YAZARLAR

Kadınlar adaylık için kampanyaya başlıyor

Kadın aday adaylar medyada yer almıyorlar, parti yöneticilerinin konuşmalarında dile getirilmiyorlar. Kadın hareketi, yıllardır süren çalışmaları sonunda şiddeti görünür kıldı. Bunu 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü’ne olan ilgiden, farkındalıktan anlıyoruz. Demek ki mücadele kazandırıyor. O zaman mücadeleye devam!

Geçen yüzyılın süfrajetleri bugünün Türkiyesini görseler ne derlerdi acaba? Şüphesiz acırlardı halimize.

Türkiye’de kadınlar 1930 yılında belediyelerde, 1933’te köy ihtiyar heyeti ve muhtarlık seçimlerinde, 1934’te ise Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde seçme ve seçilme hakkını elde ettiler.

Yaklaşan 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde medya haftalardır aday adaylarını konuşuyor. Peki kaç kadının adı gündeme geldi bugüne kadar? Hiç!!!

Yerel seçimlerde “kadının adı yok”! 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü işte böyle bir havada geçiyor. Ve ne tesadüftür ki, Cumhurbaşkanı Erdoğan hep yaptığı gibi yine bu özel günün öncesinde, yine bir kadın toplantısında “kadın erkek eşit değildir” diye buyuruyor! (https://www.gazeteduvar.com.tr/politika/2018/11/23/cumhurbaskani-erdogan-hadi-erkekle-bayan-100-metreyi-kossunlar-bu-adil-olabilir-mi/ ). Bunları söyleyen Erdoğan’ın, partisinin 14 büyükşehir, 26 il belediye başkan adayını açıkladığında listedeki tek kadın adayın Gaziantep’in görevdeki Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin olması kimseyi şaşırtmıyor elbette.

Erdoğan’ın eşitsizlikten kastı, kadın ile erkeğin fiziksel özelliklerinin farklı olması. Ancak bugüne dek kadına bakışının bununla kalmadığını bilecek kadar müthiş cümleler duyduk ağzından. “Kız mıdır, kadın mıdır bilemem” de dedi, başı açık kadınların başı örtülü kadınlar için mücadele etmediğini de iddia etti.

Türkiye’yi yönetmeye başladığı günden beri bize kaç çocuk doğurmamız gerektiğini buyuruyor Erdoğan. Neyse ki ısrarına rağmen doğurganlık oranı değişmiyor(!) Bunun nedenini anlamaya çalışmak yerine “kürtaj cinayettir” diyebiliyor; sezaryeni kötülüyor; feministleri anneliği kabul etmemekle suçluyor; hatta kadına yönelik şiddeti muhalefetin ve medyanın abarttığını bile öne sürüyor.

Erdoğan kadınların yüzyıllardır mücadelelerle elde ettikleri tüm haklarını yok sayan, onları hiçleştiren bu açıklamaları yaparken muhalefet partileri farklı bir siyaset mi izliyor? Hayır! Tüm “önemli” belediyelerin aday adayları ne hikmetse ERKek!

Nezihe Muhiddin’in öncülüğünde 15 Haziran 1923’te kurulan Kadınlar Halk Fırkası, tüzüğünün ikinci maddesinde kadınların siyasal haklarını elde etme amacını net bir şekilde ifade etmişti.

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF) Başkanı Canan Güllü’yle konuştuk. Bu hafta tüm partilerin tabanlarına yapacakları bir çağrıyla sosyal medya başta olmak üzere farklı mecralarda bir kampanyaya başlayacaklarını söyledi Canan Güllü. Kampanya 5 Aralık’a yani Türkiye’de kadınların seçme ve seçilme hakkını elde ettikleri günün yıl dönümüne kadar sürecek. Amaç, siyasi partilere kadın aday adaylarının varlığını hatırlatmak ve partileri kadın aday göstermeye zorlamak. İşte Canan Güllü’nün açıklaması...

"24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçiminde olduğu gibi 31 Mart 2019 Yerel Seçiminde de kadın aday adaylarının görünmez kılındığı ortada. Son yıllarda giderek artan biçimde o görünmez elin varlığını açıkça hissediyoruz. Kadın aday adaylar medyada yer almıyorlar, parti yöneticilerinin konuşmalarında dile getirilmiyorlar. Kadın hareketi, yıllardır süren çalışmaları sonunda şiddeti görünür kıldı. Bunu 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü’ne olan ilgiden, farkındalıktan anlıyoruz. Demek ki mücadele kazandırıyor. O zaman mücadeleye devam!

Bu 5 Aralık’a kadar da sivil toplumdan özel sektöre kadar her kesimden duyarlılık ve katılım bekliyoruz. Tüm siyasi partilerin tabanına sesleneceğiz, Türkiye’de anayasal bir hak olan seçme ve seçilme hakkı söz konusu olduğunda kadınlar görmezden geliniyorsa biz onları görünür kılmalıyız diyeceğiz. Onların adaylık taleplerini bizler duyurmalıyız. Bunun için sosyal medya başta olmak üzere her mecrada kadınların aday olması talebimizi bu haftadan başlayarak dile getireceğiz. Özellikle büyükşehir belediye başkan adaylarının, büyükşehirlerin önemli ilçelerinin başkan adaylarının kadın olmasında ısrarcıyız ve tabii ki taşradaki ilçelerin kadın başkanlarla dönüşeceğine inanıyoruz. Tüm vatandaşlardan kampanyaya destek vermesini istiyoruz."