YAZARLAR

NBA'de mevcut fark: Doğu ve Batı

Oyuncu takasları, oyuncu transferleri ve yer değişimleri en çok Doğu Konferansı'nda yaşanıyor. Hatta koçların kovulma ve yer değişimleri. Neden? Bunu iyi düşünmek, iyi analiz etmek ve iyi anlamak gerekiyor.

NBA'de playoff'lar kaldığı yerden devam ediyor. İlk turu erken tamamlayanlar olduğu kadar seriyi uzatanlar da var. Yıllarca tartışılan bir gerçek bir kez daha bu “bubble” sürecinde ortaya çıktı; Doğu ve Batı Konferansı arasındaki kalite ve seviye farkı.

Ligin en büyük yıldızlarının listesini oluşturun, bir top 10 veya top 20, muhtemelen o listenin yüzde 80'i, Batı Konferasnı'ndaki bir takımın formasını giymektedir. Ligin tartışmasız en büyük koçlarının büyük bölümü neredeyse Batı Konferansı'daki takımlarda görev almaktadır. Ligin en elit genel menajerleri zaten Batı Konferansı'nda.

Doğu Konferansı'nın şampiyon adayı Milwaukee Bucks'ın yıldız oyuncusu Khris Middleton gerçekten bir yıldız mı? Soruyu daha net soralım: Batı Konferansı'nda ilk beşte oynayabilir mi? Milwaukee Bucks, Doğu Konferansı'nın açık ara en güçlü takımı durumunda. Peki Batı'da Clippers'da ilk beşte forma bulabilir mi? Yanlış anlaşılmasın; burada Khris Middleton'ı karalamıyoruz, sadece konferansların arasındaki seviye farklarının, oyuncu profillerinin sınıflandırılmasında etkili olduğunu gözler önüne sermek istiyorum.

LeBron James, üst üste 8 yıl boyunca Doğu Konferansı'ndan NBA Finali'ne yükseldi. 4 yıl üst üste Miami Heat ile, 4 yıl üst üste Cleveland Cavaliers'la. Miami Heat'te olağanüstü bir kadro derinliğine ve etrafını yıldızların sarmasına rağmen 4 yılda sadece 2 kez şampiyon olabildi. Cleveland'da ise 4 yılda 1 kez. Yani 8 yılda 5 kez NBA Finali kaybetti. 2007'deki Cleveland'la eriştiği NBA Finali hariç. Yani toplamda 9 NBA Finali'nin 6'sını kaybetti. 9 NBA Finali'nin tamamına Doğu Konferansı'ndan katıldı.

Geçtiğimiz yılki NBA Finali'nda olağanüstü sakatlıklar yaşanmasaydı şampiyon yine Golden State Warriors olacaktı. Kawhi Leonard ve Toronto Raptors'ün şampiyonluğuna gölge düşürmeyelim ama bu, rasyonel bir gerçek. En nihayetinde şampiyon olmasına rağmen Toronto'yu bıraktı gitti. Peki nereye gitti? Los Angeles'a, Clippers'a yani Amerika'nın Batı kıyısına, Batı Konferansı'na. LeBron James, Cleveland'den ayrılınca nereye gitti? Los Angeles Lakers'a yani Batı Konferansı'na. Çünkü LeBron James şunu çok biliyordu ki şampiyon olacaksa bunun yolu Batı Konferansı'ndan geçecekti.

Oyuncu takasları, oyuncu transferleri ve yer değişimleri en çok Doğu Konferansı'nda yaşanıyor. Hatta koçların kovulma ve yer değişimleri. Neden? Bunu iyi düşünmek, iyi analiz etmek ve iyi anlamak gerekiyor.

1 veya 2 yıllık projeleri bir kenara koyarsak veya Spurs gibi oturmuş bir kadro yapısını ve takım kültürünü... Son 21 yıla bakalım. 90'larda Doğu Konferansı'ndaki Michael Jordan etkisini bir kenara koyacak olursak 2000'li yıllar boyunca ligin en değerli oyuncuları genelde Batı Konferansı'nda yer alıyordu ve takımını şampiyonluğa bu oyuncular taşıyordu. Shaquille O'Neal, Kobe Bryant, Tim Duncan, Steph Curry, Dirk Nowitzki, Kevin Durant.

