Yoksullaştıran 'büyüme': Çalışanların milli gelirden aldığı pay azaldı

Çalışanların milli gelirden aldığı pay yılın ilk çeyreğinde, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4 gerilerken, sermayenin aldığı pay yüzde 2 arttı. Büyümeye en büyük katkı tüketimden geldi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), yılın ilk çeyreğine ilişkin Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) raporunu yayımladı. Veriler, büyümenin itici gücünün tüketim harcamaları olduğunu gösterirken, çalışanların milli gelirden aldığı payın da düzenli olarak gerilediğini ortaya koydu.

GSYH verilerine göre çalışanların milli gelirden aldığı pay, 2020 yılının ilk çeyreğinde yüzde 39,1 iken geçen yıl yüzde 35,5, bu yıl ise yüzde 31,5'e geriledi.

SON 14 YILIN EN DÜŞÜK ORANI: İLK ÇEYREKTEKİ KAYIP 89 MİLYAR LİRA

İlk çeyrekler karşılaştırıldığında bu son 14 yılın en düşük oranı oldu. Eğer oran geçen senenin ilk üç ayındaki yüzde 35,5'lik seviyesinde kalsaydı çalışanlara 698.1 milyar TL yerine 787.1 milyar TL maaş ödenecekti. Maaşlı çalışanların bu yılın ilk çeyreğinde geçen seneye göre kaybı 89 milyar TL oldu.

Milli gelirden işletmelerin aldığı pay ise geçen yılın ilk çeyreğinde yüzde 45,6 iken, bu çeyrekte yüzde 47,6'ya yükseldi.

BÜYÜMEYE EN BÜYÜK KATKI ÜRETİM DEĞİL, TÜKETİMDEN GELDİ

Rakamlardaki dikkat çekici bir diğer veri ise, büyümenin itici gücünün üretim değil, tüketim olduğunu ortaya koydu. Tüketim harcamaları önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 19,5 arttı. Hanehalkı tüketimi ilk çeyrekte büyümeye 11,6 puan katkı yaptı. 
Sanayinin büyüme performansı da (yüzde 7,4), hizmetler sektörünün (yüzde 14,9) altında kaldı. 

KİŞİ BAŞI GELİR AZALDI

Ekonomistler de yaptıkları değerlendirmede, büyüme verilerinde tüketimin ağırlığına ve emekçilerin milli gelirden aldığı payın azalmasına dikkat çekti. Ekonomistlerin, büyüme verilerine ilişkin değerlendirmeleri şöyle:

İktisatçı Hayri Kozanoğlu: Her ne kadar 2022 ilk çeyrek büyümesi yüzde 7.3 açıklansa da, dolar bazında GSYH 793,8 milyar dolara geriledi. Kişi başına gelir de 9374 dolara düştü. Özetle, Türkiye ilk 10 ekonomi arasına girme hedefinden biraz daha uzaklaştı!

Ekonomist Evren Devrim Zelyut: Mutlu azınlık tüketimi ile oluşan büyüme bir zafer değildir! Tarımdaki büyüme yüzde 0,9 iken büyüme ile övünmek cehalettir! Baz etkisi sadece enflasyonda değil büyümede de karşımıza çıkacak, seneye bu çeyrek rakamları çakılacak! Yatırım ve üretim olmadan şişen son balonu gördük...

Ekonomi yazarı Uğur Gürses: Düzenli biçimde gerileyen ücret payı... "Ne güzel büyüdük" değil mi?

Doç. Dr. Baki Demirel: Üç resimde kompozisyonuna bakalım:
1- Hizmet ve finans ağırlıklı büyüme. Özellikle Tarımın katkısı yok denecek kadar az(Üretim)
2- İç ve dış talebin sürüklediği bir büyüme Sürdürülebilirlik? (Harcama)
3- Emek aleyhine büyüme(gelir)
(EKONOMİ SERVİSİ)