Yangınlar artıyor işçi azalıyor: Ölüm riski ve mobbing kıskacında çalışma

Orman yangınları her gün artarken işçi sayısının azalması, yangına müdahale eden ekiplerin iş yükünü arttırıyor: 15 yıldır kadro bekleyenler, ölüm riskine karşın ihaleyle alınan tecrübesiz işçiler…

Google Haberlere Abone ol

Nur Kaplan

ANKARA – Yaz aylarının başlamasıyla özellikle kıyı bölgelerinden orman yangını haberleri de gelmeye başladı. Yangınlara müdahale ederken sahada ölüm tehlikesiyle karşı karşıya çalışan orman yangın işçilerinin rolü, bilançonun ağır olmaması için kritik öneme sahip. Orman yangınlarıyla mücadele edecek işçi sayısının son yıllarda azalması veya geçici işçi olarak çalıştırılmaları yangınla mücadele çalışmalarının yetersiz olabileceği tartışmalarına neden oldu. 

‘YANGIN İŞÇİSİ BABAMI GETİRİN’

Orman Genel Müdürlüğü 2021 Yılı Faaliyet Raporu’nda yer alan verilere göre 2020 yılında 9 bin 89 olan sürekli işçi sayısı, 2021 yılında 8 bin 436’ya düştü. 2020 yılında 8 bin 197 olan geçici işçi sayısı ise 2021’de 10 bin 90’a çıktı. Yangın sayısı her geçen gün artarken sürekli işçi sayısının azalıp geçici işçi sayısının artması yangına müdahale eden ekiplerin iş yükünde artışı da beraberinde getiriyor. 

2014 yılından bu yana kadrosuz bir şekilde geçici olarak orman işçiliği yapan Ali T. geçen seneki orman yangınlarında beş defa ölümle burun buruna geldiğini, ölen arkadaşlarının olduğunu söylüyor: “O sırada helalleşmek için işletme müdürünü ve eşimi aradım. Kızım 10 günün sonunda müdür yardımcısına giderek ‘babamı getirin’ dedi. O gece bizi Antalya’dan çektiler...”

Orman yangınları için gittikleri bölgenin sosyal tesislerinde konakladıklarını söyleyen Ali T., orada akşam saat 20.00’ye kadar kalmaları için belge imzaladıklarını fakat gece 02.00’de yangın çıktığında gitmelerine rağmen mesai ücreti alamadıklarını belirtip şöyle devam ediyor: “Bizim çizelgede mesai saat 20.00’de biter yazar. Ama devamlı yangına hazır olacağımıza dair imza atıyoruz. Mesai bitse bile bırakmıyorlar. Gitmezsek mobbing uyguluyorlar. Bazen 4-5 gün evin 10 kilometre ötesinde, hiç eve gitmeden beklediğim oluyor. Yangınlarda çok zor şartlarda görev yapıyoruz. Ben şu an uyku ilacı kullanıyorum. Devamlı acele etmek zorundasınız, heyecan var. Kaza yapma oranınız çok yüksek.”

‘BİZDE ÖLEN ÖLDÜĞÜYLE KALIYOR’

Geçici orman yangın işçilerinin 9 ay 29 gün sözleşmeli olduğunu söyleyen Ali T., kadrosuz bir şekilde ağır koşullarda çalıştıklarını ifade ediyor. Pek çok işçi arkadaşının iki ay hiç çalışmadan kredi kartıyla, yüksek miktarda borç içinde geçinmeye çalıştığından söz eden Ali T., “Bize ‘12 ay çalışacaksınız’ diyorlar ama ‘kadro vereceğiz’ demiyorlar. Yarın ne olacağımız belli değil. Bir de bizimki tam 'tehlikeli iş' olarak da geçmiyor. Bizde ölen öldüğüyle kalıyor. On ay çalışıp, iki ay iş aramak zorundasın. İşverenlerle ‘iki ay sonra çıkacağım’ diye de konuşamazsın. Çoğu arkadaşımızın evi kira, 100 bin lira borcu olan arkadaşlarımız var” diyor.

‘KARA İŞÇİSİ OLMADAN BU YANGINLAR SÖNMEZ’

ORMAN-İŞ Genel Başkanı Birol Gök ise Türkiye’de yangına müdahale eden 7 bin orman işçisi olduğunu, sahada yer alan işçilerin uçak ve helikopter müdahalesinden çok daha büyük öneme sahip olduklarını ifade etti. Gök, “Yangın ilk çıktığında helikopterlerin söndürmesi çok büyük etki fakat yangın büyüdükten sonra ne uçak ne helikopterin faydası olur. Havadan gelen su buharlaşıyor. Kara işçisi olmadığı sürece bu yangınlar sönmez” diyerek işçi sayısının arttırılması gerektiğini belirtti.

15 YILDIR KADRO BEKLEYENLER, İHALEYLE ALINAN TECRÜBESİZ İŞÇİLER...

Orman yangın işçilerinin her zaman yangına hazırlıklı olduklarını, işe girmeden önce belli bir kurstan geçtiklerini söyleyen Gök, 15 yıldır aynı işi yapan işçilerin kadrosuz olmalarından şikâyet etti. Ormanda sadece yangın değil, dikim veya yangın dolayısıyla bozulan alanları düzeltme gibi işlerin de olduğunu ifade eden Gök, kasım ayından sonra çıkarılan geçici işçilerin bu işleri yapabileceğini söyledi.

Orman Genel Müdürlüğü’nün yeterli teçhizata sahip olduğunu fakat işçi sayısının yetersiz kaldığını ifade eden Gök, ihaleyle işçi alımlarına karşı durduklarını vurguladı: “Orman yangınlarında canhıraş çalışan işçilerin ihaleyle alınması tamamen yanlış. Bunlar müteahhit eliyle, ihaleyle yapılacak işler değil. Tecrübe ister. Siz kalkıp müteahhide verip, üç günlük işçiyi aldığınız zaman hem işçiyi hem de ormanı yakarsınız. Orman Genel Müdürlüğü önceki yıllarda olduğu gibi ihaleyle değil, kendi içinde eleman yetiştirmelidir. İhaleyle işçi alarak hem ormanı hem işçisinin yanmasına sebep olursunuz” diye konuştu.