Bütün bunların dışındaki Batı Konferansı'da mücadele eden James Harden gibi yıldızlar Doğu Konferansı'nda oynuyor olsa, NBA Finali'ne erişmeleri daha mümkün. Kevin Garnett, Boston Celtics formasını giyene kadar, Minnesota Timberwolves yıllarında bir kez bile NBA Finali göremediğini unutmayalım. Batı Konferansı 20 yıldır gerçekten çok çetin ve zor. Halbuki o 2000'li yıllarda Kevin Garnett, ligin sayılı starlarından hatta fark yaratan oyuncularından biriydi diyebiliriz.

Bugün Clippers'da Kawhi Leonard'ın yancılığını yapan Paul George unutmayalım ki Doğu Konferansı'nda Indiana Pacers yıllarında ligin sayılı yıldızlarından biri haline gelmişti. Dünyanın en popüler konsol oyunlarından biri olan NBA2K17'in kapağı bile olmuştu, gerisi siz düşünün. Bugün Paul George o kadar da fark yaratabilen bir oyuncu konumunda olmadığını söyleyebiliriz. Burada derdimiz Paul George'a sallamak değil, bunun altını bir kez çizelim. Ama aradaki fark gerçekten algısal olarak da çok büyük farklar oluşturuyor zihinlerimizde ve basketbol anlayışımızda.

Bugün Khris Middleton, Doğu Konferansı'nın en güçlü takımında değil de Batı Konferansı'nın güçlü takımların birinde oynuyor olsaydı bırakın yıldız olarak tanımlanmayı, ilk beşte başlayan bir oyuncu bile olmayacaktı. James Harden ise Doğu Konferansı'nda oynuyor olsaydı yıllarca ligin En Değerli Oyuncusu ödülünü almaya devam edecekti.

Miami Heat ilk turda Indiana Pacers'ı 4-0 geçti yani maç kaybetmeden. İddia ediyorum; bu Miami Heat, Batı Konferansı'ndaki 1-2 takımın dışında herhangi bir takımı ilk turda eleyemeyebilir. İkinci turda Milwaukee Bucks zaten Miami Heat'i eleyecektir ayrıca, bu da başka bir konu.

Şu anda 3-1 geride olan, muhtemelen bu yazıyı okuduğunuzda Lakers'a 4-1 elenmiş olabilecek Portland Trailblazers, Doğu Konferansı'da mücadele ediyor olsaydı Doğu Konferansı Finali oynamaya aday olurdu. Bucks yine elerdi muhtemelen ama gerçek bu. İşin tuhaf tarafı Portland, playoff'lara son sıradan yani 8'inci sıradan giriş yaptı.

Bucks, Doğu Şampiyonu olacaktır herhangi bir olağanüstü durum yaşanmazsa. Sakatlık, vesaire. Batı Konferansı Finali'ni Los Angeles derbisi oynayacaktır. Lakers ve Clippers. NBA'de harita az çok ortaya çıktı çok önceden ama bakalım her şey yolunda seyredecek mi? Bekleyip göreceğiz.


Ara Gözbek Kimdir?

Yayın hayatına 2005'te üniversite radyosu CIU FM'de başlayan Ara Gözbek aralıksız üç sene İngilizce ve Türkçe yayınlarla canlı radyo programı hazırladı ve sundu. 2005'te CNN Türk'te Frekans programında yapım asistanı ve muhabir olarak görev aldı. Gazeteciliğe ilk olarak 2006'da BirGün gazetesinde adım attı. BirGün'de Pazar eki ve spor bölümlerinde 400'den fazla makale yayınladı, ardından Türkiye'nin en çok takip edilen spor haber sitesi sporx.com yazarlığa devam etti. 2007 yazında staj yaptığı TRT'de “NBA Europe Live” adı altında NBA'in uluslararası projesinde TRT'yi NBA muhabiri olarak temsil etti. SporX TV'de “NBA ARA'SI” programını yaptı. Bunların dışında Taraf gazetesi, tempo24.com.tr ve birçok sitede makaleleri ve haberleri yayınlandı. Döneminde çok popüler bir radyo olan Metro FM'de pek çok programa konuk ve yorumcu olarak katıldı. sokaksesi.com sitesinin ve Android ile Apple'larda uygulaması da olan Sokak Sesi Radyosu'nu kurup burada uzun bir süre “underground” radyo yayınları yaptı. Halen Gazete Duvar'da yazmaktadır.