Ziraat Bankası'ndaki 'kur vurgunu' örtbas mı edildi?

Ziraat Bankası eski yöneticisi Mustafa Şahin'in 4 bin ayrı döviz alım satım işlemiyle milyonlarca lira haksız kazanç elde ederken, bankaya 2,5 milyon lira zarar ettirdiği iddiası Meclis'e taşındı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekili Ahmet Şık'ın gündeme getirdiği iddiaya göre Ziraat Bankası İstanbul 1. Bölge Yöneticisi olarak görev yapan Mustafa Şahin, emekli edildiği 2017 sonuna kadar bankadan güncel döviz kurunun altında milyonlarca TL’lik döviz alıp satarak servet sahibi oldu. Aynı zamanda banka iştiraklerinde de görev yapan Şahin'ın bu dönemde, 4 bin adet döviz alım-satım işlemi yoluyla yaklaşık 2,5 milyon TL'lik görev zararına da neden olduğu belirtiliyor.

'ÖRTBAS EDİLDİ, BİR MEMUR EMEKLİ EDİLDİ'

Ahmet Şık, normal şartlarda suç/zarar tespiti yapılan raporun ardından savcılığa suç duyurusu yapılması gerekirken Şahin'in bankanın zarar ettiği 2,5 milyon TL’yi ödemesi koşuluyla emekli edilerek, olayın örtbas edildiğini söyledi.


Milletvekili Ahmet Şık, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'ın yanıtlaması talebiyle Meclis'e sunduğu soru önergesinde, banka bünyesinde yürütülen soruşturmada elde edilen bulgular sonucunda, işlemlere aracılık yapılan bir memurun işine son verilip verilmediğine de yanıt aradı. Mustafa Şahin hakkında ise adli makamlara müracaat edilmediği ve uzlaşı yapılarak bu kişinin emekli edildiği belirtildi. İleri Haber'de yer alan habere göre kurum içi soruşturmanın soruşturma sonucunda yöneticilerle ilgili adım atılmazken, işlemlerde görevli memurun işine son verildiğini öğrendi.

Soru önergesinde, o dönem işlemleri soruşturan teftiş kurulunun başkanı olan Mehmet Şükrü Taşçı’nın halen Ziraat Bankası Kredi Tahsis ve Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı olan Mehmet Şükrü Taşçı olabileceği iddiasına da yer verilirken, bu kişinin terfisinde söz konusu usulsüzlükler karşısındaki tavrının etkili olabileceği öne sürüldü.

'BÜYÜK İŞLEMLERDE GENEL MÜDÜR YARDIMCISININ DA BİLGİ SAHİBİ OLMASI GEREKİYOR'

Bankanın döviz işlemleriyle ilgili bilgi sahibi bir kaynak, İleri Haber'e yaptığı değerlendirmede ise 200 bin doların üstündeki işlemlerde, Genel Müdür Yardımcısı'na da bilgi verilmek zorunda olunduğuna dikkat çekti ve şu değerlendirmeyi yaptı:

"200 bin doların üzerindeki işlemler söz konusu olduğunda alış-satış onayı, nakit pozisyonunu takip eden hazine birimi tarafından veriliyor. Kuru belirlerken elindeki döviz pozisyonuna bakan birim, eğer elindeki rezerv güçlü ise rekabetçi kur (düşük seviye) üzerinden satışa onay verebiliyor. Büyük hacimli işlemlerde Ziraat Bankası’nın hazineden sorumlu genel müdür yardımcısının da bilgi sahibi olması gerekiyor. Bahsi geçen yoğunluk ve hacimdeki işlemler genel merkez yöneticilerinden habersiz yapılamaz."

'O DÖNEM KAMBİYO MUAMELE VERGİSİ YOKTU, KAZANÇ ÇOK DAHA YÜKSEK OLABİLİR'

Satış işlemleri yapıldığı dönemde kambiyo muamele vergisinin de olmadığını hatırlatan kaynak, bu sayede kazancın çok daha yüksek olduğunu belirtti.

Öte yandan döviz kurlarındaki yükseliş üzerine Merkez Bankası'nın döviz satışı Hazine aracılığıyla ve kamu bankaları üzerinden yapılmaya başlanmış, spekülasyona açık daha düşük kurdan satışlar üzerinden büyük bir kamu zararı oluşmuştu. Prof. Dr. Mustafa Özer’e göre söz konusu toplam zarar 250 milyar TL’yi buluyor.

HALKBANK 'YANLIŞLIKLA' YARI FİYATINA DÖVİZ SATMIŞTI

Öte yandan 31 Ağustos 2018 Cuma akşamı yaklaşık yarım saat boyunca Halkbank sistemleri üzerinden düşük kurdan dolar satışı yapılmıştı. Cuma gecesi Dolar/TL kuru 6,50'nin üzerindeyken Halkbank internet sitesine girenler, 3,72 seviyesinden dolar satımı gerçekleştiğini görmüş, konu sosyal medyada büyük tartışma yaratmıştı.

Konunun duyulmasının ardından Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan açıklama yapmış ve toplamda 4,6 milyon dolarlık işlem gerçekleştirildiğini ve bunların iptal edildiğini söylemişti.  Arslan, 'hata'nın nedenine ilişkinse şunları söylemişti: "Kur bilgisi hatalı girilmiş değildir ama ülkeler arası faiz makasının bir düzeltme faktörü olarak kura olan etkisinden kaynaklanan bir yanlış giriş vardır. İlk defa böyle bir hata ile karşılaştık."

