herkesin ortak sorunu Kemal Kurkut'tur" dedi.

Ensarioğlu'nun başka bir gencin sorusuna geçtiği sırada Ensarioğlu'nun danışmanları ve polis tarafından basına açık toplantıda basın mensuplarının görüntü alması engellendi.