Vakıf Üniversiteleri Dayanışma Meclisi: Eşit işe eşit ücret

Vakıf Üniversiteleri Dayanışma Meclisi, yılbaşı zammının birçok üniversitede uygulamadığını, akademisyenlerin bir sonraki sözleşme dönemine kadar önceki yılın ücretine mahkum edildiğini söyledi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Vakıf Üniversiteleri Dayanışma Meclisi (VÜDAM), vakıf üniversiteleri çalışanlarının sesini duyurmak için bugün saat 21.00’de Twitter’da kampanya başlattı.

Vakıf üniversitesi çalışanları, maaşlarının devlet üniversiteleriyle eşitlenmesini istiyor. İlgili kanun değişikliğinin 2020’de yapılmasına rağmen düzenleme hayata geçirilmedi. 

TÜİK verilerine göre yıllık bazda yüzde 36 ile son 20 yılın zirvesini gören enflasyon, hayatı her geçen gün daha da zorlaştırıyor. Kira, gıda harcamaları, elektrik ve doğalgaz başta olmak üzere fatura giderleriyle baş etmeye çalışanların yükü artıyor. Artan yaşam maliyetleri karşısında ücretlerin aynı kalması Türkiye’nin çeşitli illerinde protesto ediliyor.

Düşük ücret politikasıyla hayatta kalmaya çalışan gruplardan biri de, kanuna rağmen maaşları devlet üniversitelerindeki çalışanlarla eşitlenmeyen vakıf üniversitesi çalışanları.

“Eşit işe, eşit ücret”, “Maaşlar kamu üniversiteleriyle eşitlensin” sloganıyla sosyal medyada eylem düzenleyen Vakıf Üniversiteleri Dayanışma Meclisi (VÜDAM) “Her gün konuştuğumuz konular arasında düşen ücretler, baskı ve mobbing yer alıyor. Ekonomik krizin ve güvencesizliğin örgütsüz ve güçsüz bıraktığı üniversite çalışanları, emek sömürüsünü olanca şiddetiyle hissediyor” açıklamasını yaptı.

‘BRÜT ÜZERİNDEN EŞİTLEMEK BÜYÜK FARKLARA YOL AÇTI’

15 Nisan 2020 tarihinde 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nda yapılan değişiklikle, “Vakıf yükseköğretim kurumlarında çalışan öğretim elemanlarına, unvanlarına göre devlet yükseköğretim kurumlarında ödenen ücret tutarından az ücret verilemez” ifadesi kullanılarak ücretlerin eşitlenmesine karar verildi. Bundan 20 gün sonra -5 Mayıs 2020 tarihinde- ise YÖK, yeni bir karar aldı. Buna göre, vakıf üniversitelerinde maaş eşitlemesi yapılırken kamu yükseköğretim kurumlarında ödenen emsal ücretin net veya brüt ücret miktarından birinin esas alınabileceği belirtildi.

VÜDAM, maaşların brüt ücret üzerinden eşitlenmesinin önünü açan düzenlemenin, ödenen net maaşlarda büyük farklara yol açtığını vurguluyor. VÜDAM’ın verdiği bilgiye göre yapılan ek zamlar neticesinde Ocak 2022 itibarıyla devlet üniversitelerinde araştırma görevlilerinin net ücretleri 10 bin lira civarına ulaşmışken bazı vakıf üniversitelerinde bu ücretin yarısı ya da yarısından biraz daha fazlası ödeniyor.

Birkaç istisna dışında tüm vakıf üniversitelerinde ücretlerin bu rakamın altında kaldığı belirtiliyor. Bununla beraber önceden asgari ücretin biraz üzerinde ücret alan idari kadro çalışanlarının yeni yılda asgari ücrete mahkum edildiği ifade ediliyor.

‘MADDEDEKİ BOŞLUKTAN YARARLANDILAR’

VÜDAM’dan Gazete Duvar’a yapılan açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:

“Bazı vakıf üniversitesi genel sekreterleri maddedeki bu boşluktan faydalanarak brüt ücret üzerinden eşitlediklerini de açıkça söylüyorlar. Ama mesele bu da değil. YÖK’ün 2021'de yayınladığı vakıf üniversiteleri kitapçığını incelediğinizde her üniversitenin akademisyenlerinin farklı net ücretler aldığını görüyorsunuz. Yani tamamen keyfi bir uygulama söz konusu. Bu brüt ücretler üniversiteden üniversiteye ne kadar değişebilir?”

Kanun değişikliğinin mali hakları eşitlemek için yapıldığını ancak fiili durumun bundan çok farklı olduğunu belirten VÜDAM, açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Görüldüğü gibi brüt ücreti esas almak eşitliği sağlamamaktadır. Devlet üniversitelerindeki brüt maaşların bir kısmını oluşturan birçok tazminat ve ödeneğin vakıf üniversitelerinde olmaması, ödenen net maaşlara bakıldığında büyük farklara yol açmaktadır.”

'ÜCRET EŞİTSİZLİĞİ DAHA DA ARTTI'

Öte yandan, devlet üniversitelerinde verilen ek zamlar, vakıf üniversitelerine uğramadı. Zammın senede bir defa sözleşme yenilenirken yapılması, devlet ve vakıf üniversiteleri arasındaki makasın iyice açılmasına neden oldu:

“Yılbaşı zammını birçok vakıf üniversitesi uygulamamakta, akademisyenleri bir sonraki sözleşme dönemine kadar önceki senenin ücretine mahkûm etmektedir. Kısacası YÖK Kanunu’nda yapılan değişiklik uyarınca gerçekleşmesi beklenen ücret eşitliği yılan hikayesine dönmüş, ücret eşitsizliği daha da derinleşmiştir. Öyle ki ocak ayı zammı isteyen Nişantaşı Üniversitesi akademisyenlerine, yönetim ‘Zam yapmayacağız ama ayrılmak isterseniz size referans oluruz’ cevabını verebilecek pişkinlik düzeyine ulaşmıştır. Aynı sorunun yöneltildiği Esenyurt Üniversitesi’nde ise verilen cevap şudur: Hepimiz aynı gemideyiz.” 

'YASAYI UYGULAMAKTAN KAÇINAN ÜNİVERSİTELERİ İFŞA EDECEĞİZ'

VÜDAM, vakıf üniversitelerinde eşit ücret meselesini gündeme getirdiklerinde yöneticilerin çeşitli bahaneler sunduğunu belirtti:

“Her sene YÖK'ün üniversitelere ücret güncellemesi için yazı göndermesi gerektiğini iddia ediyorlar. Yani bu maddede de çok açık bir şekilde net ücret vurgusu yapılsaydı bile vakıf üniversiteleri çeşitli bahaneler öne sürmeye devam edecekti. Çünkü ne YÖK denetimlerinin herhangi bir yaptırımı oluyor ne de bu zamana kadar akademisyenlerin yönetime karşı basınç yaratacak güçlü bir örgütlülüğü vardı.”

YÖK Kanunu’ndaki değişikliklerin uygulanmasını ve ayrım olmaksızın üniversite çalışanlarının eşit özlük haklarına sahip olması gerektiğini vurgulayan VÜDAM, “Yasayı uygulamaktan kaçınan ya da türlü oyunlarla yasanın etrafından dolaşan tüccar zihniyetli vakıf üniversitelerini basında, kamuoyu önünde ve bulunduğumuz her yerde ifşa edeceğimizi açıkça ilan ediyoruz. Gelin mücadele edelim, birlikte değiştirelim” açıklamasını yaptı.