20 SORU

Ahmet Şık'ın soru önergesinde ise Ziraat Bankası'ndaki söz konusu işlemlere ilişkin 20 soru yer aldı:

1- Ziraat Bankası İstanbul Bölge Yöneticisi olarak görev yapmakta olan Mustafa Şahin adlı şahıs emekli olduğu 2018 yılına kadar, Ziraat Bankası’nda hangi tarihlerde hangi görevlerde bulunmuştur, bugün banka ile herhangi bir bağlantısı var mıdır?

2- Bir dönem bankada Genel Müdür Yardımcılığı ve Teftiş Kurulu Başkanı olarak da çalışan M. Şahin adlı şahsın bu bankada çalıştığı süre boyunca mal beyanları dikkate alındığında, kendisi hakkında herhangi bir inceleme ya da soruşturma yapılmış mıdır?

3- M. Şahin adlı şahsın kur spekülasyonu marifeti ile aşırı zenginleşmesi ve kamu zararına neden olduğu iddiası doğru mudur? Doğru ise şahsı hakkında ne işlem yapılmıştır?

4- M. Şahin adlı şahsın Bölge Yöneticiliği yaptığı süre zarfında hızlı zenginleşmesi Banka Teftiş Kurulu ya da BDDK nezdinde herhangi bir takibata konu olmuş mudur? Takibatın safahatı ne olmuştur?

5- M. Şahin adlı şahıs banka iştiraklerinde de görev almış, bu yapılardan da maddi kazanç sağlamış mıdır?

6- Banka teftiş kurulunun ilgili şahıs ile ilgili olarak yürütmüş olduğu bilinen soruşturmaya ilişkin detaylar; tarih, kapsam, süreç, bulgular nedir?  Soruşturma kapsamında işine son verilen herhangi bir banka çalışanı söz konusu mudur? Bu çalışanın işine sor verilme nedeni nedir?

7- Soruşturma raporu, kanuni rapora dönüştürülüp adli makamlara iletilmiş midir, iletilmiş ise hangi tarihlerde hani makamlara iletilmiştir? İletilmemiş ise sebepleri nedir?

8- Soruşturma neticesinde ortaya çıktığı iddia edildiği üzere, bu şahsın kur spekülasyonu yolu ile 4 bin adet döviz alım-satım işlemi gerçekleştirdiği doğru mudur? Şahsın görevini kötüye kullanarak bu işlemler ile elde ettiği paranın miktarı nedir, bu işlemler hangi tarihlerde hangi miktarlarda yapılmıştır? Bu işlemler sonucunda bankanın ya da işlemin yapıldığı şubenin uğratıldığı zarar miktarı nedir?

9- Şahsın bu işlemlerini soruşturan teftiş kurulunun o dönem üyeleri kimlerdir? Bu kimseler bugün banka ile herhangi bir ilişki içinde midir? Dönemin teftiş kurulu başkanı olan Mehmet Şükrü Taşçı ile bugün Ziraat Bankası Kredi Tahsis ve Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı olan Mehmet Şükrü Taşçı aynı kimseler midir?

10- Bu kişinin bugün Genel Müdür Yardımcısı olmasının bu tip soruşturmalarda gösterdiği “liyakat” ile ilgisi ne kadardır?

11- Soruşturmayı yürüten kurula başkanlık eden bu kişinin ve bağlı bulunduğu Yönetim Kurulu Üyelerinin, Genel Müdür ve diğer yetkililerin soruşturma üzerinde yetki ve sorumluluğu nedir? Ne ölçüde buna uygun davranmıştır ne ölçüde ihlallerde bulunmuştur?

12- Bugüne dek banka teftiş kurullarından herhangi birinin, herhangi bir soruşturma kapsamında kusurlu ya da kasıt içinde olduğuna ilişkin durumlar söz konusu olmuş mudur?

13- Banka yönetiminin bu tip soruşturmalara kayıtsız kalmasının nedenleri arasında, emsal teşkil edebilecek türde bulgulardan kaçınmak da bulunmakta mıdır?

14- Adı geçen şahsın, kendisi hakkında yürütülen bu soruşturma kapsamında 22.11.2017 tarihinde ve sonrasında bankanın hazine operasyonları hesabına peyderpey olmak üzere toplamda 2.500.000 TL göndermesi ve ardından emekli olması soruşturmanın “tatlıya bağlandığına” mı işarettir?

15- Bu para transferinin gerçekleşmesi için kimler aracı olmuş, böyle bir “uzlaşmaya” kimler taraf olmuş ve kimler soruşturmanın adli makamlara ulaşmasına, soruşturmanın derinleşmesine engel olmuş ve bu uzlaşmadan pay almıştır?

16- Banka teftiş kurulunun buna benzer şekilde son 10 yıl içinde yürüttüğü kaç işlem söz konusudur? Kaç işlem kurum içinde resmi olarak sonuçlandırılmış, kaç işlem ise adli makamlara intikal ettirilmiştir?

17- Banka teftiş kurullarının yürüttüğü soruşturmalardan kaçı sonuçsuz kalmış, kaçı anılan şekilde “tatlıya bağlanmıştır”?

18- Banka yönetiminde yer almış kişiler içinden benzer şekilde kur spekülasyonlarından kazanç sağladığı tespit edilen ve benzer şekilde bir soruşturmaya konu olmuş kimseler var mıdır? Bu kişiler kimlerdir ve hangi görevlerde bulunmuşlardır? Bu kişiler bugün hangi görevlerdedirler?

19- Banka yönetimlerinin kur spekülasyonlarından zenginleşmesine mani olması gereken ve bu tip hareketleri denetleyen ne gibi mekanizmaları vardır, bu mekanizmalarda yetki ve sorumluluk kimlerdedir?

20- Yönetimi Cumhurbaşkanlığı’nca belirlenen Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu, bu gibi iddialar hakkında hangi işlevi görmektedir?